Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

Bu anayasa değişikliği Ne getirir ne götürür?

Bu anayasa değişikliği Ne getirir ne götürür?

17. Değişiklik...
Nezaket kuralının dışına çıkmamak için “yamalı bohça” demek istemiyorum. Ama her değişiklik özü kapsamıyorsa maalesef yamadır.
Yamala yamala giy!
% 47’ler de olsa öze inemedik...
Öz deyince, darbe anayasasının kurumlaştırdığı ilkeler karşıtı bir yaklaşım.
“Asla değiştirilmez, değiştirilmesi de teklif edilemez” tabularına tosluyorsanız halkın egemenliğini duvardaki yaldızlı yazılarda okuyabilirsiniz.
Orijinali:
“Hakimiyet bila kaydü şart(kayıtsız şartsız) milletindir.”
Köylü de milletin efendisi!
Bu efendinin ne ekini para eder, ne sütü ne yağı... Efendi olduğu yıllarda gazyağı bulamazken şehirli Boğaziçi’nde kafa çekip Safiye Ayla’nın şarkıları ile mest oluyordu.
Yine de efendilik ihalesi köylüde kaldı!..
Kısa bir süre sonra ülke referanduma gitmesine gidecek de bu referandumda “kıyafet özgürlüğü” yok. Hukuk tahsili görmeyenlerin hakim sınıfına yükseltilmeleri var.
Memurdan hakim yapma olayı önceleri de denendi.
İdare mahkemeleri kurulurken Maliyedeki memuran sınıfından bolca yaptıkları hakimlerden bir tanesi ile Bolu’da çalıştım. Tepeden hakim olması yetmedi bir de getirip vergi mahkemesi başkanlığına atamazlar mı? Tanıyanlar bilir, verginin vesini bilmezdi...
Ne var ki “bizden” olunca bilmesine gerek yoktu...
Şimdi de yeni değişiklikte hakim olmayanları hem HSYK’ya hem de Anayasa mahkemesine atayacaklar, İstiklal mahkemelerine atananlar da hakim sınıfından değildi. O yüzden önce idamına, sonra da şahitlerin dinlenmesine karar veriyorlardı.
Bu ülkede hâlâ katsayı haksızlığı var...
Hâlâ inancı gereği üstlerini başlarını örtenlerin çalışma yasağı duruyor.
Ama açıklar her ne şekilde giyinirse giyinsin onların öyle bir yasağı yok.
Yasaklar bana, hürriyetler sana!
Kendini bulamayan bir ülkede açtığınız ara yollar sanki bir şeymiş gibi halka taktim edilerek “işte değişiklik basın parmağınızı” uyarısı aslında pek de inandırıcı gelmiyor.
Sorunlar kökten halledilecek mi? Hayır, daha başka sorunlar çıkacak karşımıza.
Ama şu bir gerçek.
Halkın muhalefete olan itimatsızlığı, iktidarın “değişiklik diye sandığa taşıyacağı referandumda %75’lerde olumlu oy şeklinde yansıyacak.
Halk bu değişikliğe, CHP ile müttefiklerinin ideolojik kadroları yıkılsın diye verecek.
Bu tespitin altını çizmek zorundayız, yoksa halkımız iradesini serbest şartlar altında kullanıp anayasa değişikliği konusunda bilinçli bir seçim yapacağına benim bulgularım olumlu cevap veremiyor.
Bir başka konu ise, ülke cumhuriyet rejimini kurdu kuralı durmadan mahkeme üretiyor.
Biri olmadı diğeri...
En son Avrupa İnsan Hakları mahkemesine dayandık...
Dünyaya adalet dağıtan Osmanlı’nın mirası şimdilerde Avrupalıdan adalet dileniyor.
Ne hallere düştük değil mi?
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, yargıdan seçim olayının kaldırılmasına işaret ediyordu. Haklı bir istek... Seçim olayı yargıda her zaman bölünmelere, ayrılıklara neden olmuştur.
Hatta seçimin içerisine mafya dediğimiz yasa dışı örgütler de parmaklarını çok kolay sokabilirler. Sokmaları da doğaldır, çünkü adamını seçtirecek ki, Balyoz’da olduğu gibi işini gördürsün.
Bu konuda hem iyimser hem de eleştirici tutum takınan SP Genel Başkanı Sayın Kurtulmuş’un da tespitlerini yabana atamayız.
“Anayasa 17 kere değil 2017 kere değişse, ruhu orada kaldıysa ‘milletin anayasası’ değil, ‘egemenlerin anayasası’ olacaktır. Devletin ülkesiyle bölünmez bütünlüğü yerine ‘milletin ülkesi ve devletiyle bölünmez bütünlüğü’ şeklinde değiştirilmesi şarttır.”
Evet ruh çok önemli.
Eskiden İstanbul’a kadı bulabilmek için yurt genelinde açılan sınavlarda en yüksek puanı alanın yanısıra takva yönünden üstün olması gerekiyordu.
Şimdi ise adalet denilen yüce mefhum ucuzlatıldı...
Öyle ya, şayet Osmanlı’nın padişahını huzura çağırıp yargılayacak kadı arıyorsanız ona göre adalet çatısını yükseklerde tutacaksınız. Değilse durmadan yamalayın, dışarıdan yasalar ithal edin değişen bir şey olmaz...



Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nusret Çiçek Arşivi