Metin Hasırcı

Metin Hasırcı

Şehidler günü

Şehidler günü

İslâm âleminin günümüz içinde, Siyonist plânlamaların temin ettiği Yahudi ve Evangelist Hıristiyan ittifakından doğan insafsız ve zâlim saldırılar hasebiyle sayısı her an ziyadeleşen şehidler vermektedir. Filistin direnişi, Müslüman olanların topyekûn bir katıldığı bir cihaddır. Ancak bu cihadın şehidleri arasına kundaktaki bebekler de, zâlim ve hayasız düşmanın gaddarlığından dolayı hayli sayıda katılmaktadır.
Mısır'ın, Menhus 1967 savaşında Nâsır'ın mareşâli; Abdülhakim Amr adlı soytarının bir mermi atmadan, Yahudi'ye adetâ altın tabak içinde sunduğu Gazze, bu bebek şehadetlerinin vukua geldiği yer olarak kendinden haylice bahsettirdi. âlem-i İslâm; lidersiz olmanın acısını çekerken, asrın silahının fevkinde silahla silahlanmış olamamanın faturasını ödemektedir.
İslâm dini mensuplarının; Cennet târiflerinin çeşitliliğine dâir âyet ve hadislere muttali oldukça, oraya duhûl etmenin hayalini kuruyor ve bu târiflere bakarak cennet aşkı ile doluyor. Fakat o cennete girmenin çâresini sağlayacak fiilleri ne öğreniyoruz, ne de yerine getiriyoruz. çoğumuz Aşerei mübeşşereyi, yâni sağlıklarında cennetle müjdelenmiş on kişiyi saymaya kalksak, haylimiz tökezleriz.
İçinde bulunduğumuz Mart ayı; 1. Cihan harbinde en çok şehid verdiğimiz çanakkale müdafaasının 253 bin şehidle yazdığımız destanı bizlere hatırlatıyor. Yine Mart ayı 1920'nin 16. günü İstanbul'umuzun İtilaf devletlerinin İstanbul'u işgâli esnasında şimdi üzerinde İstanbul Büyükşehir Belediye binasının bulunduğu arazi üzerindeki Şehzadebaşı Karakolu'nu basan İngilizler, burada silahsız Mehmedçiğin altı tanesini süngüyle şehid etmeyi ve 20 Mehmedçiği de yaralamak suretiyle edenî bir topluluk olduklarını sergilediler. 1923 Mart ayı geldiğinde 16. günü bir bölümü bando bölüğü askerleri olan şehid ve yaralılarımızı 1958'de yıkılana kadar bu karakol şehidleri askeri ve mülki erkânın katılımıyla resmi törenle anılıyorlardı. Bu hâin saldırıda şehadet şerbetini içmiş bulunan altı Mehmedçiğimiz, şehadetlerinin akabinde Edirnekapı Şehidliği'ne defnedilmişlerdi. Bina yıkıldığında yâd edilme görevini de sürdürmekten vazgeçenler, maalesef 16 Mart 1920 şehidlerini ebedi makberelerinde devam ettirmeyi sarfı nazar etmiş olmalılardı. Hurşit Tolon Paşa, orgeneral rutbesiyle 1. Ordu kumantanlığını deruhde ederken, bu altı kişilik kabri tanzim ettirip, 16 Mart 1920 şehidlerini askeri törenle yâd etme ve ettirme vazifesini ihyaya himmet buyurmuşlardır.
HAZRETİ HAMZA’NIN (R.A.) ŞEHADETİ
