Cumhuriyet
Yarın Cumhuriyet Bayramı..
Sahi “cumhur” ne demek?
“Halk” mı, “ulus” mu, ne demek “cumhur”..
“Halkın halk tarafından yönetilmesi” gibi beylik bir tanımı var bunun, ama mesela cumhur-cumhuriyet, cumhuriyet-demokrasi ilişkisi pek sorgulanmamıştır her nedense.
Fransa’da Birinci, İkinci Cumhuriyet diye cumhuriyetin kendi içinde evrimi sözkonusudur.
“Demokratik bir cumhuriyet” ne demek mesela.. Hani cumhuriyet olmadan demokrasi olmazdı.. Laiklik olmadan da cumhuriyet olmazdı. Cahilliğinizle övünüp, milleti kendinize güldürmeyin Allahaşkına..
Hitler rejimi, Musolini rejimi, Sovyet rejimi, İran rejimi, Saddam rejimi de cumhuriyet olabiliyor pekala.
Mesela AB’nin başşehri Belçika’da cumhuriyet yok. İngiltere’de de Japonya’da da İsveç’te de Norveç’te de Danimarka’da da, Hollanda’da da cumhuriyet yok..
Kimine göre, cumhuriyetçilik, “halkçılık” demektir.. Yok ya, o zaman 6 Ok’un birinden kurtulduk demektir.. 6 Ok’da hem cumhuriyetçilik, hem de halkçılık ayrı ayrı yazılmış da..
Hadi sayalım şu 6 Ok’u, sırası ile..
Altı Ok, Cumhuriyet Halk Partisi’nin siyasi programını oluşturan altı ilkeye verilen ad aslında. Millete “Atatürk İlkeleri” diye yutturuyorlar. Herkesi tek parti ideolojisi ve programına bağlılık yemini ettirmek için uydurulmuş bir komplodan başka bir şey değil bu.. Her biri bir başka yerden alınmış. Laiklik Fransa’dan mesela, Halkçılık ve Devletçilik Rusya’dan, Milliyetçilik Almanya’dan.. Bunun için o ülkelere adamlar göndermişler, raporlar getirmişler. Mustafa Kemal’in eklediği tek bir madde var, o da İnkılabçılık..
1927’de Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik olarak tanımlanan dört ilkeyle sınırlı bu iş. 10-18 Mayıs 1931 tarihindeki 3. Parti kurultayında Devletçilik ve Devrimcilik ilkeleri eklenerek “Altı Ok” kabul edilmiştir. Altı Ok 1931’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin bayrağı olarak benimsenmiştir. Şubat 1937’de yapılan bir anayasa değişikliğiyle Altı Ok ilkesi Anayasaya eklenmiştir. 1992’de kurulan yeni Cumhuriyet Halk Partisi de aynı amblemi kullanmaktadır.
Sahi, hiç düşündünüz mü, neden Arapça bir kelime olan “cumhuriyet” kelimesini aldık da, mesela Azeriler gibi bunun adına “respublika” demedik..
Sahi cumhuriyet olmadan demokrasi olmaz mı? Eğer cumhuriyet halk iktidarı ise demokrasi ne oluyor o zaman, aynı şeyse neden cumhuriyetin başına bir de demokrasi ekleyelim ki?
Değil elbet. Demokrasi halk temeline dayalı çoğulculuk rejimidir, cumhuriyet ise, ulus temeline dayalı çoğunluk rejimi.. İkisi farklı şeyler. Onun için mesela demokratik bir monarşi; tek parti zihniyetine dayalı, resmi din, resmi tarih, resmi ideoloji, resmi kimlik, resmi kıyafet dayatan faşist bir cumhuriyetten daha iyidir.. Demokratik bir cumhuriyet de demokratik bir monarşiden daha iyi olabilir elbette.. Ve tabii eğer halksız bir demokrasiden söz etmiyorsanız. Hani Hitler rejiminin adı da “Milliyetçi Demokrasi” idi. Bizim Turgut Sunalp Paşamızın partisinin adı neydi? “MDP Milliyetçi Demokrasi Partisi”.. Sovyetler de ya da Demokratik Almanya’da da Demokratik Cumhuriyetten söz ediliyordu ama hiç de öyle bugün demokrasiden anlaşılan bir yönetim biçimi değildi Sovyet rejimi.. Zaten komünizmin sınıf diktatörlüğüne dayalı bir demokrasisi yerine sosyal demokrasi diye bir kavram güç kazandı daha sonra.
Yok yok, bu iş bu arada bitmeyecek. Biz en iyisi yarın da devam edelim bu konuya..
Bu konuda yazılacak, konuşulacak çok şey var. Keşke insanlar bu işi bir eğlenceye, gösteriye dönüştürmeden önce biraz okusalar, düşünseler, ne iyi ederlerdi..
Selâm ve dua ile.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.