Komşularla 'sıfır' sorun politikası, 80'lerde 90'larda ortaya atılsa ve yalnızca bir slogan halinde telaffuz edilseydi, güler geçerdik.

Dönemin en gülünesi sloganı olduğu hususunda hepimiz anlaşırdık tereddütsüz.

O yılların öncesinde de durum farklı olmazdı.

*

Bir düşünün, 70'lerde garantör devlet anlaşmasına dayanarak Kıbrıs'a asker çıkarıyoruz, dilimizde ise "komşularla sıfır sorun" diye bir söz.

Kim makul bulabilir?

İstediğimiz kadar "savaş değil, barış çıkarmasıydı" diyelim.

İki taraftan da atılan kurşunlar gerçekti.

Kuru sıkı mermi yakacak halimiz yoktu tabii.

*

Gerginliğin had safhaya ulaştığı dönemlerdi o yıllar.

Geceleri binaların ışıkları karartılırdı.

Araba farlarına bile renkli kâğıtlar yapıştırılırdı.

Her an Yunan uçakları gelebilir, bombardıman başlayabilir düşüncesinin daha büyüğü Yunanistan'da hüküm sürmekteydi.

Her an Türk uçakları gelebilir...

Gelişmeler üzerine, gazetelerin bazı günler iki baskı yaptığını biliriz.

*

O zamanlar Edirne sınırında nasıl yığınak yapıldığını, Trakya'da görev yapan askerlerden dinlemeli.

Kimbilir ne hatıralar vardır.

Bendeniz bir olayı dinlemiştim vaktiyle.

Şaka gibi, fıkra gibi, fakat gerçek.

Başında da 'gep' olduğunu söyledi anlatan.

Şaka olmasın dedim, "gepgerçek" dedi.

*

Bir gün sınırdan bir silah sesi gelir.

"Aha başladı galiba" diyerek telaş içinde seyirtenler, bir köpek ölüsüyle karşılaşırlar.

Ateş eden asker bulunur, ifadesi alınır.

Yunan sınırından geçen bir köpek, bizim taraftaki köpeğe saldırmış.

Nöbetteki asker basmış kurşunu.

"Yunan köpeğinin bizim köpeği taciz etmesi, gururuma dokundu" demiş.

Fakat ceza almaktan kurtulamamış; istikamet kodes.

*

O yıllardan bugüne geldik.

Yunanistan, Rusya, Suriye ile yapılan anlaşmalarla, artık bu ülkeler tehdit algısı dışına çıktı.

Daha önceleri haftalık ya da aylık rutin haline dönen, "uçaklarımızın Yunan uçaklarıyla it dalaşı yaptığına dair" haberler, zamanla azaldı.

Son dönemlerde yılda bire düştü neredeyse.

İleride sıfıra ineceği kesin.

Karasularıyla ilgili problemler de çözülür, diğer sıkıntılı konular da.

Karşılıklı iyi niyet korunsun yeter.

*

80 küsur yıl sonra "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözünün anlamını çözdük.

Ve onu uygulamaya geçirmek isteyince, ilk aşamada "komşularla sıfır sorun"u bulduk.

Ahmet Davutoğlu'nun "Stratejik Derinlik" kitabının Yunanistan'da çok satması da gelişmeler ışığında gayet önemli.