9 Kasım’dan bu yana Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi görüyordu. Öldü.
Derin bir adamdı.. Hem de ne derin! Merkezdeki adamlardan biri.. En yaşlı, en tecrübelisi, en sır tutanı.. İçeride ve dışarıda “saygın”, sözü dinlenen biri..
YÖK’ün kurucusu idi.. Türban tartışmasını başlatan da o idi.. Aslında türbanın mucidi ta kendisi idi.. Özel üniversiteler dönemini başlatan da o. Aklınca Sih erkeklerinin başına giydikleri sarığın adı olan türban adını, üniversiteli hanımların başını örtecekleri modern bir örtüye dönüştürerek bu sorunu böyle çözmek istiyordu.. Hatta desinatörlere çizimler yaptırdı.. Önce kulaklar görünecek şekilde bir bone gibi tasarlandı, hatta modeller dikilip mankenlerde test edildi, ama Doğramacı çözmeye çalıştığı bir sorunun parçası oldu sonunda.. YÖK’ün kendi ürettiği çözüm modeli, çözümsüzlüğün adresi oldu..
10 Aralık 1981’de YÖK’ün kurucu başkanı olarak başladı ve 10 Temmuz 1992 tarihine kadar da orada kaldı.. 12 Eylül darbesinden sonra Evren, üniversiteleri ona emanet etti..
Sessiz ve derinden gitti.. Hiçbir zaman sistemle çatışmadı. Hep sistemin merkezinde yer aldı.. İmtiyazlı konumdaydı..
9 Kasım 2009 tarihinden bu yana Hacettepe Üniversitesi hastanelerinde yoğun bakım tedavisi gören Doğramacı, 95 yaşında hayata veda etti, hem de Ergenekon davasının sonucunu görmeden..
İhsan Doğramacı 3 Nisan 1915 tarihinde Erbil’de Kale Mahallesi’nde dünyaya geldi. Erbil’de V. Murad zamanı Doğramacızade Kara Mehmed’in soyundan Doğramacızade Ali Paşa’nın en büyük çocuğu olduğu söylenir. İlk öğrenimini Erbil İbtidaiyyesi’nde, orta öğrenimini Beyrut’ta Beyrut Amerikan Üniversitesi’ne bağlı International College’de (1932) tamamladı.
Harvard Üniversitesi’ne bağlı Boston Children’s Hospital ve Washington Üniversitesi’ne bağlı St. Louis Children’s Hospital’da eğitimini sürdüren Doğramacı, 1942 yılında Sadrazam Mahmut Şevket Paşa’nın yeğeni (Irak Başbakanlığı da yapmış olan) Hikmet Süleyman Bey’in kızı Bağdat Amerikan Kız Koleji öğrencisi Ayser Hanım ile evlendi.
O, Cumhuriyetin yaşayan tanığı idi. Ama o döneme ilişkin neredeyse hiç konuşmadı..
“Yahudi asıllı”, “Mason”, “Maruni bir Hıristiyan” olduğu söylenir. Haberal’a yakın biri olarak bilinir.. Demirel’e de.. “Beyaz Türk” olarak bilinenlerden.. Mal varlığının “örtülü KİT” statüsünde olup olmadığı tartışmalı.. Ama “İmtiyazlı Türk” olduğu muhakkak..
Cenazesi İslam geleneğine göre, İslam mezarlığına gömülecek.. Cenaze namazına tekbir getiren bir kalabalığın katılacağından emin değilim. VIP bir cenaze namazı olacağı kesin.. Katılanların çoğunun yaşlı olacağı da.. O yaşta adamların, özellikle de namaz kılan paşaların, o yaşta, bazen o soğukta abdestlerini nasıl tuttuklarına hâlâ akıl erdiremem. Çünkü, bunların çoğunu vakit namazında görmek mümkün değil. Cenazede saf tutmadan önce de çoğunun abdest aldıklarını görmedim.. Hani düzenli namaz kılmadıkları için elbiselerinin taharete uygun olup olmadığı da ayrı bir mesele.. Hani cenaze namazı değil de yaptıkları iş, belki de, kalabalığa katılıp, cemaat içine gizlenip meyyid için duadır.. Bu tür bir iş yapanların ise meyyid için rahmet değil, üzüntü vesilesi olacağını düşünürüm..
Doğramacı çocuk doktoru, bilim adamı, YÖK Başkanı sıfatlarının yanında, aynı zamanda kendi adıyla kurulan bir vakfın da başkanı.. İki çocuğu var: Ali ve Emel. Şirketlerinin büyük hissesi vakfa ait.. Vakıf bünyesinde Bilkent dışında birçok eğitim kurumu ve şirketleri var.. TAV’ın ortakları arasında. Tepe İnşaat, Tepe Home, Tepe Mobilya, Meteksan Kağıt ve Matbaa, Dilek A.Ş. Bilintur Catering... oldukça uzun bir liste.. İşte kendi internet sitelerindeki grup şirketleri..
