Başbuğ
Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ’un, 30 Ağustos’ta emekliye ayrılmasına iki aydan az bir süre kaldı. Org. Başbuğ, son derece kritik bir dönemde Genelkurmay Başkanlığı yaptı. Darbe teşebbüslerinin birbiri ardından açıklandığı, Ergenekon Dâvası’nın hızlandığı ve TSK üzerindeki provokasyonların arttığı bu devre, tam demokrasiye geçişin bütün sancılarını aksettiriyordu.
Kendisinden önce Genelkurmay Başkanlığı yapan Org. Yaşar Büyükanıt döneminde, Hükûmete karşı 27 Nisan 2007 Muhtırası verilmiş; daha sonra Büyükanıt, geceyarısı internet muhtırası diye bilinen bu yüzkarası Muhtıra’yı kendisinin yazdığını söylemişti. Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanlığı, bu antidemokratik müdahaleyle anılacaktır.
Org. Başbuğ’un Genelkurmay Başkanlığı döneminde, ilk defa general rütbesindeki muvazzaf subaylar gözaltına alıp tutuklandılar; bu arada bir ordu komutanı hakkında soruşturma başlatıldı. Org. Başbuğ, sözün tam anlamıyla iki arada bir derede kalmıştı. Bir taraftan demokrasinin ve hukukun içinde kalmaya çalışırken, diğer taraftan başbuğluğunu yaptığı ordunun yıpranmaması ve moralinin bozulmaması için uğraşıyordu. Tabiatıyla bu ikilem onu çok üzüyor ve zor durumda bırakıyordu.
Bu yüzden Başbuğ zaman zaman, siyasete ve yargıya müdahale şeklinde yorumlanan, bizim de tasvip etmediğimiz ve sert bir üslûpla eleştirdiğimiz konuşmalar yaptı ve beyanlarda bulundu. Lâkin, bu beyanlarında dahi her fırsatta ‘demokrasiye ve hukuka bağlılığını’ tekrarladı. Net bir şekilde ‘Artık darbe dönemi geride kalmıştır’ dedi.
Şimdi, geriye dönüp iki yıllık Genelkurmay Başkanlığı görevini değerlendirdiğimizde, Org. Başbuğ’un, demokrasiye ve hukuka bağlılık hususunda verdiği ‘asker sözü’nü yerine getirdiğini görüyoruz.
***
Org. Başbuğ’un geçen gün yaptığı konuşmasına gelince; evvelâ prensip olarak askerin siyasete müdahale mahiyetinde beyanlarda bulunmasını onaylamadığımızı kaydetmek istiyoruz.
Ancak, hemen belirtelim ki, bu defa Başbuğ genellikle TSK ile ilgili konularda açıklamalarda bulunmuştur. Diğer bir ifadeyle, geniş bir çerçevede yorumlanırsa, beyanları kendi göreviyle yakından alâkalıdır.
Nihayet, yaptığı açıklamaların önemli bir kısmında haklı olduğunu düşünüyor ve görüşlerini paylaşıyoruz. Halkın da bu görüşleri desteklediğini tahmin ediyoruz.
Terörist cenazesine katılıp, ‘intikam’ pankartı altında poz veren BDP milletvekiline söylediği şu sözlere milletimizin çok büyük çoğunluğu hak vermiştir: ‘TBMM’de milletvekili yemini ediyorsunuz, Anayasa üzerine, ondan sonra bir yerde gidip terörist cenazesine katılıyorsunuz. Ya ayrıl milletvekilliğinden, dağa mı gidiyorsun, nereye gideceksen git veya Anayasaya verdiğin yeminin gereğini yerine getir.’ Şimdi, Başbuğ’un bu tepkisine nasıl hak vermezsiniz?...
Başbuğ’un, CHP, MHP ve Kılıçdaroğlu ile medyanın istismar ettiği ‘çömelme’ tartışmasına tepkisini de haklı görüyor ve kendisine katılıyoruz. Herhalde bu açıklamaları dinleyenler, yaptıkları gülünç polemiği düşünerek biraz olsun hicap duymuşlardır.
Diğer taraftan, tutuklamalar konusundaki sitemini yargıya müdahale şeklinde yorumlamak haksızlık olur. Başbuğ bu konuda, ‘Bugüne kadar 71 muvazzaf subayım tutuklandı. 53’ü tahliye oldu, 18 muvazzaf personelim tutuklu. Ben Prof. Dr. Mehmet Haberal’a da üzülüyorum. Yargıya elbette saygılı olacağız. Üzerinde durduğumuz konu, tutukluluklarının uzun sürmesi’ diyor. Doğrusu biz de Haberal’ın durumuna üzülüyoruz ve bir an önce dâvaların neticelenmesini arzu ediyoruz.
Son olarak, Başbuğ’un, İrticayla Mücadele Eylem Planı’nı polisin sızdırdığına dair sözlerini onaylamıyoruz. Zira, bir defa belgeyi polis vermişse görevini yapmıştır. Çünkü suç teşkil eden belgeyi adliyeye intikal ettirmek polisin görevidir. İkinci olarak, belgenin polis tarafından verildiği de belli değildir. Üçüncü olarak, Genelkurmay Başkanı’nın belgeyi vereni araştıracağına, belgeyi hazırlayan ve suç işleyen TSK mensuplarını araştırması ve gereğini yapması lâzım gelirdi.
***
Hülâsa, Org. Başbuğ, tarihimize, arada sırada hatâlı açıklamalar da yapmış olsa, demokrasiye ve hukuka bağlı, vatansever ve samimî bir Genelkurmay Başkanı olarak geçecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.