Osman Tanburacı

Osman Tanburacı

Suçlu ayağa kalk!

Suçlu ayağa kalk!

Galatasaray'da neler oluyor? UEFA Kupası almış yılların başarılı takımı neden bu hale düştü? Bu yıl tek umudu Türkiye Kupası'yken deplasmanda 2-1 öne geçmesine rağmen bu galibiyeti bile koruyamıyorsa ne olacak bu takımın hali?

Hagi mi kabahatli yoksa yönetim mi?

Futbolcular mı?

Yoksa camiayı içten içe kemiren sen-ben kavgası mı sebeptir bu olumsuz gidişe?

Türk Telekom Arena Stadı'na kavuşmuşken hala galibiyetlere hasretse bu takım kimdir bu gidişin sorumlusu. Lig yok, Avrupa yok, Kupa da giderse gelecekten de umut yok!

Kimdir, kimlerdir bu duruma sebep?

Bugün, 'suçlu ayağa kalk!' diye bağırılsa hiç şüphesiz camia topyekun ayağa kalkmalıdır.

Tarih cevabı verecek


Galatasaray'ın içine düştüğü bu kaosa elbette tarih cevap bulacaktır. Gelin biz bugünün yönetimini ve Galatasaray takımını mercek altına alalım.

Adnan Polat yönetimi;

Futbolda başarısız oldukları kesin. İyi niyetle çabaladıkları da kesin. Camianın başkanına sahip çıkmaması da kesin. Galatasaray'da futbol tepetaklak giderken mali durumun önceki yıllara göre feraha çıktığı da kesin.

Transfer yanlışları tavan yapmış durumda...

Simoviç, Taffarel, Maondragon'dan sonra Galatasaray'ın kalesi yıllardır boş! Hagi, Popercu, Hakan Şükür'lü gönüllere taht kurmuş takımda bugün onların yarısı kadar olacak bir futbolcu bile yok!

Gole hasret kalan taraftar bu manzarayı gördükçe burnundan solur hale gelmiş.

Mustafa Sarp, Barış, Ayhan, Gökhan Zan, Ali Turanlı kadrolar taraftarı isyana sürüklemiş...

Sabır denen taş da artık çatlamış!

Başkanlık sistemi olarak bilinen Galatasaray'da yönetim başkanına bayrak açmış! 2. Başkan tehditler savurarak, başkanını devirmek için imza kampanyası başlatmışsa, sağduyu rafa kalkmışsa nasıl kurtulur bu kulüp?

Camia kendi içinde sen-ben kavgasına tutuşmuşsa, eller ne yapmaz bu asırlık camiaya? Bu şartlarda hangi yönetim kurtarır Galatasaray'ın itibarını.

Gelen de okların hedefi olacaktır.

Polat yönetimi hatalıdır ama gelecek yönetim de karşısında katı ve acı bir muhalefet bulacaktır, biline!...

Galatasaray'ı Galatasaray yapan düzen yıkılmak üzeredir.

Dikkat!

Hagi-Tugay'ın elinde yoklar var!


Bu ikili Galatasaray'da kötü giden futbol takımını kurtarmak için göreve getirildi. Düzelme bir günde olmaz! Mourinho'yu da getirsen bu Galatasaray'ı kurtaramaz!

Sabır gerek. Birlik beraberlik gerek. O da Galatasaraylıda yok!...

Hagi'nin hataları da var.

Misimoviç takıntısı. Sanmıyorum ki buna Hagi tek başına karar vermiş olsun! Galatasaray'a gelmek uğruna elinde telefonla dolaşan Hagi yönetime danışmadan bu kararı veremez!

Hagi'yi zorlayan bir başka mesele de sakatlıklardır.

Arda yok, Baroş yok, Pino yok, Kewell arızalı sağlam....

Hagi'nin kalesi boş!

Orta sahası verimsiz.

Hagi mi çıkıp oynayacak?

Tugay mı?

Yeni transferler de bir günde randıman vermez ki!

Hagi yokların kurbanı.

Sahada kaptanı bile yok!


