1980'lerin başıydı. SABAH'ın doğumuna daha birkaç yıl vardı. Bu kadar olmasa bile uzunca bir Kurban Bayramı tatilinin arefesinde, kulakları çınlasın, Dinç Bilgin "Müjde"yi verdi:
"Çocuklar bu bayram hepimiz çalışıyoruz. Hayır, gazete hazırlamayacağız, gazeteyi yeni teknolojiyle hazırlamanın kursunu göreceğiz..."
Kurban Bayramı'nın "Resmi" dört günlük tatili boyunca daktilodan ve dizgi makinelerinden bilgisayara geçiş kursu izledik.
Dinç Bilgin, sağ olsun, Tarık Bin Ziyad gibiydi; geriye dönüşü önlemek için gemileri yaktı, yani muhabirlerden ve editörlerden daktiloları, dizgicilerden de Linotype'leri topladı, bir kamyona yüklediği gibi yallah şehir dışına, uzaklardaki bir depoya.
O bayram tatilinin ardından YENİ ASIR, bilgisayar teknolojisiyle hazırlanan ilk gazete olarak Türk basın tarihine adını altın harflerle yazdırdı.
Tamamen bilgisayarla hazırlanan Türkiye'de ilk gazete unvanını kazanmakla kalmadık, dünyada da üçüncü gazete olduk.
Hiç unutmamam, "Hastech" markaydı klavyeli bilgisayarlarımız.
Bu zorunlu ve topluca çağ atlama dayatmasında tek kişiye ayrıcalık tanındı. Rahmetli Özdemir Hazar ağabeyimiz son nefesini verinceye kadar emektar daktilosunu kullanmaya devam etti(rildi).
Neredeyse 30 yıllık bu anıyı tazelemekten kastım şu: Bizler bayramlarda çalışmaya alışığız. Üstelik bayramları fırsat bilip, "Rutin" işimizin, yani gazeteyi hazırlamaya devam etmenin yanı sıra, "Ekstra" projelerle ilgilenecek zaman da yaratıyoruz.
Bu bayramda da öyle olacak.
Bir yandan gazetenizi sizlere ulaştırmaya devam ederken, bir yandan da SABAH'ı kurumsal olarak dönüştürmeyi amaçlayan projenin bir yeni aşamasına geçeceğiz.
Bu aşama, SABAH'a, Türkiye'nin önce tüm bölgeleri, bir süre sonra da tüm illeri için özel sayfa eklemeyi amaçlıyor. Hayır; ek değil, ana gazeteye özel sayfa. Her gün.
Uzun sözün kısası, biz bayramlarda da çalışmayı seviyoruz.
Sağlıklı ve mutlu bir bayram tatili dileğimle...