Müsiad’da nöbet değişim zamanı geldi. Nasip olursa Cumartesi günü Müsiad genel kurulu var ve yeni yönetim seçimi yapılacak. Teamül yoklamaları sonucunda nöbeti devralacak isim olarak ömer Cihad Vardan’ın adı öne çıktı, şimdilik o aday.
Mevcut başkan ömer Bolat ise Müsiad’ta bir nefer olarak hizmetini sürdürecek. Birinci ömer’imizi yakından tanıdık, yani ömer Bolat’ımızı. İkinci ömer’imiz, ömer Cihad Vardan’ımızı da tanıyoruz ama yazımız Birinci ömer’imiz üzerine, elbet ona da sıra gelecek ama inanıyorum ki, İkinci ömer’imiz de Birinci ömer’imizi aratmayacaktır.
Asrımızda Birinci ömer’imiz gibi insan çok az bulunur gibime geliyor. “Mumla aranacak insan” denilir ya işte öyle bir şey. Hangi ışık gücüyle ararsak arayalım, gerçekten zor bulunacak bir isim. Helal süt emmiş ve helal beslenmiş insan, demek ki böyle oluyor.
Söylediklerim belki birilerine abartı gibi gelebilir. Varsın gelsin. Ben ne dediğimi biliyorum ya önemli olan o. Yeter ki, Allah şaşırtmasın. Birinci ömer’imizle yaklaşık on yıldır tanışıyor ve kendisini on yıldır izliyorum. Bu on yıl içerisinde insani çizgisinden hiç taviz verdiğini görmedim.
Allah uzun ömürler versin, asıl ben, ömer Bolat’ımızdan çok, anne ve babasını merak ediyorum. “İnsan nasıl olur da böyle bir evlat yetiştirir diye.” Keşke bu sözlerim ve merakım, gerçekten abartı olsaydı ama vallahi değil.
Bir insanın içinde hiç fitne ve fesat olmaz mı? ömeri’imizde yok. Oysa kendisine zaman zaman o kadar çok iyi ve kötü bilgiler gelir ki, iyi bilgiyi de alır, kötüyü de alır ve iyiyi değerlendirmek üzere bir kenara koyar, kötüyü de iyileştirmek için elinden geleni yapar.
ömer’imizin nezdinde Başbakan da, üyeler de, çalışanlar da, Müsiad’ın girişindeki güvenlik görevlisi de aynıdır. Hepsine de öncelikle “insan” diye bakar. Herkesi kendi konumunda değerlendirir ama bütün değerlendirmeleri insani ölçülerdedir.
İyi insanlar her zaman aldatılmaya, kandırılmaya müsaittir. çünkü içlerinde kötülük olmadığı için herkesi kendisi gibi zanneder. ömer Bolat’ta bu sınıftadır fakat bugüne kadar en kötü insanların bile ömer Bolat’ımızı kandırmaya, aldatmaya gücü yetmemiştir. çünkü ondaki iyilik ve güzellik hasletleri, kötüdeki kötülüğü bertaraf etmiştir.
Birazda ömer Bolat zamanındaki Müsiad’tan söz edelim. Müsiad, geçmiş başkanlar Erol Yarar ve Ali Bayramoğlu zamanında da olduğu gibi Bolat döneminde de ülkemize ve iş dünyasına önemli hizmetlerde bulunmuştur.
Hazırladığı ekonomi raporlarıyla hükümetlere yol göstermiş, raporlar yetmeyince bizzat yönetim olarak Cumhurbaşkanlarından, başbakanlara ve bakanlara kadar bizzat ziyaretler yapılmış, bu ziyaretler bir nezaket amacından öte Türkiye’yi ilgilendiren meseleler üzerine olmuş ve söyleyecekleri hiçbir şeyden geri kalmayarak düşüncelerini aktarmışlardır.
Hükümet üyeleri ve iş çevreleri, siyasi davranmadıkları müddetçe Müsiad’ın önerilerini dikkate almışlar ve bu önerileri toplumun yararına kullanmışlardır. Müsiad; “yol göstericiliği” ve “icranın takipçiliği” gibi hayati meseleler bakımından, ülkemize ve insanımıza hizmette birinci sırayı almıştır.
Bu başarı da yine ömer Bolat ve ekibinin Türkiye’ye ve insanımıza bakan samimi düşünceleri sayesinde olmuştur. İşletmecilikte ve dernekçilikte genel geçer bir kural vardır, denilir ki; “Müesseseler kişilerle kaim değildir.” Doğrudur bu kural. Ama müesseseleri ayakta tutan da kişiler ve kişilerin yönetim becerisidir.
İşte Müsiad’daki başarıda kişilerin önemi burada ortaya çıkar. Müsiad’ın başarısı kişilere bağlıdır. çünkü kişiler, Müsiad çatısı altında toplanırken, “Daha çok kazanalım, daha çok harcayalım” diye değil. “Memleketimiz ve milletimiz için, bizim de bir tuğlamız, bir kaşık tuzumuz olsun” diye bir araya gelmişlerdir.
önceki gün Birinci ömer’imizin basın mensuplarına teşekkür ve veda yemeği vardı. Genel kurul öncesi bir araya geldik. Ne diyelim, her iki ömer’imizin de yolları ve bahtları açık olsun.