Arda'ya verilen kaptanlık da hata!... Arda çok iyi futbolcu olabilir ama Galatasaray'da Hagi'ye bile verilmeyen kaptanlık nasıl olur da form grafiği düşmüş Ayhan'a, etkinliği olmayan Sabri'ye verilir.

Arda bırakın kaptanlığı, takımında oynamaya bile fırsat bulamıyor. Sakatlığı da net olarak bilinmiyor. Bekle ki düzelsin. Arda'nın yerini dolduracak başka eleman da yok. Takım sahada lidersiz! Gaziantep maçında gördük. Takım öne geçmiş, iki ayaklı bir maçta takımı saha içinde yönetecek bir akıllı adamı bile yok. Hepsi yeni, hepsi acemi...

Viva Zapata!


Hagi çaresizlikten idman eksiği olan Zapata'yı kaleye koyuyorsa ne denebilir ki... Üstelik Zapata hatalı da goller yemedi. Galatasaray ilk kez moral açıdan kalesine güvenerek sahaya çıktı. Zapata; yer tutuşları, hava topları, oyunu kontrolu ve yakaladığı topları oyuna güzel sokuşuyla da iyi puanlar aldı. Ama Paris bir günde yapılmamış. Viva Zapata demek için sabır gerek.

Stancu işe yarar


Bir takımın başarılı olabilmesi için takım uyumu şart. Stancu çok koşması, savunmaya bile gelerek yardım etmesi, gol yollarına sarkmasıyla umut verdi. Attığı gol de kalite, ona da zaman gerek. Galatasaray'ın transferleri genç oyuncular. Hagi de yönetimin verdiği bütçe oranında transfer edilen oyuncularla sahaya çıkıyor. Daha dün bir bugün iki ama Galatasaray'ın kaybetmeye tahammülü yok ki...

Culio ve Yekta


Galatasaray'ı atağa kaldıracak iki isim Culio ve Yekta'dır. Galatasaray o kadar ölmüş ki bu ölüyü diriltmeye iki Culio, iki Yekta daha gerek. Birbirlerinden habersiz oynuyorlar. Takımlar birbirine alışmış oyuncularla şaha kalkar. Barcelona, alt yapısından yetişmişlerle bugün dünyaya meydan okurken Hagi'den bunu beklemek abesle iştigaldir.

Her şeye rağmen Culio; gayretli oyunu, takımı için son gücüne kadar savaşması, hep yana geriye oynamaya alışmış ve bu yüzden güvenini kaybetmiş bir takım için kazançtır. Yekta da iyi futbolcu ama bilin ki Kasımpaşa'dan daha yeni çıktı Beyoğlu'na...

Kazım ve Lorik


Kazım çok güçlü bir futbolcu, becerisi de var, lakin o da takımın yenisi. Takım oturmadan Kazım verimli olamaz.

Galatasaray'da en önemli eksik Hagi'nin elindeki futbolcuların yerlerini daha keşfedememiş olmasıdır. Kazım kanat adamı değil! Forvetin golcüsü de değil. Hagi onu keşfedecek. Keza Lorik de ne et ne balık! Gaziantep'ten yenen gollerin baş sorumlusu... Cengaver ama futbolu Galatasaray için yetersiz. Oynamadığı yer kalmadı verimi artmadı! Servet ve Neill'in yerine Lorik asla oynayamaz!

Baroş ve Misimoviç takıma girmeli


Zararın neresinden dönersen kardır. Misimoviç kazanılmalı. İnatla spor bağdaşmaz! Elinde değerin varsa onu kazanacaksın. Gözden çıkardıysan, satamadıysan uzlaşacaksın. Affedeceksin.

Baroş da artık sahalara dönmeli. Hagi'nin dar imkanları genişlemeli.

Bunlar da istekle olmuyor. Zaman gerek.

Bu sene Galatasaray kör topal böyle gidecek. Kupa'yı alırsa ne ala... Zaman içinde oturacak. Oturamazsa eğer.

Koltuklarda da oturmaya fırsat kalmayacak.

Galatasaray'ı ancak Galatasaraylının sağduyusu kurtarır.

Kavgayla yaşanmaz!

Sonra yorgan da gitse kavga bitmez!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Osman Tanburacı Arşivi