Evet, suçlu başta Amerika olmak üzere İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin’dir.

Ama önce Amerika.

Neden mi?

Mahallenin şımarık çocuğunun zalim babası da ondan. Çocuğu ne yaparsa yapsın, destek veriyor ve o zalimin şerrinden korkanlar da o pis veledin yaptığına katlanmak zorunda kalıyor.

İşte şöyle cereyan ediyor macera: İsrail’in zarar verdiği insanlar BM’ye gidiyor haklarını almak için. Asaleten yukarıda sayılan ülkelerden oluşan Güvenlik konseyine gidiyor mesele. Oradan İsrail’in haksızlığına ve yaptıklarının ödetilmesi gerektiğine dair bir karar çıkmıyor. Çok utansalar da bir kınama çıkarsalar bile ABD veto ediyor. İş orda bitiyor.

ABD İsrail’in şımarmasına ve kan dökmesine sebep oluyor böylece. Onun arkasını yasladığı zalim gücü gören mazlumlar, daha fazla bir şey yapamamanın utancıyla kahroluyor ve sineye çekiyorlar bu pis veledin yaptıklarını.

Öyleyse suçlu, bu terörist korsan ve eşkıya devleti şımartanlardır. Artık bunu herkes biliyor, görüyor.

Bunun sonu ne olur?

Olacağı BM’nin dağılmasıdır. Oradan umutlarını kesen mazlumlar, oturur bir karara varırlar. Şartlar olgunlaştığı anda da ayrılır, yeni bir birlik kurarlar.

BM’nin şu andaki yapısı beş ülkenin dışında kimsenin içine sinmemektedir. Sadece beş ülkenin veto hakkının olması korkunç bir adaletsizliktir. Adalet olmayan yerde birlik ve dirlik olamaz.

Zaten ABD BM’nin itibarını beş paralık etmiştir. Irak savaşında BM’den karar çıkmadan savaş başlatmıştır. İsrail’i kayıtsız şartsız destekleyerek hem kendini, hem de BM’yi rezil etmiştir.

Ne yapılabilir?

Şartlar olgunlaşmadığı için bekletilen büyük bir proje vardır, İslam Ülkeleri BM’si. Muhterem Necmettin Erbakan hem bunu, hem de İslam Ortak Pazarını, İslam Ortak Parasını ve ortak savunma teşkilatını yıllarca dile getirmiş, tanıtmıştı. Bu zamana kadar Müslüman halklar buna sıcak baksa da iktidardaki yönetimler ve elit bürokrasi müsait olmadığından, devletler bu büyük projeyi hayata geçirerek uygulamaya gitmemişti. Şimdi bu proje masaya yatırılabilir.

Bunun için her ülkeden Müslüman halkların kendi hükümetlerini zorlamaları gereklidir. Biz nasılsak, öyle yönetiliriz. Halk şuurlu olacak da yönetimler olmayacak, olmaz öyle şey.

Öyleyse yapılacak olan ilk iş, bunu istemek, bunu haykırmak, bunu dosta ve düşmana ilan etmektir. O zaman ABD belki işin nereye gittiğini görecek ve ikiyüzlü utanmaz politikalarından ihtimal vazgeçecektir.

Şu anda açıkça ABD ve Avrupa İslam ile savaşmaktadır. Afganistan ve Irak savaşları bir Hıristiyan İslam savaşıdır. Terör merör bahanedir. Eğer terör tehditi ciddi ise, İsrail’in terörü neden görülmemektedir? BM kararlarını asla dinlemeyen İsrail’in üstünde neden bir yaptırım uygulanmamaktadır?

BM adamsa, önce Gazze üstündeki ambargoyu kaldırsın ve İsrail’e dur desin. Bunu diyemeyen BM’yi tanımak, bana aptallık geliyor.

İslam Ülkeleri bu sefer işi ciddi tutmalıdır. ABD ile olan ilişkiler cidden gözden geçirilmelidir. Değilse düşmanın şamatasına yarar bütün toplanmalar, nutuk atmalar ve bir şey yapmadan dağılmalar.

Evet, suçlu pis veledine her pisliğinde destek veren ABD’dir. O olmasaydı İsrail bu şımarıklığı asla yapamazdı. Yaptığı anda da biterdi.

Şimdi bazı sesler işitiyoruz; “acaba bu sefer de mi ABD ve dünya İsrail’in yaptıklarına dur demeyecek.”

Demeyecek, hiç şüpheniz olmasın.

Ey Müslümanlar, kendinize güldürmeyin artık, kendi BM’nizi kurun. Kurt boşuna dememiş “kendi işimi kendim görürüm” diye.

www.cemalnar.com
www.ilimistan.com