Sözden bombalar
Ben Enes... Günlüğüme bir süre ara vermiştim... Ama geçen gün yaşadığım olay beni yine bir şeyler yazmaya teşvik etti.
Günlerden Cumaydı... Hava soğuktu.... O gün İmam Hatipli kardeşlerime destek vermek için evden çıktım. Öğleden sonra katsayıyla ilgili basın açıklaması vardı ve onların yanında olmalıydım... Camide arkadaşlarla buluştuk ve oradan hep beraber otobüse bindik. Yol boyunca meslek liselerinin durumunu, katsayı sorununu, İmam Hatiplerin akibetini konuştuk. Bu sırada, ön taraflarda bizi öfkeyle dinleyen bir kadın ayağa kalktı ve "İrtica filizleri, sizden nefret ediyorum, gidin memleketimizden..." diyerek bize laf atmaya başladı. Kadın elli yaşlarında vardı, ona saygı duyuyor ve onunla tartışmamaya özen gösteriyorduk. Ama o bu nezaketimizden hiç anlamıyor ve bizi rencide etmek için elinden geleni yapıyordu. Biz yine terbiyemizi hiç bozmadık... Sadece arkadaşlardan izin isteyip ayağa kalktım ve " ablacığım yaşınıza saygımız var, ama bizimle ne derdiniz var ki, bu kadar hakaret etme ihtiyacı içindesiniz? Dedim. Üzerime doğru yürüdü ve ağza alınmayacak sözler sarf etti... Yok biz bu toplumun yüz karasıymışız, her kötülük bizden çıkarmış, onların mahalledeki imam her türlü ahlaksızlığa müsayitmiş, ne gelirse hacıyla hocadan gelirmiş... vb Onu daha fazla konuşturarak, insanların öfkelerini üzerine çekmesine izin vermek istemedim. Arkadaşlarıma hiç cevap vermeyin dedim...öyle de yaptık... Bu durum onu daha çok öfkelendirdi ve yol boyunca kendi kendine konuştu durdu...
"Ne gelirse hacıyla hocadan gelir" söyleminin bazı zümrelerin medyayı kullanarak insanımızın gönüllerine attığı söz bombalarından biri olduğunu düşünüyorum. Evet gerçekten bu sözler onları yönlendiren gizli birer mermi gibidir. İnsanlar, görsel ya da işitsel aygıtlar aracılığıyla duydukları sözleri hiç tartmadan alarak eşik altına işliyorlar ve bir zaman sonra inancının gereğini yerine getirmeye çalışan kimselerin üzerine birer taş parçası gibi atmaya başlıyorlar. Bu insanlara sorsanız, "Biz de müslümanız, bizim de kalbimiz temiz, sizden daha mubarek biriyiz..." diyeceklerdir.
Ya kardeşim, madem ki, siz de Müslüman olduğunuzu iddia ediyorsunuz, madem ki, siz de kalbinizin temiz olduğunu ve iyi bir insan olduğunuz söylüyorsunuz öyleyse neden bizlerden daha fazlasını beklerken kendinizi kayırıyorsunuz. Unutmayın ki, Müslüman olduğunuz iddia ediyorsanız sizler de aynı şekilde dinin emirlerini yaşamakla yükümlüsünüz....Bilmelisiniz ki, Müslümanlar birer melek değildir, onlar da hata yaparlar, onlar da yanılgıya düşebilirler. Onların diğer insanlardan farkı ise, hatada ısrar etmemeleri ve tövbe ederek geri dönmeleridir. Fakat her nedense bu insanlar, dindar insanların yaptığı küçük bir hatayı büyüterek, sanki bütün müminler bu hataların içine batmış ve çevrelerindeki insanlara zarar verecekmiş gibi lanse etmeye çalışıyorlar. Aslında ben bütün bu yakıştırmaların, maksatlı olarak yayıldığını ve bizleri yıpratmaya yönelik olarak ortaya atıldığını düşünüyorum. Belki de bütün bu maksatlı sözler bir laboratuvarda üretiliyor, geliştiriliyor ve masum halkın eşiğine işleyerek birer bombaya dönüşüyor. İnsanlar, hiç düşünmeden, irade süzgecinden geçirmeden bu sözleri alıyor ve üzerimize bomba gibi atıyorlar... Artık sözden bombalar bizleri daha çok yaralıyor. Yaşadığımız, coğrafya, soluduğumuz hava, savunduğumuz toprak parçası müşterek olduğu halde ne oluyor da bu sözden bombalar bizim insanımızın dilinden düşüyor bizlere... Bizler İmam Hatipli kardeşlerimizin sonuna kadar yanındayız, onların mağdur edilmesine içimiz elvermiyor ve dua ediyoruz. Umarım, sınav dönemine kadar, her şey hallolur da, kardeşlerimiz bu mağduriyetten kurtulurlar. Ama bunun için, bütün duyarlı vatandaşlarımızın, üzerimize yağan bu söz bomlarından ve yanlış yönlendirmelerden müstağni olarak bizlere dualarıyla destek vermeleri gerekiyor
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.