11 Eylül'ü "Kur'an Yakma Günü" ilan eden o aşağılık herif ve Beyaz Saray'ın önünde Mushaf yırtan o alçaklar güruhu marjinal bir eğilimin temsilcileri gibi takdim ediliyor, ama aslında bunlar Amerika Birleşik Devletleri ve genel olarak Batı'da fevkalade yaygın olan bir eğilimi açığa vuruyorlar.

"Kafayı Kur'an yakmakla bozan rahibin cemaati 50 kişiyi geçmez, sorun yok" filan deniliyor, fakat Amerikan halkının belki yarısını peşlerinden sürükleyen Franklin Graham ve Jerry Falwell gibi Evanjelist rahiplerin söylemleri de Kur'an'a, Peygamber Efendimiz'e (sallallahu aleyhi ve selem), İslam'a karşı korkunç bir 'şiddet' içeriyor.

Kur'an sayfalarını tuvalet deliklerine tıkayan, bunu bir savaş metodu olarak gören Amerikan askerleri nereden çıktı sanıyorsunuz?

ABD Başkanı Barack Obama istediği kadar "Biz İslam'la savaşmıyoruz" desin, meselenin adını tam olarak böyle koymak lazım: İslam'la savaş.

Biz, Hıristiyanların İncil dediği kitabın gerçek İncil olmadığına, gerçek İncil'in tahrif edildiğine inanırız; fakat Hıristiyanların mukaddes kabul ettiği muharref İncil'e saygısızlık etmek aklımızın ucundan bile geçmez.

Bu kitaba veya muharref Tevrat'a inanan herkesi 'aktif düşman' olarak görmek de geleneğimizde yok.

Yok; çünkü Kur'an'a göre, bizimle savaşmayan / savaşmak istemeyen kimseleri "Siz Müslümanlardan değilsiniz" diyerek hedef almamız yasaktır.

Avrupalıların zulmünden kaçan Endülüs Yahudilerini topraklarımıza buyur ederken ve burada dinlerini özgürce yaşamalarına imkân tanırken de Kur'an'ın gereğini yapıyorduk.

Yine de, ortalama bir Batılı 'aydın' -istediği kadar demokrat, liberal, hoşgörülü olsun- size rahatlıkla şöyle bir şey söyleyebilir: "Kur'an'daki cihat ayetleri, Müslüman olmayan herkesin öldürülmesini emrediyor. İsrailoğulları ile ilgili ayetler de Yahudi ırkının ortadan kaldırılması gerektiğini vazediyor. Yani Kur'an'a inanan herkes, bütün Müslümanlar, potansiyel terörist ve soykırımcıdır. Hıristiyanlığın geçtiği Aydınlanma süzgecinden İslam da geçmedikçe her Müslüman'a tehdit nazarıyla bakmaya mecburuz."

Amerikan toplumunu Kur'an yakmaya çağıran yahut Beyaz Saray'ın önünde Mushaf yırtan barbarların yaptığı şey, bu 'aydınların' gönlünde yatan aslanın ta kendisidir.