Çok zor maç psikolojik olarak... Oyuncular ve özellikle teknik adamın Yeni Malatya maçından sonra tartışıldığı bir hafta. Hep Trabzonspor maçı konuşuluyor. Ama Trabzonspor maçının önemli olması için Antalya'yı mağlup etmen lazım.
Maçtan bir saat önce de Trabzonspor puan kaybetmiş. Kadıköy'deki maçı, final maçı gibi görebilmen için her türlü yenmen lazım. İyi oyun, kötü oyun, uçağa bindiğinde üç puan cebinde olması lazım.
Aykut Kocaman hangi yabancı oynamasa tartışılan bir konumdayken, 5 yabancıyla oynadı. Rakip Antalya takımı, geçen yılki üretkenliğinde olmasa da, ayağa oynayan, açık oynayan, kazanmaya oynayan ve sonuç değiştirebilecek oyunculara sahip bir takım. "Har hur gidersem üzerine, Antalya'dan kontra yerim" düşüncesi var. Bu yüzden maç da çok kontrollü başladı. Hemen hemen sıfır pozisyonla devam ederken Gökhan Gönül'ün akıl dolu müthiş golü geldi.

4.5 ORTA SAHAYA DÖNDÜ

Bu gol ikinci yarıdaki Aykut Kocaman hamlesini merakla beklememize sebep oldu. Gaziantep ve Bursa maçlarını hatırladık. 45'le 55 arası baskı yedi Fenerbahçe Antalya'dan. Aykut Kocaman, Semih'i çıkarıp Özer'i alarak Niang'ı uca çekti bu kez. 4.5 orta sahayla oynamaya karar verdi. Selçuk, Emre, Mehmet, Özer ve yarım da Alex.
Önce pasla rakibin üstünlüğüne son vermek istedi. Daha sonra Niang-Dia değişikliğiyle en uca kaptan Alex'i koyup hız artırmak istedi. Bu kadar deney yapmasının ve kafa yormasının sebebi, puan olarak riskli bir maç olması. Yani maç içerisinde sürekli kafalarda kopmamak var şampiyonluktan.
Bir şeyi iyi yaptılar; defans... Daha önce ilk yarıda bunu da yapamamışlardı. Oyun iyi değil. Ama şu psikolojik atmosferde Antalya'da alınan 3 puan süper.

Fenerbahçe, ligde aldığı son 4 galibiyetini de 1'er farklı skorlarla elde etti. Sarı-lacivertliler İstanbul BŞB, Sivas ve Antalya'yı 1-0, Kardemir Karabük'ü ise 2-1 yenerek 3 puan almıştı.