Bu haftaki eserlerimiz Ötüken Yayınları’ndan. Düşünce ve fikir yelpazesini geniş tutanların okuması gereken harika eserler var. İlk kitabımız, Bayrak Şairimiz merhum “Arif Nihat Asya’dan Seçmelerin” yer aldığı ve aynı adı taşıyan eser.
Arif Nihat Asya’yı tanımak, milli kültürümüzü tanımak demektir. Karanlık ve puslu havaların içinden milli ve dini duyguların kaybolmasına müsaade etmemiş ve yaşadığı dönemin mücadelesini, sonraki nesillere şiirleriyle, nesirleriyle anlatmış bir yazarımızdır.
Ötüken’den çıkan ikinci eser, Türk Ocakları Genel Başkanı Nuri Gürgür’e ait. “Meselelerimiz ve Önceliklerimiz” adlı kitapta yer alan yazılarla, son beş yıllık dönemde ülke gündeminin üst sıralarında yer alan temel meseleler stratejik açıdan ele alınıp değerlendirilmiş. Yaşananların iç ve dış kaynaklarına, bağlantılarına, karşılıklı etkileşimlerine, tefekkür hayatımızla ilgilerine dikkat çekilmiş. Sonuçta ortaya kuşbakışı bir Türkiye fotoğrafı çıkmış, bu fotoğrafın görülmesinde büyük fayda vardır.
İki güzel romanla devam ediyor tanıtacağımız kitaplar. Birinci roman; “Son Akın” adını taşıyor. Bekir Büyükarkın’ın yazdığı roman, vatanı için hayatlarını seve seve feda eden akıncılarla serhad gazilerinin ve onların fedakâr ana, bacı ve eşlerinin kutlu mücadelelerini anlatıyor. Ruh ve madde âlemini birleştiren, yüz yıllar boyunca ölümsüzlüğe kanat açan Hatçe Analar, Ayşe Güller, Koca Memiller, Kara Muradlar, Deli Durmuşlar, Karapençeler ve daha nice sessiz kahramanlarımızın gür ve güçlü düşünceleri roman ilmeğinde işlenmiş.
İkinci roman ise “Kutlu Dağ” adını taşıyor. Bu roman da yine Bekir Büyükarkın’ın kaleminden. Bu roman da “Devlet-i ebed müddet” fikrini kuvvetlendiren bir yenilenmeyi, Osman Gazi öncülüğünde verilen mücadeleyi anlatıyor.
“Hafıza” adlı bir diğer eserin yazarı ise Prof. Dr. Yılmaz Özakpınar. “Hafıza nedir?” sorusuna cevap arayan herkesin okuması gereken bir kitap. Yüce Yaratıcı’nın bütün canlıları nasıl bir denge üzerinde yarattığını anlamak için “hafızanın” ne demek olduğunu ve ne işe yaradığını iyi bilmek gerekiyor.
Yazar Prof. Dr. Yılmaz Özakpınar, eseriyle ilgili şunları söylüyor: “Hafıza, zihin hayatının can damarıdır. Hafıza içerikleri olmasa hayal gücümüzü kullanamayız. Boşlukta düşünemeyiz; hafıza içerikleri, düşünme işlemlerimizin malzemeleridir. Konuşulan dili ya da okuduğumuz kitabı anlamamız, dil sembollerinin anlamı hafızamızda saklı olduğu için mümkündür.
Benlik bilincimiz ve kişiliğimiz, birbirine bağlanarak organize olan deneyimlerimizin hafızaya kaydedilmesi ile oluşur. Hatırlamamız, unutmamız ya da hafıza yanılmalarımız rastgele olmuyor. Hafıza sisteminin nasıl işlediğini ve onun sonuçtaki verimini etkileyen faktörleri öğrenmek, zevkli olduğu kadar faydalı bir deneyim olacaktır.”
Ötüken’den son çıkan eserlerden biri ise “Keşke” adını taşıyan hikâyecikler demeti. Sözlü anlatım geleneğinin vazgeçilmez eğitim dallarından biridir hikâyecilik. Hikâye geleneği bizim gibi tüm değer yargılarını sözlü kültürle taşımaya inatla direnen bir toplum için vazgeçilmez önemli mihenk taşlarından biridir.
Belma Aksun’un hikâyeleri de bu mihenk taşlarının bir araya getirildiği önemli bir eser olmuş. Bizim en acı hikâyemizde bile bir umut vardır. Umudu olan insanlar yaşar ve bize ait hikâyelerde umut hiç yok edilmemiştir. Çünkü değer yargılarımızda ve inanç sistemimizde; “Allah’tan umut kesilmez.”
Batıdan aşırılmayan bize ait bütün hikâyede; “inanç, örf, âdet ve geleneklerimiz” yaşatılır. “Keşke” adlı kitapta da bunlar anlatılmış. Yazar Belma Aksun da eseri hakkında şunları söylüyor:
“Kimi düşündürücü, kimi ibret alıcı, birçoğu gerçek hayatta yaşanmış olaylardan alınmış, elbette yazarın hayal gücüyle süslenip, kimi zaman abartılmış duygu yüklü hikâyeler. Belki de zaman zaman size; ‘Ben de hissetmiştim bunları’ dedirtecek kısa hikâyeler. Kıssadan hisse çıkarılabilecek, mesajları olan hikâyeler.”
Eserler hakkında bilgi için Ötüken Yayınları: 0212 251 03 50