D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Kollamabastı!

Kollamabastı!

Son yılların modası, kolbastı oyunu... Karadenizin yerinde duramayan, hop oturup hop kalkan evlatları eski Ankara havalarını almışlar, eğmişler bükmüşler ve hareketli bir oyun ortaya çıkarmışlar.
Oyunun bir adı da “hoptek”!
Eskiden, kaçak tütüncülükle mücadele eden yabancı tütün şirketlerinin silahlı kolcuları olurmuş. Rivayete göre, kaçak tütün içilen, bulundurulan mekânların kolcular tarafından basılması, bu oyunun ortaya çıkmasına yol açmış!
Oyun sırasında yapılan o acayip hareketler de, mekândaki tütünü ve havadaki tütün dumanını yok etmek içinmiş!
Son günlerde, ondan daha baskın bir oyun çıktı: Kollama bastı!
Askeriye içinde bazı zevat, İç Hizmet Kanunu’nu yorumlayarak orduyu cumhuriyeti koruma ve kollama gücü olarak kullanmak istiyor.
Bununla ilgili planlar, programlar yapıyor. Klasik darbe uygulamalarına çok benzeyen bu planlar deşifre olduğu zaman söylenen şu: Biz bunları senaryo olarak yapmıştık, gerçekle alakası yoktur!
Son günlerin en meşhur e-generali Çetin Doğan televizyondaki açıklamalarında demokratik bir tavır sergilemiş ve darbelere karşı olduğunu söylemiş. Görevde olduğu sürece yaptığı bütün işleri hukuk çerçevesinde gerçekleştirdiğini iddia etmiş. Böylece, bütün zamanların en büyük kollamabastı oyuncusu olduğunu tescillemiş!
Ancak ses kayıtlarında tam tersi bir tavır ortaya koyuyormuş. Bu kayıtlardaki e-general adeta kükrüyor ve her şeyden önce Meclis’in ve hükümetin kendine çekidüzen vermesi gerektiğini vurguluyormuş. “Genelkurmay Başkanı’na, kuvvet komutanına diyeceğim ki Meclis’i ve hükümeti uyarıcı, bu gidişe dur deyici bir ültimatom verin. Gerekirse çağırın, ‘bu işin sonu boktur’ işte sonunuz böyledir. Bu konuda gerekli tertip ve tedbirleri alın!”
e-General bunları Balyoz Harekat Planı seminerinin açılış konuşmasında söylüyor. İşi daha da ileri götürüyor: Valilerin talebi olmadan da her seviyedeki birlik komutanının re’sen duruma müdahale hakkının olduğunu iddia ediyor. “Biliyorsunuz Silahlı Kuvvetler’e yönelik eylemlerde doğrudan doğruya İl İdaresi Kanunu’na göre valinin kuvvet talebine gerek duyulmadan, bunun altını çiziyorum, yasal bir isteği söz konusu olmadan da her seviyedeki birlik komutanının re’sen duruma müdahale hakkını İç Hizmet Kanunu vermiştir” diyor.
e-General’in kapanış konuşmasında söyledikleri daha ilginç: “İçeride yapacağımız güvenlik harekâtının klasik bir EMASYA harekâtı olmayacağını bütün arkadaşlarım burada yaptıkları takdimlerle ortaya koydular. Klasik EMASYA anlayışından mutlaka çıkılacak ama bunun anlamı halka gereksiz yere kuvvet kullanma, o halkın yaşantısını daha da bozma gibi olmayacak. Halkı kendi etrafımızda toparlayarak, daha evvel söylediğim gibi sivil toplum kuruluşlarını, üniversiteleri Türk Silahlı Kuvvetleri’yle bütünleştirerek bunun üstesinden gelmek zorundayız. Mao’nun dediği gibi halk denizdir, biz balığız demiştir komünist rejimini yerleştirmek için. Biz ama laik demokratik Cumhuriyet’in sahipleri ve bekçileri aynı düşünceyi halkın deniz olduğunu, laik demokratik Cumhuriyet’in bekçilerinin de balık olduğunu ve bu deniz içerisinde yaşama koşulunun halkımızın desteğine mutlaka sahip olmamız gerektiğini de asla unutmayacağız.”
Şimdi kollamabastı oynamanın tam sırası! İşte e-general’in televizyondaki sözlerinin kollamabastı versiyonu:
Dere boyu kavaklar (iki kere)
Açtı yeşil yapraklar (iki kere)
Apolete doymadım
Doysun kara topraklar
Asmadan gel asmadan (iki kere)
Medyacılar basmadan (iki kere)
Kalk gidelim general
Gazeteler yazmadan
Hadi gülüm yandan yandan yandan
Biz korkmayız şundan bundan! (sonsuz kere)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
D.Mehmet Doğan Arşivi