Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Devlet vatandaşı ile kumar oynar mı?

Devlet vatandaşı ile kumar oynar mı?

Bir devlet vatandaşıyla kumar oynar mı? Oynar. Milli Piyango, kumarın devlet eliyle işletilmesidir. Aksini söyleyenler elbet olacaktır. “Kumar değildir” diyebilirler. “Alan memnun, veren memnun, dolayısıyla gönüllü bir iştir” diyebilirler.
Önceki günkü “Battal Gazi ve Milli Piyango” yazımda da söyledim. Milli Piyango gönüllü bir kumardır. Peki diğer kumarlar gönülsüz mü oynanır. Hayır! Hem de büyük bir dostluk içerisinde zevk ve eğlence ile başlar, sadece sonu kötü biter. Kumar oturan her kişi; “Mutlaka ben kazanacağım” der ama içlerinden sadece birisi kazanır, sonra o da kaybeder.
Bir de şuna aklım ermez. Devlet Milli Piyango ve tekelinde bulundurduğu veya denetiminde tuttuğu diğer talih oyunlarına müsaade ediyor da neden başka kumarhanelere sınırlama ve yasaklar getiriyor? Sonuçta hepsi aynı kapıya çıkmıyor mu?
Denilebilir ki; “Milli Piyango ve benzeri kumar işlerinde, paraların bir kısmı devletin kasasına giriyor, devlet o paralardan pay alıyor ama özel kumarhanelerde dönen paralardan kasaya giren çıkan yok.” O zaman ortaya şu mu çıkıyor; “Milli Piyango ve benzeri talih oyunları devlet denetiminde olursa kumar değildir, devlet denetiminde olmazsa kumardır.”
Neyse lafı eveleyip gevelemenin bir anlamı yok. Doğrudan söylemek gerekirse, “İster resmi olsun ister gayri resmi olsun, hangi şartlarda ve hukuki çerçevede olursa olsun, Milli Piyango ve diğer her türlü talih oyunları kumarın dik alasıdır.”
Devlet; kazanacak birkaç vatandaşının uğruna, binlerce kaybedecek vatandaşını heba ederek, “umut tacirliği” yapmaz. Yapanlara da müsaade etmez. Milli Piyango “bir karşılığa” karşı, “bin karşılıksız” umut dağıtmaktadır. “Ya çıkarsa” diyerek insanların gözlerinin içine baktıra baktıra yalan söylettirmekte ve umuda kumar oynamaktadır.
Peki, bütün bunlardan sana ne be adam? Milli Piyango alıp satıyor musun? İddia veya başka oyunlar oynuyor musun, at yarışı oynuyor musun? Toptan cevap verecek olursak hepsine birden “Hayır” demem gerekiyor. O zaman bu mesele beni niye ırgaladı?
Güzel bir soru, verecek makul bir cevabım yok. Önceki gün “Battal Gazi ve Milli Piyango” yazımdan sonra meseleye biraz daha eğilmem gerektiğini düşündüm. Kimseye sorumluluklarını ve haddini bildirmek gibi bir niyetim yok ama devletin adına bir yerlerde bulunanlar da halka hizmet ederken, halkın değer yargılarını dikkate almalılar diye bunları söylemek istedim.
Gelelim aynanın diğer yüzüne. Devlet vatandaşıyla kumar oynuyor da vatandaş devletiyle kumar oynamıyor mu? Vatandaş devleti aldatmıyor mu? Vergi kaçakçılığı başta olmak üzere devleti dolandıran “iş, sanat ve siyaset” dünyasındaki yüzsüzlerin isimleri açıklanacak olsa memleketin yarısı, “Hırsız ve kumarcı” çıkar. Daha yolsuzluk ve rüşvetleri hesaba katmıyorum. Bir de zaten “yalan” söyleyerek hepimiz kumar oynuyoruz demiyorum.
Mesela Milli Piyango yetkilileri şöyle bir araştırma yaptırsalar. Milli Piyango bilet satmaya başladığı ilk günden bu yana kaç kişiye para çıkmış ve kaç kişi bu paralarla huzurlu bir şekilde hayatını sürdürmüştür ve sürdürmektedir. Çok değil bir tane örnek istiyorum.
O örnek de; “Milli Piyango’dan şu kadar para aldım ve hayrını gördüm. Zengin oldum, mutlu bir aile yuvam var. Bütün herkesle barış içerisinde yaşıyorum. Parama para kazandırdım ve şu anda da öyle mükemmel bir hayatım var ki” diyecek. Hepsi bu.
Milli Piyango tarihinde böyle bir örnek gösterilmesi mümkün değildir. Milli Piyango’dan, İddiadan, at yarışlarından para kazanıp da başta ailesine, sonra memleketine yararı dokunmuş hiç kimse gösterilemez. Bu tür kumar ilişkileri, aileyi zedeler, aile bütünlüğünü yüzde yüz bozar. Yine bu tür paralarla barış içerisinde bir aile asla yürümez.
“Arzulu aldatma ve aldanma kumarı”nda insanoğlunun nefsi hep kazanacağını söyler ve baskı yapar. Oysa insanlık tarihi boyunca nefsine boyun eğenler hep kaybetmiştir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi