Müslümanların zihnini karmakarışık ettiler
Yahu Müslümanlar, kafanızı çalıştırsanıza! Sabataycı bedava Kur'ân-ı Kerîm tercümesi dağıtıyorsa bu işte bir bit yeniği vardır demektir. Soruyorum, hangi Sabataycı büyük gazete şimdiye kadar merhum Ömer Nasuhi Bilmen'in büyük İslâm İlmihali'ni okuyucularına dağıttı? Hiç dağıtırlar mı?
Yazık!.. On binlerce, yüz binlerce Müslümanın zihinlerini karmakarışık ettiler. Elifi görse mertek sanan nice yüksek tahsilli câhil, dinî kendi kafasına göre yorumluyor. Radyoda dinlemiş, Moritanya'da Şevval hilâli görülmüş, bizim âhir zaman Müslü manı güpegündüz oruç bozuyor, bayram yapıyor. A mübarek! Radyodan dinlemekle Şevval hilâlinin rüyeti sübut bulmuş olur mu? Her şeyin bir kuralı, kaidesi var.
Beyaz karınca denilen bir böcek türü vardır, biyolojide adı termittir. Bu böcek selülozla beslenir. Termitler ahşap bir binaya girdiler mi, birkaç ay sonra yapı çöker. Tahtanın bir ucundan girerler, yiye yiye, içini boşalta boşalta öbür ucundan çıkarlar. Maalesef Müslüman kesimin içine de reformcu, yenilikçi termitler girmiştir. Bunlarla ilmin, irfanın, hikmetin, sağduyunun ışığında mücadele etmezsek İslâm yapısını çökertebilirler. Kimin üzerine çöker? Hepinizin. Sonunda ne Sünnî Müslüman kalır, ne reformcu Müslüman...Kefere ve fecere de bayram yapar. Bunların tuzaklarına düşmeyelim.
13- Ramazan gecelerinde yapılacak toplantılar, sohbetler, konuşmalar hep faydalı ve meşru olmalıdır. Gevezelik, zevzeklik, mâlâyâni, gıybet, çekiştirme, boş ve faydasız sözler; akıllı, vasıflı, ciddi Müslümana yakışmaz. Şeytanın bu tuzaklarına düşmeleyim.
14- Hanefi, Şafii, Hanbeli ve Maliki mezhebinin de meşhur ve makbul fetvasına göre Teravih namazı -20- rekâttır. Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz, teravih namazını sahabe-i kirama bazen -20- rekât, bazen de ümmetine farz olur endişesiyle daha az kıldırmışlar, gerisini: Siz evinizde kendiniz tamamlayınız, buyurmuşlardır. (Bak. Buhari, İ'tisam:3, Ezan:81; Müslim, Müsafirun:214) Bazı reformcular, yenilikçiler, mezhepsizler teravih namazı için "Ömer'in sünneti" demektedir. Bu iddia büyük bir terbiyesizlik ve hezeyandır. Biz ehl-i sünnet Müs lümanları fıkıh ve ilmihal kitaplarımızda nasıl anlatılıyorsa, elimizden geldiği kadar te ravih namazlarımızı kılmaya çalışalım. Dinî konularda kafalarımız sakın karışmasın. Eskiden duyulmayan bir takım cür'etkâr, saçma, mânâsız laflar edilmeye başlandı. "Yirmi rekât teravih namazı çoktur. Maliki mezhebinde sekiz rekât kılınıyor, biz de o kadar kılsak olmaz mı?" . Teravih sekiz rekâta in dirilse, itirazcı tembeller kılacak mı? Kılmayacaklardır.
Teravih namazını yirmi rekat olarak ve camilerde cemaatle kıldıran Hazret-i Ömer'miş... Hz.Ömer (R.A.), Resûlullah (S.A.V.)Efendimizin iki büyük vezirinden, can dostundan, iki has talebesinden biridir. Müslümanların bu zatın dinî konulardaki emirlerine uymalarından daha tabiî ne olabilir. Ömerül Faruk'u bırakacağız da bu zamanın reformcularına, yenilikçilerine mi tabi olacağız? Hz. Ömer (R.A.), rey ve görüşü Kur'ân'la teyid edilmiş bir velidir. Elbette dinî konularda ona tabi olmakta bizim için sonsuz yararlar vardır. Nitekim Ehl-i Sünnet ve'l-cemaat uleması, Hz.Ömer (R.A.)nun dinî görüşlerini, ictihadlarını benimsemiştir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.