İhtiyar
"Dünyada mekân, ahirette iman" derler; sevgili Ercan Şen yıllardır 'takıldığımız' Vadi Kitabevi'ni kapatmak zorunda kalınca boşluğa düşmüştük.
Adımız üstümüzde, "Vadi çevresi"ydik biz.
Vadi kapanınca çevresi de dağılmıştı.
Yine "İslam Birliği" deyip duruyorduk, ama Ankara'daki arkadaş grubumuzu bile bir araya getiremiyorduk.
Bizi arayanlar da nerede bulacaklarını bilemiyorlardı.
Modern dünyanın orta yerinde yalnız kalanların, maddeten veya manen dara düşenlerin çalabileceği bir dostluk ve dayanışma kapısı kapanmıştı.
Mahalle çökmüştü.
Kimimiz yazar, kimimiz talebe, kimimiz bürokrat...
Eli adam akıllı iş tutan kimse yok yani...
Çıka çıka bir kişi çıktı: İbrahim Çolak.
Yeni Şafak'ın ilk yıllarındaki emektarlarından...
Sonra Gerçek Hayat'ın emektarlarından...
Sonra Vadi Kitabevi'nin emektarlarından... Benim bilge ağabeyim, kadîm dostum, yoldaşım...
Çıktı, "Size bir kitap-kafe açarım, ama sahip çıkacağınıza söz verin" dedi.
Söz verdik, o da dediğini yaptı.
Meşrutiyet Caddesi'nden Büyük Birlik Partisi Genel Merkezi'ne giderken, sağdan ikinci –BBP'den hemen önceki- sokakta, Ataç 1 Sokağı No: 26 / D'de, İhtiyar Kitap-Kafe'yi açtı.
Yetmedi, açılış münasebetiyle bir de dergi (daha doğrusu yeni bir dergiyi müjdeleyen bir 'fanzin') çıkardı, Fatih Mutlu ve Muhammed Sabit'in yardımıyla.
Derginin adı da İhtiyar.
Sloganı: "İnsan her halukârda seçer".
Örnek sayının kapak konusu: "Gayri ihtiyarî değil hayli ihtiyarî Mavi Marmara".
Örnek sayıda yer alan yazarlar: Eski Vadi / yeni İhtiyar çevresinden İbrahim Çolak, Bülent Akyürek, Gökhan Özcan, Ebubekir Kurban, Neşe Kutlutaş, Ümmühan Atak, Ercan Şen, Muhammet Sabir Yakar, Fatih Mutlu, M. Fatih Kutan, Halis Kurutlu, Bünyamin Ertürk, Dilek Çelik, Alper Tuna, Gülbahar Aytekin, Mustafa Kemal Sağlam, Taha Kurutlu, M. Yahya Coşkun ve İstanbul bağlantılarımız İlhami Atmaca ile Sadık Battal.
Vahşi kapitalizme kalsaydı İbrahim Çolak bu işi yapamazdı.
Bundan bir ay evvel böyle bir perspektifin "p"si bile yoktu.
Çünkü ortada para yoktu.
Para yoktu, ama "bizim mahalle"yi toparlamaya ahdetmiş bir yürek vardı.
Halis bir niyet vardı.
Halis bir gayret vardı.
Cenâb-ı Hakk o gayreti bereketlendirince vahşi kapitalizmin yapabileceği bir şey kalmadı.
Zaferimiz mübarek olsun.
* * *
İhtiyar başı İbrahim Çolak'ın takdim yazısından:
"Bu yazı 'İhtiyar' doğarken yazıldı. Bu yazıyı yazdıktan sonra güneşi karşılayabilir, bu yazıyı yazdıktan sonra yeni bir yolculuğa çıkabilir, bu yazıyı yazdıktan sonra bütün mağrur mazlumları kucaklamaya koşabilir, bu yazıyı yazdıktan sonra yazmayı bırakabilirim..."
* * *
İhtiyar, kitap da çıkaracak inşaallah.
İhtiyar'a münhasır (ve belki de sadece İhtiyar'da satışa sunulacak) 'düşük bütçeli' ve 'düşük fiyatlı' kitapçıklar tasarlıyoruz; Kürt meselesi üzerine, İslam Birliği davası üzerine, Yücel Çakmaklı üzerine, Enver Paşa üzerine, Mavi Marmara üzerine, daha birçok mevzu üzerine...
İlhami Atmaca'nın şiirleri, Fatih Mutlu'nun romanları da İhtiyar çatısı altında çıksın istiyoruz...
Hayırlısı...
* * *
Burada çok güzel şeyler olacak inşaallah.
Ne kadar sevinçli ve heyecanlı olduğumuzu anlatamam; Allah'a sonsuz şükürler olsun.
İhtiyar'a bekleriz.