Erzurum müdafaası!
“Erzurum kilidi mülkü islâmın!
Mevlâya emanet olsun Erzurum”
Bu mısralar, “Alvarlı Efe Hazretleri” olarak anılan Muhammed Lûtfi Efendi’ye ait. 1956’da vefat eden Alvarlı Efe, gerektiğinde, düşmana karşı silaha sarılmış bir şeyhti!
Onun “mülk”, yani vatan ve devlet telakkisi mısralardan anlaşılabileceği gibi geniş: Eğer Erzurum müdafaa edilemezse, bütün İslâm mülkü tehlike altında demektir...
Osmanlı Erzurum’u müdafaa için büyük gayretler sarfetti. Kuzeyden gelen düşmana karşı tabyalar yaptı. Hâlâ büyük cesametteki bu tabyalar Erzurum’a gidenlerin dikkatini çeker.
Erzurum elbette Erzincan’dan savunulur! Çünkü yıllar önce Üçüncü Ordu Erzincan’a çekildi!
Bunun sebebi neydi? Sovyetlere karşı Batının NATO eliyle savunması Toroslardan başlıyordu. Biz Toroslara kadar durumu idare edecek, oradan itibaren, yani Akdeniz’i savunmak için NATO harekete geçecekti. Derler ki, 3. Ordunun merkezi bu yüzden Erzincan’a çekildi.
Neyse bu geçmiş zamanın işi. Gelelim bu güne.
Erzincan’la ilgili bir dava Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Aralarında 3. Ordu Komutanı Org. Saldıray Berk, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ve Erzincan İl Jandarma Alay Komutanı ile MİT Erzincan Şube Müdürü’nün de bulunduğu 10’u tutuklu 14 sanık yargılanıyor.
Dava önemli. Türkiye’nin geleceği ile ilgili. Bu dava ya hakim heyetinin hiç bir tesir altında kalmaksızın vereceği kararla sonuca ulaşacak, haklı haksız, suçlu suçsuz tefrik edilecek, ya da akim bırakılacak...
Elbette, bağımsız savcıların, hâkimlerin Türkiye’nin gerçek bir hukuk devleti olduğunu göstermekten alıkonulması mümkün değil.
Peki, buna rağmen, ana muhalefetin saldırgan vekillerinin orada ne işi var? Yargıçlar oligarşisinin temsilcileri mahkemede ne arıyorlar? Yoksa Ankara’da kaybettikleri adaleti mi?
Hadi onlara bir şey demeyelim. Ya F-16 uçakları Erzurum semalarında neyin arayışı içinde?
Yoksa Tunceli’de baskına uğrayan karakolla Erzurum’daki mahkemeyi birbirine mi karıştırdı? Mahkemenin yerini tesbit kastıyla keşif uçuşu mu yapıyorlar?
Bu karışıklık hissi nereden kaynaklanıyor?
Uçakların Erzurum semalarında görünmesinden önce, Sağlık Bakanlığı’nın cankurtaranları, Tunceli’de 4 askerin şehit olduğu Sarıyayla Karakoluna ulaşmışlardı. Hatta cankurtaran ekibi, gazi karakola, takviye ekiplerinden önce gelmişlerdi!
Malum Sağlık Bakanı Erzurumlu... Türkiye tarihinde görülmemiş şekilde bütçesinden sağlığa pay ayırıyor. Vatandaş, alışılmadık şekilde sağlık hizmetine kolayca ulaşabiliyor. Demek ki, Sağlık Bakanlığı’nın ekipleri gerektiğinde zor ulaşılabilir güvenlik noktalarına da ulaşabiliyorlar.
Bu öncelik meselesi!
Davanın sanıkları arasında olan 3. Ordu kumandanı gizli bir görevle merkeze çağrıldığı için, Erzurum’u teşrif edememiş, dolayısıyla mahkemede bulunamamış.
Erzurum’u teşrif edememiş ama Erzurum semalarına ıslak olmayan imzasını atmaktan da geri kalmamış!
“Haydi F-5’ler saldıray!” emrini kim verdi acaba?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.