SANAYİ ŞİRKETLERİ: METEKSAN MATBAACILIK VE TEKNİK SAN. VE TİC. A.Ş, ALİPSAN KAĞIT A.Ş., TEPE MOBİLYA SAN. VE TİC. A.Ş., TEPE BETOPAN A.Ş., TEPE PREFABRİK A.Ş.
İNŞAAT ŞİRKETLERİ: TEPE İNŞAAT SAN. A.Ş., DİLEK İNŞAAT VE TİC. A.Ş., BİLENERJİ BİLKENT ENERJİ ÜR. OTOPRODÜKSİYON SAN. VE TİC. A.Ş.
BİLGİ VE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ: METEKSAN SAVUNMA SANAYİİ A.Ş., ANKARA TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖL. KURUCUSU VE İŞLETİCİSİ (CYBERPARK), METEKSAN UZAY TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
YATIRIM VE HİZMET ŞİRKETLERİ: TEPE HOME MOBİLYA VE DEKORASYON ÜRÜNLERİ TİC. A.Ş., TEPE EMLAK YATIRIM İNŞAAT VE TİCARET A.Ş., TEPE SAVUNMA VE GÜVENLİK SİSTEMLERİ SAN. A.Ş., BİLİNTUR BİLKENT TURİZM İNŞAAT YATIRIM VE TİC. A.Ş, BİLSİGORTA A.Ş., SPORTS INTERNATIONAL A.Ş., BİLDES A.Ş., BİLBAK A.Ş., BİLPET A.Ş., BİLGE BİLKENT TEK. ARAŞ. GEL. UYG. VE TİC. A.Ş., SELKOR A.Ş., TURKOFON A.Ş.
İŞTİRAKLERİ: TAV HAVALİMANLARI HOLDİNG, TAV İSTANBUL TERMİNAL İŞLETMECİLİĞİ A.Ş., TAV İZMİR TERMİNAL İŞLETMECİLİĞİ A.Ş., TAV ESENBOĞA YATIRIM YAPIM VE İŞLETME A.Ş., TAV GEORGIA LLC, TAV TUNUSIE. HAVAALANLARI YER HİZMETLERİ A.Ş., (HAVAŞ) ATÜ TURİZM İŞLETMECİLİĞİ A.Ş., BTA HAVALİMANLARI YİYECEK VE İÇECEK HİZMETLERİ A.Ş., TAV İŞLETME HİZMETLERİ A.Ş., TAV BİLİŞİM HİZMETLERİ A.Ş., TAV ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİ A.Ş., TAV İNŞAAT A.Ş.
KOMBASSAN’ın yönetim kurulu başkanı Haşim Bayram, kağıt fabrikasını kurarken nasıl güçlüklerle karşılaştıklarını ve üretime geçtikten sonra METEKSAN’ın fiyatlarını neredeyse yarı yarıya nasıl aşağıya çektiğini anlatmıştı.
Ben kendisi ile hiç karşılaşmadım.. Sessiz bir adamdı. Çocukları da öyle. Birileri gibi ortaya çıkıp irtica silahına filan da sarılmadı.. Ama birilerinin yapmasını istedikleri şeyleri yaptı. Devletle hiçbir zaman ters düşmedi.. Eminim özel ilişkilerinde de çok nazik bir adamdır..
Tam da Ergenekon tartışmalarının başladığı günlerde, Doğramacı için “Düştü, beli kırıldı” dediler, sonra uyutuldu. Haberal’a sormak gerek.. “Haberal’la Doğramacı arasında derin bir ilişki vardı” denir.. Ankara, Bakü, Erbil, Tel Aviv hattında bir derin ilişki bu. Talabani’nin bazı şeyleri bilmesi gerek.. Azerbaycan üzerinden giden mallardan söz ediyorum.. Derin ilişkiler anlayacağınız.. Ali ve Emel Doğramacı’nın ailenin maddi, manevi ve kripto sırları konusunda bundan sonrası için çok dikkatli olmaları gerek. Sahi babalarının terekelerinin saklı olduğu emanet sandığını kime emanet edecekler?. M. Kemal Öke’nin sır sandığı Mason locasına gitmişti.. Bana kalırsa Doğramacı’nın da otopsisi yapılmalı.. Bu iş gelecekte tartışma konusu olabilir..
Bilkent, derin işlerin “manevi merkezi” idi. Ankara ekibinin buluşma merkezi.. Koç “mali merkez”, Dalan’ın 7 Tepe’si “İstanbul vadisinin buluşma noktası” ve “operasyonel merkez”.
Ali Doğramacı’nın işi zor.. Ve Haberal’ın işi şimdi daha da zor..
Bu günlerde arkası arkasına “ölüm” üzerine yazıyorum. Hayırdır inşallah.. Her nefis ölümü tadıcıdır ve dönüş yalnız O’nadır.. O görür ve bilir, hüküm sahibidir.. Ve orada herkesin yaptığının bir karşılığı vardır.. Selam ve dua ile..
NOT: Karanlıklar içinde parlayan yol gösterici bir yıldız gibi ufkumuzu aydınlatan Efendimiz’in doğum günü vesilesi ile kandilinizi tebrik ediyor, saygılar ve selamlarımı sunuyorum efendim.