Yazmakla bitmeyen Sarıkamış Destanı
Yazmakla bitmeyen Sarıkamış tarihi, hâlâ bilinmezlikleriyle okunuyor. “Ölen varsa nerede, kalan varsa kim” sorusunun cevabı Sarıkamış’ta verilemiyor.
Ne kimin nerede ve nasıl öldüğü, ne kalanların nerede ve nasıl kaldığı bilinmiyor. Ancak bildiğimiz Sarıkamış’la ilgili tam yazılamayan tarihler, türküler, ağıtlar ve şiirler.
İşte o şiirlerden biri de Yemen cephesinden gelir gelmez, Sarıkamış’a giden Trabzon Uzungöllü Hamit efendinin torunu, Mehmet İnan tarafından yazılan şiir ya da ağıt.
Ağlama yar gidiyorum
Ruslar girmiş vatanıma
Sonunda ölüm olmazsa
Seni alırdım yanıma
¥
Belki daha görmem seni
Çocuklar Allah’a ve sana emanet
Seve seve ölürüm de
Etmem vatana ihanet
¥
Ekmek koydun azığıma
Bir eyvallah diyemedim
Mustafa’mın parmak izi
Vardı onda yiyemedim
¥
Hey karlı Sarıkamış
Ne istersin canımızdan
Teker teker ölüyoruz
Damla akmaz kanımızdan
¥
Uzungöl’den elli kişi
Benim ile beraberdir
Onlar da hep benim gibi
Kalanlardan bir haberdir
¥
Hey gidi Şerah deresi
Daha senden içer miyim
Garester’den Balestal’dan
Şekersuya geçer miyim
¥
Gün olur da ahirette
Birleşir mi yollarımız
Ölmek bir şey değil amma
Eşsiz kaldı dullarımız
Öksüzdür çocuklarımız
¥
Ne zalimsin Enver Paşa
Yüreklerin ateş dolsun
Zaten canı Allah verdi
Gene ona kurban olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.