26 yaşında bir genç kızım. İki kere nişandan ayrıldıktan sonra iyice içine kapanık biri oldum. Pek arkadaşım yok ve günün çoğunu yalnızlığa çekilerek geçiriyorum. En büyük sorunum içe dönüklüğüm... Dışarı çıkmak istemiyorum, evde yalnız kalmak, insanlardan uzak yaşamak istiyorum. Dışarı çıktığımda sanki herkes bana bakıyor ve beni beğenmiyor, eleştiriyor sanıyorum. Kendimi değersiz ve önemsiz görüyorum o yüzden en büyük arkadaşım yalnızlık. Bu saatten sonra evlenmeyi düşünür müyüm bilemiyorum ama insanlara güvenim kalmadı. Daha evlenmeden, nişanlanma aşamasında bile aldatıldım, nişanlım tarafından terk edildim. Zaten bütün sorunlarım da bundan sonra başladı. Eğer önemli ve değerli biri olsaydım bırakmazlardı diye inanmaya başladım. Neyse ablacığım fazla kafanı şişirmek istemiyorum ama ben hayata yeniden dönmek özellikle de dışarı çıkmak, insanlarla bir arada yaşamak istiyorum. Bu konuda lütfen bana yardımcı olun... L. Sümer

Algılarımız duygularımızı etkiler

Terapi süreçlerinde işlevsel olmayan düşünceler olarak tanımlanan çarpık inanışlar hayatımızın akışını değiştirebiliyor ve bizi yönlendirerek mutluluğumuzu çalabiliyor. Bu anlamda duygularımızın nasıllığı algılarımızla da yakından ilgilidir ve aslında algılarınız duygularımızı doğrudan etkiler. Eğer siz " dışarı çıkarsam beni beğenmezler" yerine " dışarıda gördüğüm kişilerle iyi ilişkiler kurabilirim" tarzında düşünseniz dışarı çıkma endişeniz ortadan kalkacaktır. Size tavsiyem korkularınızla yüzleşerek bu konudaki algılarınızı değiştirmeye çalışmanızdır. Mesela dışarı çaktığımda beni beğenmezler ya da beğenilmeye değer biri olsaydım nişanlım beni terk etmezdi şeklindeki işlevsiz düşüncelerinizin yerine alternatif olarak beş, altı tane olumlu düşünce kurmaya çalışın... Bunu bütün ilişkilerinizde uygulayarak kendinizle ilgili pozitif düşünceler geliştirin. Ayrıca güçlü taraflarınızı keşfederek bunlar üzerine yoğunlaşın. Sosyal aktivitelere katılın, anlaşabileceğiniz arkadaşlar edinin birlikte vakit geçirmeye, bir şeyler paylaşmaya çalışın...

Sorunlarınızın, nişanlınızdan ayrıldıktan sonra başladığını ifade ediyorsunuz. Bunu bir eksiklik olarak görmemeyi yine bu konudaki çarpık düşüncelerinizi değiştirerek başarabilirsiniz. Çünkü böyle bir şey herkesin başına gelebilir ve bu sizin eksik, kusurlu olduğunuz göstermez.

Kararsızım
Bu yıl üniversite sınavlarına girdim ve başarılı olamadım. Aldığım puanla ancak açık öğretime girebiliyorum. Babam, " açık öğretimin iktisat bölümüne gir, mali müşavir olursun" diyor ama benim ümidim kırıldı. İlkokuldan beri edebiyat öğretmeni olmayı hayal etmiştim hayallerim bir günde suya düştü. Her şeyden önemlisi arkadaşlarıma rezil oldum, şimdi onlara ne diyeceğimi bilemiyorum. Ayrıca yıl içinde ne yapacağımı da bilemiyorum, ya babamın dediği gibi açık öğretime devam edeceğim ya da yeniden dershaneye gidip ders çalışacağım. Ama seneye ikinci kez bir düş kırıklığı yaşamak ta istemem doğrusu. Açıkçası kafam çok karışık, insanlara ne cevap vereceğim, yıl boyu evde nasıl vakit geçireceğimi hiç bilmiyorum... Ayrıca aldığım neticeyi kabullenemiyor ve kendimi başarısız biri olarak görüyorum. Şu günlerde sizin tavsiyelerinize çok ihtiyacım var. Bana cevap yazarsanız çok memnun kalacağım...

Ş. Mercan

Ümidinizi yeniden yeşertebilirsiniz

Hayatımız, beklentilerimize ulaşmakla ulaşamamak arasında gidip gelen bir serüven gibidir. Kimi zaman hayallerimiz gerçek olur ve biz kendimizi iyi hissederiz kimi zaman de beklentilerimize ulaşamamanın verdiği o anlamsız burukluğu yaşarız. Bütün bunlar o kadar doğal bir akıştır ki, bu doğal akışa uyum sağladığımızda ümitlerimiz her an yeniden yeşermeye hazır hale gelir. Siz de kırılan ümitlerinizi tamir edebilir, yeniden yeşertebilirsiniz...

Her şeyden önce, istediğin bölümü tutturamamış olman başarısız oluğunu göstermez. Hayatta böyle şeyler her zaman başımıza gelebilir ve biz bunun da doğal olduğunu anlar kabul ederiz. Emin olun, yaşadığımız bütün problemlerin bir çözümü vardır ve bizler istediğimiz takdirde bir çözüme ulaşabiliriz. Sen de yaşadığın düş kırıklığını ümide çevirebilirsin buna inanıyorum. Bunun için, istersen yıl içinde çalışarak yeniden hazırlanır ve sınava girebilirsin ya da açık öğretim okur ve bitirdikten sonra istediğin bir alanda yüksek lisans yapar eğitimine burada devam edebilirsin. Bu konuda kendin için en doğru kararı yine kendin vereceksin. Doğru kararı verebileceğine inanıyorum. İnsanlara ne cevap vereceğim diye endişeleniyorsun, sana şunu söyleyeyim biz insanları memnun edemeyiz kardeşim, sen de edemeyeceksin, eğer bir kusur arayışı içindeyseler, istediğin bölümü kazansan da yine bir şeyler arayıp bulacaklardır. O yüzden sen ilgi ve enerjini hedeflerine yönlendir ve doğru istikamette gittiğine inanıyorsan insanlar eleştirdiklerinde bunun senin hayat tarzının olduğunu bu durumdan kendinin bir memnuniyetsizliğinin olmadığını ifade edersin ve yoluna devam edersin...