Necati Özfatura

Necati Özfatura

Demokrasiye ilk adım

Demokrasiye ilk adım

Teklif edilen anayasa maddeleri kabul edildiğinde gerçek demokrasiye ilk adım atılmış olacaktır. Ama gerçek demokrasi için daha pekçok şeylerin yapılması gerekmektedir. Mevcut anayasa yasal bir zeminde hazırlanmadı. Darbe yapan 4 komutanın istekleri istikametinde yapıldı. 1982 anayasası darbe ürünüdür. 12 Eylül sistemi, topluma ve siyasete inanmıyordu. Siyasal unsurların değil yöneticilerin, atanmışların yani bürokratların kontrol edeceği bir düzen istiyordu. Siyasi bilimde bunun adı “Korporatizm”dir.
Kuvvetler ayrılığı 1982 anayasasına sadece göz boyamak için konuldu. Asıl gaye yasama ve yürütmeyi sürekli imtiyazlı yargı ile denetlemek idi. Aslında denetlemek adı altında yasama ve yürütmeyi “gemlemek”tir. 1982 anayasası devletin “kutsallığı” temeli üzerine bina edilmişti...
Bir hukukçu olarak diyebilirim ki, 1982 anayasası asla demokratik değil, “ideolojik”tir. Maalesef 12 Eylül anayasası devleti “kutsal” ve vatandaşı “tehlike” sayan bir anlayış üzerine oturtmuştur.
Kürsü (mahkeme) hakimlerinden yüksek yargıya tepkiler dile gelmektedir. HSYK’nın terfi ve tayinlerinde objektif olamadığı görüşü dikkate alınmalıdır. Anayasa değişiminde demokrasi isteyen gençlerle, vesayet rejimini ve darbe anayasasını savunan yaşlı oligarşi arasında mücadele vardır. Anayasa değişikliği ile (asker+sivil) bürokrasi iktidarı sona erecektir. 1982 anayasası ile vesayet rejimi doruk noktasındadır. Darbe anayasası olan 1982 anayasası darbelere açıktır. Darbeler ise ülke ve silahlı kuvvetler için felakettir. 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra son derece değerli subaylar (233 general 5 bin subay) emekli edildi. Bir nevi tasfiye edildi. “Balyoz” planı gerçekleşmiş olsaydı 826 subay (darbeci olmadığı için) tasfiye edilecek idi.
Askerî öğrenci iken sınıf subaylığını yaptığım Prof. Dr. Ahmet Alper 1997 yılında 33 yıl görev yaptığı TSK’dan YAŞ kararı ile ihraç edildi. Mide kanseri olan doktor eşini GATA’dan attılar ve 3 çocuk sahibi bu hanım 3 gün sonra vefat etti. Birçok generali tedavi eden Prof. Dr. Ahmet Alper’in eşi örtülü idi.
1960 darbesi ile kişi başına milli gelir 583 dolardan 188 dolara düştü. 1971 darbesi ile 399 dolardan 276 dolara, 1980 darbesi ile 416 dolardan 148 dolara, 1997 postmodern darbeden sonra 3500 dolardan 2100 dolara düştü. 28 Şubat’ta 1 gecede 300 milyar dolar milli gelir 150 milyara düştü. “Kalkınmış ülkelerin demokrasi ile yönetilmeleri tesadüf değildir.”


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Necati Özfatura Arşivi