Dünden Bugüne Çok Eşlilik
Bu haftaki kitabımız Türkiye’nin en önemli ama maalesef en problemli kurumlarından biri olan aile müessesesi ve çok eşlilik üzerine yapılmış ilginç bir çalışma.
Sosyolog Mehmet Kaya tarafından Urfa ve yöresinde yapılan araştırma, inceleme ve yüz yüze görüşmeler neticesinde kaleme alınan eser, Çıra Yayınları’ndan piyasaya çıkmış.
Bizim toplumumuzda birden fazla evlilik, en çok merak edilen konuların başında gelmektedir. Bekârların da evlilerin de hemen her zaman aklından geçen bir mevzuudur bu mesele. Türkiye gibi bir ülkede, evli veya bekâr olduğu halde ikinci bir evliliği aklından geçirmeyen erkek hemen hemen yok gibidir.
Eğer hakikaten varsa, bu kitapta anlatılanlar ve benim söylediklerim onları kapsamaz. “Akıl evliliği” ile “duygu evliliğinin” birbirine karıştığı günümüzde, insanların düşünceleri ister istemez mantık ve akıl yörüngesinden çıkarak, duygu yörüngesinde gezinmekte ve pek çoğumuz, din ile dünya arasında boğuşup durmaktayız. Önce bu gerçeği kabullenelim.
İşte bu eserde dinimiz İslam, çok eşliliğe nasıl bakmış ve ne buyurmuş, onu göreceğiz. Bir kere hemen şunu söylemeliyim ki, “Dinde yeri var” diye ikinci ve daha fazla evlilik yapanların çok büyük çoğunluğunun evliliğinin, İslam’ın öngördüğü şartlara uymadığı ortaya çıkmış bulunmakta. Dinimiz iki ve daha fazla evliliği o kadar zorlaştırmış ki, bu şartların altından kalkabilecek bir babayiğidin yaşadığını zannetmiyorum.
Malum, günümüzde hemen hemen yurdumuzun her yanında iki ve daha fazla evlilikler söz konusudur. Bu tür evlilikleri yapanların sığındığı liman ise genelde dinimiz olmaktadır. Oysa çok eşlilerin büyük kısmının, İslam’ın hiçbir yerinde sığınabileceği bir liman yoktur.
Böyle bir liman yokluğundan dolayı kimi insanlar çok evlilik yapanları eleştirirken; kişileri değil, dinimize yüklenip İslam’a olan kin ve öfkesini kusmaktadır. Öte yandan birden fazla evlilik yapanlar ile onları ulu orta eleştirenlerin de İslam’ın evlilik ve aile müessesesi ile ilgili; “emir, hüküm ve tavsiyelerini” bilmedikleri anlaşılmaktadır.
Eğer biliyorlarsa da işlerine gelen kısımları alıp, kendilerini ve karşısındakileri ikna ettiklerini zannederek, vicdanlarını rahatlatmaktadırlar. İşlerine gelmeyen kısımları da görmezden gelip, ayet ve hadiste yerini bulamayınca, din cahili birinin fetvasıyla hareket etmekte ve yine işi getirip dine dayandırmaktadırlar. Bu hal, hatanın en büyüğüdür.
Kimsenin özel hayatı tabii ki asla ilgi alanıma girmez. Söylemek istediğim şudur: İsteyen istediği kadar evlilik yapabilir ve bu hal kimseyi ilgilendirmez. Ama fazla evlilik yapanlar, toplumun ve dinimizin selameti adına ortaya çıkıp; “nefsine uyarak” evlilik yaptıklarını söyleyebilmelidir. Nefsî arzularını, “din” ile değil, “dünya” ile tatmin etmeliler.
İslam’ın öngördüğü birden fazla evlilik hususunda din otoriteleri şöyle diyor: “Birden fazla evlilik, eşler arasında adalet şartına bağlanmıştır. Eğer eşit davranamayacağınızdan korkarsanız bir tane alın. Bu, yanılmamanıza daha elverişlidir. Dolayısıyla adaletli davranacağına güvenmeyen kimsenin, İslam’a göre birden fazla kadın alması uygun değildir.”
Şu üç şart üzerinde duruyor din otoriteleri: Birincisi “eşit geceleme”, ikincisi “barındırmada adalet”, üçüncüsü “geçimde adalet.” Bu üç şartın içi istendiği gibi doldurulabilir ve boşaltılabilir. Yalnız akıl evliliği ile bu şartlar yerine getirilemez. Ama duygu evliliğine göre getirilebilir, o zaman da adalet sağlanamaz.
Evet, kitap, bütünüyle bu konuya ayrılmış değil elbet. Eserin isminden yola çıkınca haliyle akla “din ve çok evlilik” geliyor. Bir de araştırmanın Urfa yöresinde yapılmış olması var ki, ister istemez meselenin özü o tarafa kayıyor.
Kitabın genelinden şunu anlıyoruz ki; birden fazla evlilikler, İslam’ın öngördüğü şartlara göre değil, insanların kendi nefislerinin öngördüğü vaziyetlere göre yapılmaktadır. Birden fazla evliliğe İslam müsaade etmiştir ve onun şartları bellidir. Günümüzde bu şartlara göre evlilik yapanlar, duygu evliliği yerine akıl evliliği yapmışlardır ve doğrudur.
Sözü epey uzattık, kitapta yer alan diğer mevzulara geçmek isterdim ama yerim bitti. Eserde ikinci evliliğe kurban gitmiş ve halen yaşayan bir hanımın hikâyesi var. Önümüzdeki günlerde o hikâyeyi yayınlayacağım. Büyük bir ibret vesikası çünkü.
Eser hakkında bilgi için: 0212 635 99 19
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.