Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Menderes; Milletimizin Mayası Ahlaktır, İmandır, İslâm’dır

Menderes; Milletimizin Mayası Ahlaktır, İmandır, İslâm’dır

CHP’lilerin din adamından anladıkları, “cenaze yıkayacak birilerinin” olmasıdır. Bunun için cenaze yıkama kursları açılmıştır. Bu eğitimlerde bile cenaze başında Kur’an okumak veya dua etmek yasaktır. Hatta mezar başında da yine dua ve Kur’an okumak takip altına alınmak demektir. Laik bir ülkenin mezarlıklarında Kur’an okunmamalıdır.
Rahmetli Menderes seçim gezilerinde halkla kucaklaşırken, bu tür meseleler Menderes’in kulağına fısıldanmaktadır. Menderes şaşkındır. Kimse yüksek sesle derdini dile getiremez. Getirenler çeşitli şekillerde cezalandırılmaktadır. Menderes bütün olup bitenlerin farkındadır ve seçim sonrasını beklemekten başka çaresi yoktur.
Menderes’e göre bir toplumun kalkınabilmesi, o toplumun değer yargılarına önem vererek mümkün olabileceğidir. Bu sebeple de vatandaşın sarılırken kulağına fısıldadığı meselelere acilen el atılmalıdır. Din eğitimi ehil ellerde olmalıdır. 1956-1957 eğitim-öğretim yılında orta okullarda haftada bir din dersi konulması sağlanır.
CHP’liler ve benzerleri bu karara “irtica” diyerek ortalığı velveleye verseler de Anadolu’nun her yanından büyük tebrikler yağar ve büyük coşkular eşliğinde insanlar bayram ederler. “Şükürler olsun, devletimize ve dinimize sahip çıkan biri var” diye sokaklar birbirleriyle kucaklaşan vatandaşlarla dolar taşar.
İmam Hatip okullarının artması, okullardaki din dersleri, cami sayısının çoğalması derken bütün bu çalışmalar, daha fazla eğitimli din adamı ihtiyacı doğurur. Bu ihtiyaç üzerine Menderes Yüksek İslâm Enstitülerinin açılması için bir kanun tasarısı hazırlanmasını ister. Tasarı hazırlandıktan sonra iki gün boyunca tasarıyı inceler ve medrese mezunlarının da bu okullarda ders vermesi için madde ekletir.
Milli Eğitim Bakanlığının Yüksek İslâm Enstitüsüne karşı çıkarak; “İlahiyat olsun” demesi Menderes’i kızdırır. Komisyona hükümeti temsilen Kör Kemal’in gittiğini duyunca daha da kızar ve Milli Eğitim Bakanı Celal Yardımcıyı arayarak;
“Celal, sen Kemal Bey’in mason olduğunu bilmiyor musun? Böyle mühim bir mesele görüşülürken neden kendiniz gitmiyorsunuz da Kemal Bey gibi bir masonu gönderiyorsunuz, bundan sonra kendiniz katılın lütfen” diye ikaz eder.
Menderes’in Yüksek İslâm Enstitülerinin açılışı için gösterdiği ilim çevrelerinde duyulunca bir heyet Başbakanlığa gelerek Adnan Menderes’i ziyaret etmek ve teşekkür etmek ister. Menderes gelenlere gece randevu verir ama toplantı odasına herkesin ayrı ayrı kapılardan girmesini sağlar.
Heyetin odaya girişi tamamlanınca kapıyı arkasından kilitler ve heyetle aralarında şöyle bir konuşma geçer. Bu hadisenin anlatıcısı, heyetin içinde bulunan DP Grup Başkan Vekili Baha Akşit’tir. Baha Akşit’ten de yeğeni Prof. Dr. Cevat Akşit nakletmiştir.
Menderes şöyle başlar söze: “Milletimizin mayası Ahlaktır, İmandır, İslâm’dır. Eğer biz bugün ayaktaysak, aksakallı bir dedenin kucağında büyüdüğümüz için ayaktayız. Eğitim, öğretim sahasında din konusuna önem veremiyoruz.” Bu ifadelerden sonra gözyaşlarına ve duygularına hâkim olamayarak konuşmasına devam eder.
“Eğitim-öğretim sahasında din konusuna önem veremiyoruz. Bunu laikliğe aykırı sayıyorlar. Arkadaşlarım beni yalnız bırakıyorlar. Yalnızım, müsteşarım bile meşrıkı a’zam (masonların başkanı) burnumun dibine bile böyle adamlar koydular.”
Menderes’in ağlayarak söylediklerinden sonra yeri geldi, taşı gediğine koymak lazım.
Ey sayıları az da olsa alnı secdeli beyler; “Menderes’in ve DP’nin devamı diye Mason Demirel’le darbecilerden yana olan Cindoruk’u hâlâ desteklemenin hesabını huzuru mahşerde nasıl vereceksiniz”? Oysa Bediüzzaman Said Nursi Hz.lerinin işaret ettiği demokratlar, Menderes ve onun gibi dindar ve dine hürmetkâr demokratlardır. Mevcut DP, merhum Menderes’in değil, DP’nin içindeki bozuk kısmın devamıdır. Bediüzzaman Hz.leri Emirdağ Lahikası 2. Mektup, 318’de; “Ey dindar ve dine hürmetkâr demokratlar” diye başlar ve bütün mektuplarında aynı hitabı kullanır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi