Genelkurmay’ın dikkatine; bir “yabancı istihbarat” hab
Habere bak!
“O Medya grubu” sadece Genelkurmay’ın akreditesi değilmiş!..
Başkalarının da akreditesiymiş!..
Ve daha da fazla akreditesiymiş!..
•
Ey, ilgili generallerimiz:
Düzenli olarak VAKİT gazetesi okuduğunuzu biliyorum…
Sadece “Basın Enformasyon” biriminizin “özet”lerinden değil…
Her sabah “orijinalinden” satır satır VAKİT okuyorsunuz…
Bundan dolayı da, Haber Koordinatörümüz Yener Dönmez’in imzasını taşıyan “O medya grubuna (her zaman) güvenebiliriz!” başlıklı haberi atlamış olamazsınız!..
•
“Alman İstihbaratı”ndan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilâtı’nın, Alman İçişleri Bakanlığı’na gönderdiği bir “güvence yazısı”nı konu ediniyor VAKİT…
Belgenin detaylarını tekrarlamıyorum…
Sadece…
Şu “Akreditasyon” mevzuu var ya…
Genelkurmayımız bazı medya organlarını “temelli”, bazılarını ise “geçici” akredite olarak değerlendiriyor ya…
Hiçbir yorumda bulunmaksızın, bir “durumu” aktarmak istiyorum!..
Genelkurmay’ın “temelli” akreditesi olan, yani “en güvendiği” medya grupları arasında yer alan “o medya grubu” aynı zamanda ve hatta daha da fazla “Almanya’ya akredite” imiş!..
Alman istihbaratının yazısındaki şu cümle:
“Adı geçen, (O medya grubu!..), kendilerine ‘her zaman işbirliği yapma’ konusunda güvenebileceğimizi göstermiştir!..”
•
Genelkurmay Başkanlığı’nı “direkt” olarak ilgilendiren bir mesele değil tabii…
Lâkin;
Hiç mi ilgilendirmiyor?..
Genelkurmay Başkanlığı, “temelli akreditesi” olan, “sınırsız güven duyduğunu” her tavrıyla ortaya koyduğu o medya grubunun, Alman istihbaratının da “sınırsız güvenine” sahip olmasının sebeplerini bir araştıramaz mı?..
Gazeteleri ve gazetecileri “dost-düşman-ortada” kategorilerine ayıracak kadar “hassas” olan Askeriyemiz, Alman istihbaratının o medya grubunu “her zaman güvenilebilecek” bir “partner” olarak nitelendirmesinin “perde arkasını” merak etmez mi?..
•
Genelkurmay, “diğer medya gruplarının” dış temasları konusunda ayrıntılı bilgilere sahip mi acaba?..
Özellikle “temelli akredite”ler konusunda “derinlemesine” bilgi sahibi olmanın ne zararı var!..
HOMOLARLA UĞRAŞIYORUZ!..
Köşelerden, ekranlardan takip ediyorsunuz…
Bin türlü “sapkınla” uğraşıyoruz!..
“Değişime”, “dönüşüme” ayak uyduramadık ne yaparsın…
Yirmi yıl önceki gibi, nerede bir “pis iş var” üzerine gitmekten vazgeçemedik!..
İşte son misallerden:
Meclis İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, “lezbiyen, gay, travesti, transseksüel, biseksüel, bilmem ne, bilmezsin ne” oluşumunun toplantısına katılmakla kalmamış…
Kürsüye çıkıp, bu “canlılara” sonuna kadar sahip çıkacağını ilan etmişti de…
“AK Parti’de siyaset yapan sosyal demokratın icraatına bak!..” makamında bir şeyler yazmıştık.
Tâkip edenlerimizin bildikleri üzere, yazılarımıza fena halde içerleyen homolar, bir basın toplantısı düzenleyip bizi “mahkemeye vereceklerini” ilan etmişlerdi!..
Bu arada, gazetemizin Ankara bürosunun önünde de birtakım “protesto” eylemleri gerçekleştirmişlerdi!..
“Müjde” mi desem ne desem;
“Eşcinsel evliliklerinin” resmileşmesini isteyen bu “homoların” açtıkları dâvâ sonuçlanmış…
Dâvâyı biz kazanmışız!..
•
Biz kazanmışız, homolar kaybetmiş…
Pardon, duyamadım?..
“Zafer Üskül”ün durumu mu?..
Onu bilmiyorum…
Onun neyi kazandığı, neyi kaybettiği belli değil!..
ALLAH RAHMET EYLESİN
Server Vakfı Başkanı, eski Milletvekili Av. Mehmet Ali Bulut ağabeyimizin kızını dün toprağa verdik.
Cenab-ı Allah’tan merhumeye rahmet, kederli ailesine sabır niyaz ederim.