Profesyonel ordu
Başbuğ'un sözleri emeklilik işareti. Üniformayı çıkarttığı zaman çok fazla ka'le alınmayacağını biliyor. Söyledikleri amatörce, "Askerlik vatan borcu", "Türk ordusunun belkemiğini Mehmetçik oluşturuyor" diyor.
Profesyonelleşmenin ordu ile millet arasındaki bağı kopartacağından şikâyet ediyor. Türkiye'nin asker meselesinin aslında bir bürokrasi meselesi olduğunu bu sözler gösteriyor. Hiçbir bürokratik kurum personelinin azaltılmasını istemez. Neden? Çünkü gücü azalır. Ordumuzun toplum nezdindeki gücü ve itibarı istihdam ettiği 430 bin Mehmetçik'ten geliyor. Subayın komuta ettiği askerler Mehmetçik yerine, profesyonel uzmanlar olsa ordu bütünüyle sivil alana kapanır. Askerler, kapısında nöbetçiler bekleyen lojmanlarda yaşayıp, kendi gazinolarında zaman geçiriyorlar. Halkla tek bağlantıları, vatanî görevini yapan Mehmetçikler. Daha önce hiç düşünmemiş olsanız bile şu sorunun cevabını hemen verebilirsiniz: Profesyonel ordu darbe yapabilir mi?
2001 yılında dönemin Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu bir emir yayımladı. Bu emre göre Türk ordusu iki ana merkezde "Doğu" ve Batı" Harekât Komutanlığı olarak yeniden örgütlenecekti. "Emir" bu reorganizasyonun yapılmasına dairdi. Bu örgütlenme asker ve doğal olarak general sayısını da azaltıyordu. Genelkurmay Harekât Dairesi'nde bu emir doğrultusunda bir toplantı yapıldı. Herkes general sayısının azaltılmasına takıldı. General olmayı bekleyen albayların tuğgeneral kadrosunun azaltılmasına razı olmamaları, silsile-i meratip ile yukarı taşınan bir rahatsızlığı ifade ediyordu. Asker ve subay sayısının yaklaşık % 29 oranında azaldığı bu proje sonunda rafa kaldırıldı.
İlker Başbuğ'un verdiği 430 bin asker sayısının tekabül ettiği bir general kadrosu var. Bugün için 350 civarında. Asker sayısının azalması askerî birliklerin küçülmesi ve sayısının azalması ile mümkün. Azalan askerî birlikler ise daha az general kadrosu demek. Türkiye'de askerî reformun gerçekleşememesinin en önemli sebebi bu. Kahraman Türk ordusu değil, silahlı bürokrasi kadro tenkisatına direniyor. Bu reform zaruri. Askerin kendi iradesine bırakılırsa hiç gerçekleşmeyecek. O zaman sivil iradenin Türkiye'nin güvenlik ihtiyaçlarına göre bir plan yapması ve orduya, bu plan dahilinde yeniden örgütlenme talimatı vermesi lâzım.
Profesyonelleşme, basit bir "paralı askerlik" meselesi değil. Profesyonelleşme bir askerî mecburiyet. Çağımızın orduları yüksek düzeyde teknoloji kullanan ve uzun süreli eğitimden geçmiş uzmanlardan oluşuyor. Bu kadar uzmanlık ise sadece profesyonelleşmeyle mümkün. ABD'nin Irak'ı işgal ederken kullandığı taktikler, bugünün ordularının kullandığı yeniliklerin işaretiydi. Başbuğ'un söylediği gibi ana gövdesi Mehmetçik'e dayalı bir ordu, artık iyi savaşan bir ordu anlamına gelmiyor. Tersine böyle amatör bir ordunun, profesyonel ordular karşısında hiç şansı yok.
Bizim asker meselemiz, sadece demokrasi üzerinde bir vesayet problemi değil. Asker meselemiz özü itibarıyla bir bürokrasi meselesi. Bu bürokratik kurumun varoluş amaçlarına uygun olarak reformdan geçirilmesi gerekiyor. Her bürokratik kurum gibi, askerî bürokrasi değişime direniyor. Ayrıcalıklarının ve kendisine güç ve itibar sağlayan imkânların elinden alınmasına izin vermiyor.. Elinde silah bulunan bürokratik bir kurum, devlet üzerindeki ağırlığını kullanarak Parlamento'nun denetleyemediği kaynakları hesapsız bir şekilde kullanıyor. Çözüm, ordunun sivil irade marifetiyle yeniden yapılandırılması. Bunun için sivillerin de askerî konuları uzmanlık düzeyinde bilmeleri ve takip etmeleri, iki farklı askerî ihtiyaç arasında önceliği kestirecek bir bilgi düzeyine ulaşması gerekiyor.
ABD Sayıştayı'nın (GAO) geçen hafta yayımladığı bir raporu örnek verelim. Sayıştay denetçileri, Amerikan piyade birliklerinin ihtiyacı olan bir zırhlı aracın geliştirilmesi projesini, Temsilciler Meclisi alt komisyonunun talebi üzerine incelemiş. Askerî gereklikler dahil bütün hususlar incelenmiş ve projenin baştan yeniden tasarlanması tavsiye edilmiş. Sayıştay ızmanı teknik bir askerî projeyi iptal ediyor.
İşe Mehmetçik'le başlamalıyız. Genelkurmay Başkanı bize, Mehmetçik'in profesyonel orduya neden tercih edildiğini çağdaş savaş gerekleri ile yeniden açıklamayı denemeli.