Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu 2010 yılı vizyonunu şu şekilde açıkladı: “Ekonomi, kültür ve siyaset alanında dünyanın ilk on ülkesi arasına girmek...” Nihai hedef ise; demokrasi, insan hakları, en ileri anayasa, gerçek anlamda hukukun üstünlüğü yani sözde değil özde hukukun üstünlüğü hedefleri de asla ihmal edilmemelidir.
Dışişleri Bakanının açıklamasından önemli başlıklar: “Hedefimiz AB yolunda hızla ilerleyen, komşu ülkelerle iyi ilişkilere sahip, görüşü alınan, çözümün adresi bir Türkiye... Eksen kayması yok. Türkiye gibi kapasitesi yüksek bir ülke tek eksenli olamaz. Ufkumuz 360 derece. Bütün coğrafyalara yayıldık. Yaptığımız dünyayı kuşatan politikadır...” Ekonomik kuruluşlara göre Türkiye’nin 2010 milli geliri 1 trilyon dolar tahmin edilmektedir. New York Times gazetesinde çıkan makalede Türkiye’nin Orta Doğu’da artan gücünün bölgede son 10 yılda ortaya çıkan en önemli faktörlerden biri olduğu ifade edilmektedir. The Future Laboratory “Geleceğe Dananıklı Avrupa” araştırmasına göre Türkiye, IMF ile anlaşma yapmadan krizde gösterdiği yüksek performansla Avrupa’da Fransa, Almanya, Polonya ve Çek Cumhuriyeti ile birlikte 5 süper devletten birisi oldu.
İMKB kâbus gibi başlayan 2009’dan rekorla çıktı. 25 Aralık 2009’da dünyanın en kârlı dördüncü borsası oldu. İMKB 2009’da yüzde 90.45 yükseldi. TOKİ 30 milyar liralık 3 bin projeye imza attı. Yılda 70 bin konut ihale eden, 50 bin konut satan TOKİ, 710 ilçede 1550 şantiyede TOKİ’nin sattığı konut sayısı 324 bin 367’yi aştı. Yoksullara yönelik 25 bin 335 konut tamamlandı. 2010 yılı hedefi ise 480 bindir. TOKİ ayrıca 580 okul, 63 hastane, 588 spor salonu, 49 yurt-pansiyon, 80 sağlık ocağı ve 361 ticaret merkezi, 36 kütüphane, 288 cami, 1 otobüs terminali, 15 atölye vs. inşa etti.
Osmanlı çok millet tek devlet idi. Türkiye Cumhuriyeti tek millet ve tek devlettir. Aksi ise Türkiye’nin felaketi olur. Büyük milletlerin zaferleri de, ızdırapları da büyük olur. Türkiye’nin dünyanın 10 büyük gücü ligine girmesini istemeyen dış ve iç şer güçler ülkeyi karıştırmak peşindedir. Oyuna gelmeyelim. Demokrasiye, ülkenin ve milletin milli birliğine sahip olunmalıdır. Bir ülkede bozulan düzeni istikrara kavuşturmak zaman alır. Mühim olan düzen, huzur, siyasi ve ekonomik istikrarın devamıdır. Irak’ta Saddam rejiminin hatası ile bozulan düzen henüz sağlanamadı. Bir nevi bölündü. Saddam’ın zalim devri aranır hale geldi.