Hangi Halkı Kışkırtacaklar?
Yıllardır bu sölpümüş zihniyetleri anlamam gider. Her sözlerini, eylemlerini düşüncelerini, halk üzerine kurar ve halk üzerinden yürürler ama bir türlü de toplumla barışamaz ve kaynaşamazlar.
Allah aşkına bunlar hangi halktan söz ediyorlar. Mevcut halkımızın dışında bir halk topluluğu var da biz mi bilmiyoruz. Varsa bu halk nerededir, ne iş yaparlar, ne yerler ne içerler, nerede ikamet ederler, dilleri var mıdır, milliyetleri nedir?
Eğer halk diye tabir ettikleri toplum, bizim toplumumuzsa, bu milletin yüzde doksan dokuzunun bunlarla en ufak bir benzerliği, yakınlığı ve ortak değerleri yok ki. O zaman bunlar hangi halktan söz ediyorlar.
üç beş sölpümüş adam çıkmış ortaya, darbeden, devrimden, ihtilalden ve benzeri ayaklanmalardan söz edip, yeni bir düzen ve nizam getirmek istiyorlarmış. Bunları kim için yapıyor ve istiyorlarmış? Halk için (!) Peki, biz halkın bunlardan böyle bir isteği var mı?
Demokrasi denilen sistemlerde seçim olmazsa olmaz şartlardansa, bu halkın önüne 22 Temmuz’da sandık geldi mi? Geldi. Milletimiz özgür iradesiyle sandıklara gitti mi? Gitti. Seçimini yaptı mı? Yaptı. Seçim sonuncunda halkın büyük çoğunluğu, kime görev vermişse, o siyasi parti göreve geldi mi? Geldi.
O halde bu sölpümüş adamlar devletten ve milletten ne istiyor? Devleti ve milleti sömürmekten başka gelir kaynakları olmayan, “mutlu ve imtiyazlı” küçücük bir azınlığın, koca bir devlete ve millete böylesine absürtçe başkaldırması, terör zihniyetinden başka neyle izah edilebilir?
Savcıların soruşturmalarından medyaya yansıyan telefon görüşmelerini hemen herkes okumuştur. Ne diyorlar görüşmelerinde; “Ekonomik kriz falan çıkacağı yok, Ak Parti'yi kapattırıyoruz, sokak hareketleri başlamalı, halkı kışkırtmalıyız.”
Bu anlayış devlete ve millete ihanet değil de nedir? Besle kargayı oysun gözünden başka bir şey değildir. Malum ihtiyarın gazetesinin yıllardır devlet beslemesi olduğu bilinmiyor mu? Biliniyor. En çok ne zamanlar desteklenmiştir. Halk iradesine ambargo konulduğu zamanlar. Demek ki, birkaç yıldır, istedikleri gibi milletin hakkını yiyemiyorlar.
Altı yüz yıllık dev bir İmparatorluğu bu zihniyetin ürünleri çökertmiştir. Hele bir, Balkanlara, Ortadoğu’ya ve taa Afrika içlerine kadar bakın, her bir yerde biz vardık, bu milletin ataları vardı ve altı yüz yıl dünyaya huzur ve güven verdi.
Bu mayanın tohumları öyle kolay kolay çürütülecek ve yok edilecek cinsten değildir. Belli kafaların bunu anlamasını elbet beklemiyoruz ama insan olan insan, biraz olsun içinde yaşadığı toplumu tanımaya ve anlamaya çalışır. çünkü yediği ekmekten, içtikleri suya kadar her türlü ihtiyaçlarını giderdikleri sahalarda bu halk vardır ve her türlü hizmetlerini bu milletten almaktadırlar.
“Halkı kışkırtalım ve sokağa dökelim.” Böyle bir ifade öyle iğrenç, öyle iğrenç ki, ne yani, halk bunların kölesi mi? Halkın kendi kendini idare etme kabiliyeti yok mu? Bu halk beş duyu organından yoksun mu? Onlar ne derse, halkımız hemen sokağa çıkıp, kışkırtılmaya hazır birer güç mü? Adamlardaki mantığa bakar mısınız, halka nasıl bakıyorlar.
Malum sölpümüş zihinler, şunu akıl edemiyorlar ve kendilerine soramıyorlar mı? “Yahu biz halk üzerinden emellerimize kavuşmak istiyoruz ama bu halkla ne gibi ortak yönlerimiz var ki, halkın gücünü arkamıza alalım?”
Mesela bu milletin dini ve milli bayramları vardır. Her şeyden önce “Müslüman”. çanakkale ve Kurtuluş Savaşı bu kimlikle kazanılmıştır. Bu kimliği yaşatan, örf, adet ve gelenekleri vardır ve sosyal hayatın bütününde bu kimlik kendisini gösterir.
Hiç olmazsa şu soruyu da mı soramazlar kendilerine; “Biz hangi halkı kışkırtmak istiyoruz?”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.