Ergenekon’un avukatını tasfiye edenler, üyesine kimbilir neler yap
Deniz Baykal dava süreci başladığı gün tavrını aldı ve Ergenekon’un avukatlığına soyundu.
Her platformda bu davanın savunuculuğunu üstlendi.
Ama bu koltuğunu korumasına yetmedi.
Çünkü ondan Ergenekon avukatlığı yapmasını bekleyenler, bütün muhalefet anlayışını bunun üzerine kurmasından rahatsız oldular.
Çünkü tek başına Ergenekon avukatlığı CHP oylarını artırmaya yetmiyordu.
O yüzden ‘Kaset Skandalı’ patlatıldı.
O olayı kimlerin manşete çıkardığı, kimlerin Baykal’a git dediğini hatırlayanlar, bu tezgahın sahiplerinin kim olduğunu da kolaylıkla çözer.
Aynı irade, İstanbul belediye seçimindeki performansını gözönünde tutarak Kemal Kılıçdaroğlu-Gürsel Tekin ikilisini işbaşına getirdi.
Kaset skandalı patladığı gün bunun böyle olacağını yazan biri olarak, bu tezgahı daha ilk günden gördüğümü söyleyebilirim.
Kılıçdaroğlu-Tekin ikilisi beklentiye uygun bir performansla işe soyundu.
Medyanın ‘Gandi’ gazıyla CHP oyları yüzde 30’ları bile aştı.
Ama gazla peynir gemisi yürümüyor.
CHP, Ergenekon zihniyetinden kopamadığı için eski çizgiye döndü, onunla birlikte oy oranı da.
Şimdi Kılıçdaroğlu bir adım ileri giderek Ergenekon üyeliğine savundu.
Bu tavır, CHP’nin başaşağı giden performansını iyice kötüleştirecektir.
Çünkü bu halk, sivil-asker çatışması istemez ama böyle bir gerilim olursa, tavrını sivilden yana koyar.
Türkiye’nin çok partili siyasi hayatının tarihi bunun örnekleriyle dolu.
Sandık, sivil olana, demokrasiden yana olana sıcak davranıyor.
CHP bu gerçeğe ragmen ya ilişkiler ağı ya da genleri nedeniyle sivil bir tavır almıyor, alamıyor.
MHP kadar ihtiyatlı bir tutum bile alamıyor.
Bunun sonucu da sandıkta hüsran oluyor.
Haziran’dan sonra CHP’de yeni genel başkan adayı kavgasına hazır olun.