Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Mehmet Ali Ağca İncili!

Mehmet Ali Ağca İncili!

Olaylı tahliye sonrasında gündeme düşen en önemli haber İncil’in Ağca tarafından yeniden yazılmasıdır. Diyeceksiniz ki, birkaç İncil’in dolaştığı ortamda Türk kökenli birisi de İncil yazsa ne olur? Öyle ya, Ağca bir kişiyi katletti diye kıyametler koparken 40 bin insanın katlinden sorumlu olduğunu bizzat ifade edenlere ne oldu?
Demek ki az yapana oluyor da, çok yapana bir şey olmuyor.
Çok yapan hem siyasi lider, hem de kahraman oluyor.
Kendisi ile görüştüğümüzde Ağca, ısrarla Mesih olduğunu söylüyordu.
Yanı ete kemiğe bürünmüş bir ruh.
“Peygamber misin” diye sorduğumda “haşa, ben Mesih’im” dedi.
Talebi üzerine aşağı yukarı iki saate yakın avukatı da hazır olduğu halde görüştük.
Zekası yerinde idi. Bu tip konularla alakam olduğundan psikolojik bozukluklardan anlarım. Yıllar Ağca’ya pek bir şey yapmadı…
Mesihlikte ısrar etmesi “kişilik bozukluğundan” ziyade; bildikleri var, onları söylemiyor. Çocuk yaşta katıldığı olaylar da bir muamma…
Hepsi zekasında saklı.
Olaylar bazen “ses bombası” gibidir, kendileri tahrip etmezse de geniş çapta ses getirirler. 1980 öncesi olaylarda öldürülen binlerce gencin günahı neydi?
Ama onları öldürtenler ülkenin karışmasını istiyordu.
Maraş olayları da öyle değil miydi?
Ağca’nın kamu oyunda ilgi odağı haline gelmesi Papa 2. Jean Paul’e karşı giriştiği suikast sonrasında başladı. Ağca’nın özür dilemesiyle Papa ile dost olmuşlardı.
Ebedi Mesih Ağca, tahliye sonrası Polonya vatandaşı olacağını söylüyordu.
Sloganları keskin:
“Dünyanın sonunun geldiğini ilan ediyorum.”
“Tüm dünya bu yüzyıl içerisinde yok olacak.”
Daha önemlisi, teslisi(üçleme) kaldırıp atması, Hıristiyan aleminde bir başka şokun habercisi olacağa benziyor. Bu mesaja birçok Hıristiyan’ın dikkat kesileceğine inanıyorum…
Ağca, kendisini Ruhül Kuds olarak ilan etmesiyle yapmış olduğu eylemlere de bir başka perspektiften gerekçe getirmiş oluyordu.
Kutsal Ruh olunca yaptıklarınızdan sorumlu olmuyorsunuz.
Bir başka deyişle, yaptırılıyorsunuz!
Benim görüşüm, bu çağrılara özellikle Polonya kökenli birçok Hıristiyan kulak verecektir, hatta inananlar da olacaktır.
Bir başka tartışma konusu ise, İncil’in yeniden yazılması olayıdır.
Bu nasıl olacak? Sorusu oldukça ilginç.
Ağca, hem yapı itibari ile hem de bilgi birikimiyle böyle bir açılım yapmaya müsait mi?
Mevcut İncillerin dışında bir başka İncil’in olabilmesi ancak Kur’an’daki İsa peygamberle alakalı ayetlerin bir araya toplanması ile olur.
Başka türlü nasıl olur?
Kur’an’daki ayetleri toplayıp İncil yaptığınızda altından yüce İslâm çıkacağına göre kiliseler buna nasıl bakar? Bekleyip göreceğiz…
İtalya, Fransa gibi ülkelerin basın kuruluşları Ağca ile cezaevinde röportaj yapmak istiyordu. Hatta aldığım duyumlara göre çokça da para vereceklermiş.
Ne var ki Bakanlık izin vermiyordu.
Ağca’nın kardeşi büroma kadar gelerek bu konuda kendilerine yardımcı olabileceğimi söylediklerinden sırf Ağca’yı uyarmak için cezaevine avukatı ile birlikte gittim.
Ancak vekaletini üstlenmedim.
Konuşmamasını tavsiye ettim..
Daha önce nasıl tahliye edilip geri cezaevine alınmışsa, bu kez de çok konuşup ortalık karışırsa cezaevi yönetimi disiplinsizlik veya bir başka soruşturmayı neden göstererek meşrutan tahliyesi yakılabilir ikazında bulundum.
O da haklı gördü ve de sustu…
Şimdi de aynı tavsiyede bulunuyorum, konuşacağı şeyleri varsa daha erken…
Bundan daha da önemlisi Ağca’nın yapacağı açıklamalara ülkenin çokça ihtiyacı var.
Görüşmemizde İpekçi’yi öldürmediğini söyledi.
O zaman kimin öldürdüğünü veya bu tezgahların arkasında kimlerin olduğunu açıklasın. Benim düşüncem, Ağca bu konuda ülkesine yardımcı olacaktır…
Neleri söyler bilemem de benim de dikkatimi çeken Ağca’nın Mesih olarak cezaevinden çıkmasıdır. Geçmişte müftülük yapmış Mezarcı da cezaevinden Mesih olarak çıkmıştı. Yoksa diyorum, şu bizim cezaevleri Mesih mi üretiyor?
Asıl sorgulanacak burası değil mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nusret Çiçek Arşivi