Şubat soğuğu
Kuzey Irak’ta operasyonla eşzamanlı olarak Gül’ün onayı geldi..
İrtica ve terörü birlikte konuşuyoruz.
Bu arada çete operasyonu genişleyerek devam ediyor.. Son olarak iki akademisyen, bir gazeteci ve Noel Baba Vakfı’nın başkanı Karaduman gözaltına alındı.. Aslında gözaltına alınanların sayısı 8’i buluyor ve her an yeni isimlerin gözaltına alınmaları bekleniyor. Bazı gazetecilerin, işadamlarının, bürokratların ve sermaye çevresinden bazı STK yöneticilerinin çete ile ilgili olarak gözaltına alınabileceği ya da bilgisine başvurulabileceği belirtiliyor..
Operasyonla ilgili olarak Youtube’daki haber oldukça kafa karıştırıcı.
Konu üç bakımdan önem taşıyor. önemli bir askeri kişinin sözleri nasıl ve kim tarafından kayda alınıyor ve hangi amaçla yayınlanıyor.?. Yayındaki iddia gerçek mi? Yani operasyonla ilgili karşı tarafın zayiatı gerçekten bu kadar küçük mü ve Genelkurmay açıklamalarında bu rakamlar ters yüz mü ediliyor ve kara harekatı vaktinden önce kimler tarafından dışarıya servis edildi?
Birilerinin bu soruya cevap vermesi gerek.
Sözü edilen şeker komasına giren kişi, iddialar konusunda ne diyecek?
Bu arada hemen belirtelim, İstanbul başta olmak üzere, büyük şehirlerde, güvenlik birimleri, terör saldırıları için alarma geçirilmiş durumda.
Geçtiğimiz günlerde Doğu Silahçıoğlu’nun İslâm, ezan ve Şamanizmle ilgili sözleri dikkatinizi çekmişti..
Bu arada bazı çevrelerin Anayasa değişikliğinin başörtüsü sorununu çözemeyeceği yönünde aba altından sopa göstermesi, Anayasa Mahkemesi üyelerini baskı altına almaya yönelik açıklamalar dikkat çekici..
Bazı üniversite rektörleri direnirken, derin güçlerin özel toplantılarına ev sahipliği yaptığı öne sürülen ODTü’nün rektörünün “Gül’ün onayı değersiz” şeklindeki açıklaması ve Şengör olayı, birilerinin bu süreçte ortamı germeye yönelik çıkışları olarak dikkat çekiyor..
Askerler Kuzey Irak’tan çekilene kadar gerginlik devam edecek gibi gözüküyor..
İşin ilginç yanı PKK, kayıpları konusunda açıklama yapmıyor. Genelkurmay açıklamaları ise yetersiz.. Nerede ne kadar ölü, yaralı var belli değil. Yaralılar ne yapılıyor? Canlı ele geçirilenler nerede tutuluyor?
Hem terör ve hem de irtica olunca darbeci çeteciler de ellerini oğuşturmaya başladılar. Hani terör yükselir, laiklik ve rejim tartışmaları, Cumhuriyetin bekası ile ilgili tartışmalara dönerse, bu arada bir de ekonomik kriz olursa bekledikleri gün doğmuş olacak..
Görünen o ki; hükümet, ihtimaller üzerine ev ödevini çalışmış.. çete ya da darbeciler hareket ettiği an üzerine gidilecek..
Türkiye, Irak’taki garantörlükten kaynaklanan güvenlik koridoru ile ilgili haklarını bundan sonra da kullanacak.. Bu bölgedeki Türkiye’ye yönelik kampları tasfiye edecek ve bu bölgede yeniden bir hareketlenme olduğunda Irak’a yine girecek..
TSK, Irak’ta fazla kalmadan geri çekilebilir.. Ancak Irak topraklarında gözetleme ve ileri karakol görevi yapacak asker ve motorize birlikler ve helikopterler bulundurulabilir.. Operasyonun bir hafta kadar sürmesi beklenebilir. Yani görünen o ki, 1 Mart’tan önce bu operasyon bitmeyeceği gibi, 1 Mart’tan sonra da Türkiye içinde, bölgede ve büyük şehirlerde, operasyona ilişkin bağlantılı noktalara seri operasyonlar yapılacaktır. çünkü, bu süreçte istihbarat birimleri sıkı bir dinleme ve takip yapıyorlar. Operasyon sonrası da ele geçen bilgilere dayalı operasyonlar gündeme gelebilir. Hatta bu konuda terör ve çete arasında ya da çete ile bağlantılı çevrelerle terör arasında ilişkiler bulunabilir..
Bu durumda Ankara’nın Irak, ABD ve İngiltere ile şu sıralarda ciddi görüşmeler yapması bekleniyor..
Bölgedeki gerginliğin Suriye, Filistin, İsrail, Irak ve İran’a nasıl yansıyacağını bize zaman gösterecek.. Muhtemelen Rusya da bu gelişmelerle ilgili olarak Ankara ile temasa geçecektir..
Genelkurmay’ın; rejim, terör, çete oluşumu, irtica konusunda, kendi içinde görüş ayrılığına ilişkin iddiaların doğru olup olmadığı da bu süreçte ortaya çıkacak.. İddiaya göre tehdit algılaması, amaca ilişkin çözüm önerisi ve yöntem konusunda farklı görüşlerin varlığından söz ediliyor..
Bu işler olurken CHP’nin Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne götürmesi ile birlikte, operasyonun yanında başörtüsü konusu da sıcak bir şekilde tartışılmaya devam edilecek gibi gözüküyor.
Avrupa’da Mart ayı ile birlikte büyük şirketlerin bilançolarını zararla kapatmalarının ardından piyasalarda yeni bir dalgalanma olabilir..
Görünen o ki; Mart-Nisan oldukça hareketli geçecek. Şubat soğuğu Mart’ta da etkisini sürdürecek gibi.
Hayırlısı bakalım.
Selam ve dua ile.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.