Hadi varsayım olmasın diye orijinalinden verelim:

“Siz bu kentin sokaklarını ayırırsanız bu kabul edilemez. Barikatları kuran arkadaşlar, kim yapıyorsa bilmiyoruz. Kaldırın onları.”

Ana muhalefet partisi lideri olasın da…

Diyarbakır sokaklarında barikatları kimlerin kurduğunu bilmeyesin.

“Kim yapıyorsa bilmiyoruz.”

Bilir de bilmez…

Geçmişte halaoğlu da PKK terör örgütü için “iyi çocuklar” demişti.

Salladıkça armut dibine düşüyor…

Askerin yoluna mayın döşemek, sokakları barikat haline getirmek, insanları göçe zorlamak, özerklik salvoları savurmak fena çocuklar mı?

Hani “terör sorununu ancak CHP bitirir” demiştin.

Yoksa bu söylem şaka mı idi?

Öyle ya, daha barikatları kimlerin kurduğunu bilemiyorsan neyi bitireceksin?

Bilip de bilmezlikten gelmeye edebiyatta tecahülü arif denir.

Bizim Arif efendi bilip de bilmezlikten geliyor.

Ama bu halk bu zihniyetin ciğerlerini bilir.

Bendeniz de 68’lerden beri bilirim.

Terör diyorsak bunun yetiştiği alan yasakçı solun bahçesidir. 

Dine afyon diyen Marksist ideolojiden başka nesil türemez.

Aynı şekilde laiklik deyip de İslam’ı bir tarafa koydun mu o da senin bir tarafını alır götürür. Ne huzur kalır ne intizamın… 

Üstat Bediüzzaman buyurmuştu:

“Hıristiyan bozulunca kafir, Müslüman bozulunca terörist olur.”

Tanzimat işin başlangıcı…

Öncüsü da Mustafa Reşit Paşa gibisinden İngiliz uşağı.

“Bundan gayrı mülk-i Osmani dahilinde gavura gavur denmeyecek.”  tellaliye tebligatı ardından “Müslüman’a da Müslüman denilmeyecek” mantığına yer verilmiş oldu.

Her şeyimizi kendi elimizle yıktık.

Değerler yer değiştirdi.

Zamanımızda uyguladığımız liberal arsız hürriyet insana değer vermekten öte kutsal olan hürriyetimizi aldı elimizden. Yerine katır hürriyetini bağışladı.

İslam’ın değerleri yıkıldı…

İçimizden buğz etmek bile bize zor geliyor.

Kurduğumuz laik sistemin bir tarafında terör, diğer tarafında onun yanağını okşayan siyasiler devlet koltuğunu elde etme peşinde. 

Siyaset yapıyoruz ya, içeriğinde ne yok ki!

Politika dedin mi eşkıya ile bile yatağa girilir.

Bu arkadaşlar özerklik peşinde.

Kürt özerk olacak, Türk özerk olacak, Arap özerk olacak…

Sonuçta Rus kazançlı çıkacak.

Bu denli gövde, bu kadar parçalanmayı taşıyamaz.

Akıbetimizin cıvık hamurunu kendi ellerimizle yoğuruyoruz.

Özerklik, Ankara göndersin ben de teröre harcayım…

Ha HDP’ye Hazine yardımı ha PKK’ya.

İkisi de aynı çanaktan soluklanmıyor mu?

Bu kaypak gidişata müsaade edilir mi?

Ama kiminle kaç kişiyiz?

Hava sahamızı ihlal eden Rus uçağı düşürüldü diye neredeyse o kesimin yarısı Rus’un tarafına geçti. Bir kısmı da Hrant Dink cinayeti yüzünden Ermenileşti.

Eskilerimiz “Rus tohumu” derlerdi.

Ormanın içerisinde çitlerle çevrili tarladan çıkarılan bir nevi kalın patates. Ne hikmetse bunu da en çok ayılar sever. Çitleri yıkar o tohumu çıkarır yer.

Ayıdan post gavurdan dost!.. 

Hele teröristten arkadaş hiç olmaz.