Tiyatro sezonu açıldı galiba
Gözünüz aydın ey çağdaşlık budalaları…
Kılıçdaroğlu sahnesi perdelerini açtı…
Ankara’nın bilhassa gecekondu semtlerinde gözle görülür bir hareketlilik var…
Kimdir? Kimin nesidir? Sormuyorlar…
Çat kapı dalıveriyorlar içeriye…
Sayın Kılıçdaroğlu ve mahiyetindeki rol sahipleri ne görseler beğenirsiniz?
Girdikleri evlerde ya Kur’an okunuyor, ya da ev sahipleri namaz kılıyorlar…
Müsait bulduklarına soruyorlar:
- Seçim olsa oylarınızı hangi partiye vereceksiniz?
Anadolu insanı “uygar” değil, amma medenidir… Yekten diyemiyorlar “hadi sittirin, size ne…”
Seyirci sabırsız ve rol kesme beklentisinde…
Senaryo yazarı Umman bey görevi aksatandan ağır cezalık hesaplar soracak…
CHP tiyatrosunun Kılıçdaroğlu sahnesi atıl vaziyette bekleyemez.
Peki ne yapmalı?
- İktidar size gıda yardımında bulundu mu?
- He bulundu…
- O yardımların kullanma tarihlerinin geçtiğini biliyor musunuz?
- Beyler biz sizler gibi okumuş cahiller değiliz… Okuyoruz, tarihler yerli yerinde… Miadı dolmuş yoktur… Siz kimden öğrendiniz tarihlerin geçtiğini?
Cevap yok!..
Bu milletin köyünden, kentinden kopup gelen tahsilsiz insanları ariftirler, zariftirler… Müsaade istemeden çat kapı içeri girenleri sopayla kovalamıyorlar işte…
¥
Metre aleti satışlarında patlama olmuş…
Dede, torun, kız kızan, herkes kendine bir metre bulmak telaşında…
Allah göstermesin ya kazara tebliğ edilen ölçüyü ihlâl ederler de Maharetli Hamyapma Partisi sınırları içine girerlerse halleri nice olacak?
Ya ham edilirler, ya da hurdahaş…
İyisi mi tedbiri elden bırakmamak lazım…
Yaklaşma limiti 1 metre ise, en az 50 metre geride durmak kendi menfaatlerinedir…
Aksi halde ne mi olur?
Devletin başına Devlet gelirse, yani biz görmeyiz amma, hasbelkader bir gören olursa, aynen “bölücübaşına” yaptıklarını yaparlar…
Herkes metre alırken onlar kelep kelepir toplayıp asacak adam arıyorlarmış… Muhtemelen benim bu yazımı da not edecekler ve hesaplarına gelmeyecektir…
Amma ben iyi bilirim blöfçü dostlarımın blöf oyunlarını…
Bu tiyatro da epey verimli iş yapar şu kısa günlerin kısa ayında.
¥
TBMM Başkanı muhterem Mehmet Ali Şahin, arşivlerimizi vatandaşın görüşüne açacaklarmış…
Geç bile kalındı…
Amma ne var ki ben haberi okuduğumda sükût-u hâyâle uğradım…
Neden diyecek olursanız:
Osmanlı dönemi nokta nokta, lif lif açılacak…
Ya Cumhuriyet dönemi?
Cumhuriyet döneminin en çok bilinmesi gereken en kanlı dönemi maalesef halka açılmayacakmış…
İstiklâl Mahkemeleri diye bildiğimiz karanlıkta kalmış zaman dili yoksa, geriye kalanı kaç para eder…
Korkmaya gerek yok…
Ne Cumhuriyet döneminin 3 Alileri kalkar sizi yargılamış gibi yaparak idam ederler, ne de Atatürk gelir hesap sorar…
Bilmiyor musunuz Atatürk öleli 72 yıl oldu…
Vallahi de, billahi de dirilmez ölen…
Bu açılım da diğerleri gibi kadük kalacak… Hiç kimseyi memnun etmeyecek…
===================
İslâm’dan uzaklaşan sütü bozuk kefere
“Aydın oldum” der gezer göğsünü gere
Uygarlık iddiası herkese layık değil
Siyonizm şapkasını giyen çıksın sefere(!)..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.