“İşte onlar, hayırlarda yarışırlar ve en önde giderler.” (Mü’minun, 61)



4 Sene önce Kayseri’de başlattığımız “Kur’an-ı Kerim Meal Bilgi Yarışması” geçtiğimiz yıl İstanbul’da kurulan “Kur’an’ı Anlama Platformu” sayesinde bugün Türkiye’nin 17 İl Merkezinde aynı anda düzenleniyor.

Yarışmaya son müracaat tarihi 9 Nisan 2010. Yarışma 25 Nisan’da 17 İl merkezinde tıpkı ÖSS Sınavı gibi düzenlenecek. Yarışma test usulü yaklaşık 100 sorudan oluşuyor ve dört şıktan birisi doğru. İşte bu doğruyu seçmek yarışmacıya kalıyor. İl bazında yapılan bu genel sınavda %3’e girenler İstanbul’da 8 Mayısta yapılacak Finale katılacaklar ve final sonunda dereceye girenler hatırı sayılır ödüllerle ödüllendirilecekler.

Tabi ödüller, işin motivasyon bölümü.

İlk yüz kişiye kadar para, umre, gezi, bilgisayar, kitap ve sürpriz diğer hediyeler verilerek adeta şöyle bir mesaj verilmek isteniyor:

“Böylesi güzel bir emeğe değer veriyoruz, sizin çalışmalarınızın asıl ödülünü Yüce Rabbimiz verecek ama biz de bu yarışmayı düzenleyen ve destekleyenler olarak sizi takdir ediyor ve yolunuzun açık olmasını istiyoruz.”

Kur’an’ın anlamına değer verilmesi gerektiğini hatırlatması bakımından bu yarışma çok önemlidir. Bazı kardeşlerimiz bizi, bu yarışmayla insanları mealciliğe teşvik etmiş oluyorsunuz, diye eleştiriyorlar. Mealin Kur’an’ı anlama konusunda yetersiz kaldığını, bunu diğer kaynaklarla beslemek gerektiğini ifade ediyorlar. Biz de aynen katılıyoruz, sade bir meal okumakla kimsenin allâme-i cihanlığa soyunmaması gerektiğini söylüyoruz. Zaten yarışmacılarımızın da böyle sığ bir anlayış içinde olabileceğini düşünemiyoruz bile…

Ama hiç kimsenin, en genel anlamda Kur’an’ın manasından habersiz yaşamasını da doğru bulmuyoruz. Kur’an’ı sadece yüzünden okumakla da kimsenin cehaletinden bir şey eksilmeyeceğinin farkında olmasını, meal düşmanlığı yaparak bir noktaya varamayacağını da bilmesini istiyoruz.

Hiç kimsenin insanları Allah’ın kitabının anlamından uzak tutmaya hakkı da yetkisi de yoktur.

Artık uyanma vakti gelmiştir.

Artık kitapsız Müslüman olunamayacağını anlama, Müslüman’ın ümmilikten kurtulup, cehaleti kutsamaktan vazgeçme zamanı gelmiştir.

Bir çok din görevlisi kardeşimizin beni arayarak, “Hocam böyle bir yarışma başlattığınız için size teşekkür etmek istedim, şu kadar yıllık cami hocasıyım ama ömrümde ilk defa Kur’an’ın anlamıyla bu yarışma vesilesiyle tanıştım, baştan sona ilk defa okudum ve kendi cehaletimden utandım.” dediklerine şahidim.

Alisiz Alevilik olamayacağı gibi, Ehl-i Kur’an olmadan, ehl-i sünnet de olunamayacağının farkına varmak gerekir. Çünkü sünnetin kalbinde Kur’an vardır. Allah’ın sözlerinden ve onların anlamlarından gafil yaşamak, “onların kalpleri vardır. Onunla anlayış göstermezler. Gözleri vardır, onunla görmezler, kulakları vardır, onunla işitmezler…” (A’raf, 179) ayetinin işaret ettiği sınırlar içinde kalır.

“Kur'an'ı sana, önce gelen kitabı doğrulayıcı ve onu koruyucu olarak hak ile indirdik. Allah'ın indirdikleri ile aralarında hükmet, hak olan sana geldikten sonra onların arzularına uyma, sizin her biriniz için bir yol ve gidişat belirledik. Eğer Allah dileseydi sizi tek bir ümmet yapardı. Fakat, size verdikleriyle sizi denemek için (bu haldesiniz) öyleyse hayırlarda yarışın. Dönüşünüz Allah'adır. Allah, size hakkında ihtilaf ettiğiniz şeyleri bildirecektir. “ (Maide, 48)

Kur’an Meali yarışması, bir Kur’an’ı anlama ve Rabbimizin mesajlarına kulak verme, “işittik ve itaat ettik.” (Bakara, 285) Anlayışının yarışmasıdır. “Her bilenin üzerinde bir bilen vardır.” (Yusuf, 76) idrakinin yarışmasıdır.

Geçtiğimiz yıllarda bu yarışmaya katılan 80’li yaşlarda bir dedemize tv muhabirinin sorduğu “amca bu yarışmaya niye katıldın?” sorusuna verdiği cevap çok manidardı. “Oğlum yerimiz belli olsun diye katıldım.”

Siz de yerinizin “hayırda yarışanlar” ve Allah’ın kitabını anlamak için gayret sarfedenler arasında olmasını istemez misiniz?

Yarışmaya katılmak isterseniz, www.kuranianlamaplatformu.com sitesinden kaydınızı yaptırabilirsiniz.

Bir imtihan dünyası olan hayatınızda ve tüm hayır yarışlarınızda başarılar dilerim.