Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Kayseri’nin neyi meşhur

Kayseri’nin neyi meşhur

“Kayseri’nin neyi meşhur?..” sorusuna verilecek ilk cevap herhalde, hemen sucuk ve pastırması olacaktır. Hayır, öyle değil, Kayseri’nin insanı meşhur insanı!! Herbir Kayserili, kendi çapında diğerini şaşırtacak kadar ilginç kişiliklere sahiptir.
Hafta sonu ‘Genç Müsiadlılar’ın davetlisi olarak Kayseri'deydim. Konuşmakta zorlandığım iki vilayet vardır. Biri Konya, diğeri Kayseri’dir. Konyalılar insanı sabırla dinler dinler, sonra ne anladığını göstermek için ya bir atasözü söyler, ya da ilginç bir cümle kurar ve iki saat boyunca dinlediklerini bir cümleyle özetleyiverir.
Kayserililere gelince onlar da daha insan konuşmaya başlarken, sonunun nasıl geleceğini tahmin eder, yani leb demeden leblebiyi anlar ve kibar bir müdahaleyle konuşmanın mevzuunu değiştiriverirler. Konuşmacı, bu müdahaleyi söyleyecekleri bittikten sonra ancak anlar. Ben seminerimde bu duruma düşmemekten kıl payı kurtuldum.
Hani; “Kayserili ticarette başarılı olamayacak çocuklarını okutur, memur olsun, amir olsun” dermiş ya. Artık öyle değil. Hem okuyorlar, hem işadamı oluyorlar. Durum değişmiş, okumayanı ticari hayata sokmuyorlar. Yine uyanık davranmışlar.
Siyasette ve ticarette başarılı olmalarını, değer yargılarını kati şekilde muhafaza ederek dünyadaki değişim ve gelişmelere ayak uydurmalarından anlamak mümkün. Yani hiçbir şeye karşı tereddütleri yok. Sadece inanç değerlerine uyup uymadığına bakıyorlar. Bu anlayış da zaten onları başarılı kılıyor.
Kayseri’nin havası, suyu, toprağı ve insanı birbiriyle öyle bütünleşmiş ki; havası da suyu da toprağı da insanı gibi verimli. Hava zaten bedava da, Kayseri'de su da bedava. Şehir içindeki çeşmelerin hepsinden rahatlıkla su içilebiliyor mesela. Su, parayla değil.
Havası dedim de, havadan söylemedim. Astım hastaları için Kayseri’nin iki terasından biri olan Hisarcık, yani bağ evlerinin olduğu bölge birebir şifa kaynağıymış. Astım hastalarının tedavi olduğu söyleniyor. Gitme imkânı olan astım hastalarımıza duyurulur.
Sadece Erciyes'te birkaç kilometre aralıklarla dört mevsimi birden yaşamak mümkün. Dağın yakınına kadar çıkıyorsunuz, soğuk buz gibi bir hava, biraz aşağıya iniyorsunuz, ilkbahar, biraz daha iniyorsunuz, yaz gibi bir mevsim. Herbir değişiklik birer şifa kaynağı.
Genç Müsiad adına başkan Orhan özmen ve Müsiad yönetim kurulu üyesi Kemal Tekelli ile Kayseri üzerine bir hayli sohbet ettik. Bir ara Kemal Tekelli’ye; “Kayseri’de hiç başarısız insan yok mudur” diye bir soru sordum. O da; “vardı ağabey” deyip sorumu şöyle cevapladı:
“Benim ticarete hiç yatkınlığım yoktu ve ticaretle uğraşmayı da düşünmüyordum. Ailem de “bari okusun” dedi ve beni serbest bıraktı. İstanbul Teknik üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü üçüncü olarak kazandım, İstanbul’da okulumu bitirdim, bir yerlere girip maaşlı eleman olarak çalışacaktım ama kendimi bir anda ticaretin içinde buldum.”
Kemal Tekelli’nin bu mütevazı cevabından küçük bir işletme sahibi olduğu anlaşılmasın. Kullar; “Ben yürümek istiyor ve başarılı olmak istiyorum Allah’ım” deyince, Cenab-ı Allah da; “Yürü ya kulum..” diyor. Kemal Tekelli de öyle bir yürümüş ki; Katar’dan Dubai’ye, Dubai’den Türkiye’nin çeşitli şehirlerine kadar işini epeyce büyütmüş.
“Hiç ticarete bulaşmak istemiyordum” diyenlerin böyle olduğunu düşününce, gerisini hesap etmek zor değil. Ayrıca Kayserililer başarılı olmak ve çok kazanmak için hırslı bir hayat tarzını falan da benimsemiş değiller. O kadar rahat ve huzurlu bir iş yapışları var ki; ağzınız açık vaziyette izlemek zorunda kalıyorsunuz.
Kayseri’deki bir başka önemli tespitim de; hayır ve hasenat işlerini hiç reklam ve nüfuza tahvil etmiyorlar. Hayır ve hasenat işlerini sessiz-sedasız yapıyorlar ve bu hizmetlerinden dünyalık bir şey ummuyorlar. Bana göre, bereketlerinin asıl sebeplerinden biri de bu olsa gerek.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi