Sivasspor oyuna şanssız başladı. Defansta Sedat, ilerideki kozları Balili de sakatlandı ve oyun dışı kaldı. Sarı-Kırmızılı takım, bu dakikadan sonra Sivasspor yarı sahasında oynadı.

Zaman zaman inanılmayacak pas hataları yaptı iki taraf da. Özellikle Sivasspor, ikinci 45 dakikada, çok rahat kullanacağı topları Galatasaraylılar’a verdi. Bu nedenle Sivas’ın defansı adeta bunaldı. Galatasaray ilk golünü 83. dakikada attı ama o süreye kadar ben saymaktan yoruldum. Yüzde yüzlük bir sürü gol pozisyonunu harcadı. Bu arada Sivasspor’un, Mehmet Yıldız ile tek-tük kontraatağı vardı, o da saman alevi gibiydi. Bir türlü Orkun’u zor duruma sokamadılar. Buna rağmen Galatasaray kalecisi Orkun, kalesinde güvenliydi. Sivaslı futbolcular, gol vuruşu yapsalardı dahi onları kurtaracak bir havadaydı.

Orkun! Çok çalışmalısın. Ve defansın rakiple mücadele ederken, kaleni asla boşaltmayacaksın. Galatasaray defansından bir tek Uğur’dan söz etmek lazım. Gitti, geldi, ilk yarıda yüzde yüz gollük bir vuruşu yan direkte patladı. Nonda’nın attığı ilk golde rakibinin yanından rüzgar gibi geçti ve Kongolu’ya “al da at” dercesine nefis bir pas verdi.

Nonda’ya da sadece topa kafayla vurmak kaldı. İkinci golde Barış, rakip defanstan gelen topa öylesine vurdu. Sivas’ın kalecisi Akın, Barış’a yardım etti. Kucağınla topu içeri atarak Galatasaray’ın 2-0 kazanmasını sağladı. Oysa o ana kadar, Akın kalesinde başarılıydı. O hatayı nasıl yaptı anlamak zor. Dün Galatasaray’ın orta sahası iyiydi. Arda hariç... Mehmet Topal, Barış ve Sabri, hem rakiplerini yok ettiler hem de ayaklarındaki topu sağa sola götürerek Sivasspor’un defansının arkasından dolaşıp; oynadığı sürece Hakan Şükür’e, Nonda’ya sonradan oyuna giren Ümit Karan’a gol pozisyonu hazırladılar. Dün akşam Galatasaray, hakkıyla lider oldu. Takım olarak sahanın hakimiydiler. Rakip kalede 10’un üzerinde gol pozisyonu yakaladılar. Çok koştular, iyi mücadele ettiler ve üç puanı aslanın ağızdan kapar gibi aldılar.