Burada bir anı ile mevzuya gireyim: İkamet etmekte olduğum Sarıgâzi Köyü, galiba 1992'de belde belediyesi olmak üzere seçimler yapılacaktı. Şimdiki Başbakan, kapatılan RP'nin İstanbul İl Başkanı olarak köyümüze gelmişler, Milli Görüş belediye anlayışını anlatmak ve seçilecek parti adayını da onore etme konuşması yapacağı kahvenin önünde oturuyorduk. Bana, “Ağabey, konuşmam hakkında özel bir tavsiyen var mı?” demek suretiyle mütevaziliğini sergiledi. Bendeniz de, "Bak, burası pek hassas bir yerdir. Sûnniler ve Alevîler gelip de kendilerine burada bir mekân kurup, hayatlarını tanzim etmeye çalışanların hiçbir huzursuzluğa düşmemesi için milletin asgari müştereklerine temas edip, o müştereklerle dolu bir konuşma, hem huzur vaad eder, hem de diğer siyasi görüşlere de bu yönde harekât tavsiyesi yerine geçer..” dedikten sonra da bilirsin dedim, Efendimiz bir hadisi şerifte buyuruyorlar ki: "Hüseyin (r.a.) Cennet de gençlerin Seyyididir. Bunu ifada tınızın hareket noktası yaparsanız, bu ehl-i beyt âşığı âlevî kardeşlerimizin sevgisini kazanırsın." demiştim. Hakikaten konuşmasında bu hadisi zikrettiler. Kemâli edeble kendisini dinleyenler, bahse konu hadisi nebevîyi Tayyip'in zikredişiyle gözyaşlarını tutamadılar. Neden böyle oldu? Dini islâm, Hazreti Resûlullâh, Ehli Beyt, bu yüce milletin asgari ve olmazsa olmazı şart olan müşterekliğidir. Nitekim seçimde RP adayımız olan Sarıgâzi Câmii İmamımız Adem Buran, 2500'ün üzerinde oy almış oldu.
Şehidlik, bizim gözümüzde takdiri ve mükâfatı Allah'a (c.c) aittir. Bizim şehid deyişimiz muktezay-ı hâldendir. Doğrusunu Allah bilir. Hanzala'nın gaslini melekler yaptı beyanı bizi düşündürmelidir. Kuzman'ın hâli için, Efendimiz'in söylediği ve tecellisi, bizi Allah ve Resûlü bilir anlayışına taşımalıdır. İslâmların küre-i arz üzerinde çeşitli vesilelerle durmaksızın şehidleri oluyor. Bunların anılması; dünya çapında bir ve aynı günde her Müslüman toplulukla birlikte anılmalı. Bunun organizasyonu da, İslâm konferansı teşkilâtı olmalıdır bence, Uhud'un unutulmaz şehidi, pehlivanların Pirî, Şehidlerin Seyyidi Hz. Hamza'nın (r.a.) şehid olduğu gün olarak kabullenmelidir. 625 yılının 24 Mart-H.3. yılının 7 Şevvâl'inde Uhud'da karşı karşıya gelen Müslümanlar ve müşrikler, 31 Mart - 1 Nisan 625-14 Şevvâl H.3. yılda savaştılar ve Hz. Hamza o gün şehadet şerbetini içti.
Yeryüzünde o günden bugüne şehadet şerbetini içmiş bulunan bütün şüheda dünya çapında anılma günü olması, belki de vakt-i merhûn'un gelmesinden dolayı sütunumuzda satırlaşmış olabilir.
üMRANİYE SP İLçE DİVANI
SP'nin İl Kongresi sonrasında bir yeniye imza atan ümraniye ilçesi oldu. Olgun ve çalışkan bir kadro, reisleri Hüzeyin Oruç Bey'in yönetiminde Pazar günü ilçe divânını sabah namazının akabinde kahvaltılı olarak ilçe merkezinde icra ettiler. 300 kişiden fazla katılımı, sabah namazının bereketi olarak tanımlamak asla yanlış olmaz. Şevket Kazan Bey'in yaptığı konuşmada: "Adalet Bakanı, bir savcıya niçin dâva açıyorsun diyemez. Fakat Anayasa değişikliğine karşı çıkan ve Anayasa'ya aykırı davranan rektöre, savcıların dâva açmalarını isteyebilir" demesi, tecrübenin yerine getirilmeye karine alınması gereken tavsiye idi. çok alkış aldı bu ifadesiyle sayın bakan.. Fiemanillah.
İrtibat: 0542 497 03 27


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Metin Hasırcı Arşivi