Olmadı amma, oldu kabul buyurulsun...
Klasik ve tipik bir solcu mazereti beni de büyüledi...
Ergenekon çetesi mensubu sayılarak gözaltına alınan saltanat nümunelerine yapılanları onaylamıyorum, fakat savcı demek ki dikişi sökülmüş beyin hücrelerini buldu ve gözaltı emri verdi...
Hepimiz hukuka saygılı olmalıyız...
İnsaf sömürücülüğü yaparak; "İlhan Selçuk gibi 85 yaşındaki bir aydının ve adresi belli bir parti genel başkanının, ayrıca üniversite rektörlüğü yapmış Prof. Kemal Alemdoroğlu'nun gözaltına alınması kabul edilemez" diye feryat edenlere ben katılmıyorum...
Hani siz, yani sizin aşiret ileri gelenleri sağ görüşlülere sol görüşlü oldukları iyice bilinen hukukçuların yaptıkları muameleler gündeme geldiğinde "hukukun üstünlüğünü kabul etmek zorundayız" türü gerekçe göstererek, kanunda yeri bulunmayan keyfilikleri kabullenmemiz istenirdi...
Ee, şimdi niye yan kırıyorsunuz?..
Damarınıza mı dokundu bu sefer bağımsız hukuk?
Türkiye Cumhurbaşkanı'na bile yasak getirme saçmalığını oybirliği ile onaylayan siz değil miydiniz?
Anayasa'nın amir hükmünü hiçe sayan bir başsavcı makbulünüz ve kanunlar muvacehesinde icraat yapan savcı taraf tutuyormuş...
Sizin utanmanız, sıkılmanız hiç yok mu?
Evet ben de Ergenekon çetesi ile gözaltına alınanların suçsuz çıkmalarını isterim... Amma boylarına kadar "darbe pisliğine" battıkları inkâr edilebilir mi?
Yoksa, evet yoksa Mao'cu, Lenin'ci, Stalin'ci, Marksist olmak suçları siliyor mu?
Ne aydını be kardeşim!
85 yaşında ihtilalcilik oynayan adamdan aydın olur mu?
Yasakçılıkla ünlenmiş ve "intihalciliği" sabit kişiden aydın çıkarmak Demirel'in şapkasından tavşan veya senfoni çıkarmak değil mi?
Ve öteki:
Polis eşliğinde götürülürken ağzına gelen küfrü, hakareti kusmayı yiğitlik addeden adam sahiden aydın mı, karanlık bir nümune mi?
Şartlanmış sol kafalar bilmese de Türk halkı biliyor...
Niyetler de deşifre olmuştur...
Eğer bir darbe yoluyla iktidara gelirlerse İslâm'a ait ne varsa hepsini ortadan kaldıracakları gün gibi aşikar...
Eee, bekleyelim mi karanlığın etrafımızı sarmasını?
Kıyafet hürriyetini yasaklayınız, inanç ve ibadetleri kısıtlayınız, din derslerini kaldırmaya çalışınız, hürriyet isteyenleri kartel medya baskısıyla susturunuz, mezhepçi hukukçuların yardımıyla Sünni İslâm'ı seçenleri tahkir-tezyif ediniz, araya bir "ama" sokuşturarak göz boyayınız...
Yedirmezler!..
Biz de sizlerin ideoloji önderlerinizin karakollarda pineklemelerini istemeyiz, amma biraz hukuka ve halkın iradesine riayet etselerdi olmaz mıydı?..
Hukuk tek yöne yürüyen bir mankurt arabası değildir...
Hukuk darbecileri de, darbe severleri de yargılamalı... Aksi halde taraf tutmuş olur ki, öyle hukuk olsa olsa hormonlu hukuk olur...
Yani, feryat etmenize, sabahtan akşamlara kadar TV kanallarında şov yapmanıza hiç gerek yoktur...
Bir malum mezhepçi, dede müsvettesi yazar, Perinçek ve Selçuk'a saygılar sunarken yurt dışında yaşamaya mahkûm edilmiş Fethullah Gülen Hoca'ya ve yıllarca önce vefat etmiş Said-i Nursi'ye ateş püskürüyor...
Utanmaz yüze bereket...
Tarikatçılık şikâyeti yapıyor, kendi tarikatçılığını saklıyor...
Ve bir asker eskisi: "Siyasal İslâm'la mücadele yapılması gereken yalnızca bir şey kalmıştır... O da AKP hükümetinin yönetimden uzaklaştırılması..."
Maksat malum... Yöneticiyi halkın seçmesine tahammülleri bile yok. Hele "Kaleiçi Rotary Kulübü" tarafından düzenlenen maksatlı toplantıda konuşan üAK Başkanı, siyasilerin toplumu germemelerini salık veriyor...
Demezler mi:
Sen kimsin?.. Eğer masonik çevrelerden kuvvet alıyorsanız, başınıza gelecek kanuni engelleri taşımakta sebat göstermeniz icabeder...
TAZİYE: Eski ve değerli bir dost, İsmail Dayı'nın Rahmet-i Rahman’a kavuştuğunu öğrendim... ölüm acıdır... Yakınlarına başsağlığı ve sabır dilerim...
----------
Aynı minval üzere seyretmez koca dünya
Tavuk katili tilki bir gün tuzağa düşer.
Sonsuza yol alırken bir anda biter rüya
Attığın taş başına, yakın uzağa düşer...