“21 Mart’taki Nevruz törenleri ve sonrasındaki eylemlere dikkat!..”
İçişleri Bakanlığı’na gönderilen “güvenlik raporu”, KCK-PKK terör örgütünün “şiddetin” dozunu tırmandıracağına işaret ediyor.
Hedefleri; 12 Haziran seçiminden “en az 30 vekil” çıkarmak!..
“Sol terör örgütleri ittifakı” da tamam...
DHKP-C (Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi),
TİKKO (Türkiye İşçi Köylü Kurtuluş Ordusu),
MLKP (Marksist Leninist Komünist Partisi),
MKP (Maoist Komünist Partisi),
THKO (Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu),
Ve diğerleri PKK-KCK’ya her türlü desteği sağlayacak...
Lojistik destek, eleman desteği ve bilgi desteği!..
•
Organizasyonun “esas” ayağını “derin devlet” oluşturuyor...
Balyoz tutuklamalarının ardından zora giren “Derin Devlet”, sıkıştığı köşeden çıkabilmek için AK Parti iktidarını “sıkıştırmak” ve mümkünse yok etmek mecburiyetinde...
Bunu da ancak “terör” yoluyla yapabilir!..
PKK, Kürt Siyasetçi İbrahim Güçlü’nün deyimiyle bir “Derin Devlet İktidarı Projesi!..”
“Derin Devlet” terör örgütüne vurması gerektiğinde “vur”, durması gerektiğinde de “dur” diyor...
Derin Devlet de, PKK da etkinliklerini ancak “kaos” ortamında devam ettirebilir.
“Kaos” ortamının oluşması için “Ordu” ve “Polis”in olayların içine çekilmesini “sağlayacak” birtakım “provokasyonlar”ın tezgahlanması gerekiyor...
Bu yolda, “öncelikle” piyasaya sürülecek olan “KCK gençliği!..”
Önümüzdeki dönemde özellikle “Üniversiteler”e dikkat kesilmek lâzım...
KCK, AK Parti’yi iyice sıkıştırmak için üniversitelerde “türban eylemleri” bile organize edebilir...
Ya da mevcut yapılanmaları hareketlendirebilir!..
Aman dikkat!..
•
Bir de...
Dikkatlerinizden kaçmıyordur herhalde, “Çerkezcilerden” bir grup, “Anadilde eğitim” talebiyle ortaya çıktı.
Bu ortaya çıkıştan kısa bir süre önce, PKK’nın “Çerkezleri de sahaya çekme” stratejisini ilan ettiğine vurgu yapmış olalım!..
“Serhildan” yani “Başkaldırı”nın bir ayağı da bu!..
Müslüman Çerkez kardeşlerimizi özellikle uyarmış olalım, Türkçülük ve Kürtçülük ne kadar yanlışsa “Çerkezcilik” de o kadar yanlıştır!..
•
Alevi-Sünni tartışmalarına dikkat...
PKK’nın kullanılacağı “Derin Devlet İktidarı Projesi”nin unsurlarından biri de bu!..
•
Tekrar edelim;
PKK, 12 Haziran seçimlerinde bu kez “30 vekil” hedefliyor...
Onu kullanan “Derin Devlet”in hedefi de, “kaos” ortamının “Derin Devlet’in Meclis’teki partilerine” katkı sağlaması...
PKK terörü tırmanır ve “Ordumuz” ile “Polisimiz” de işin içine çekilirse ve böylece “kaos” ortamı meydana gelirse...
Buradan bir “Derin Devlet” ya da “Ergenekon Koalisyonu” çıkar mı?..
Her seçim öncesi bunu deniyorlar...
Hatırlayın Referandum öncesinde de Tokat ve İskenderun’da TSK mensuplarına yönelik saldırılar da böyle bir “Derin Devlet İktidarı” projesiydi...
Vatandaşa, bilhassa da “Milli” ve “Ulusal” hassasiyetleri yüksek vatandaşa “AK Parti, PKK’lıları iyice şımarttı. Referandumdan ‘evet’ çıkarsa bunları durdurmak mümkün olmaz” mesajını vermek istediler...
Neyse ki, aziz milletimiz sağduyusuyla bu tezgahı boşa çıkarttı.
Biraz daha geriye gidersek, 2007 seçiminden evvel birbiri ardına karakol baskınlarını...
Ve daha da gerilerde, 1993’te “Ateşkes” ortamında 33 erimizin katlini görebiliriz...
•
“Derin Devlet İktidarı” veya “Derin Devlet Koalisyonu” için her türlü imkan kullanılacak...
“Her türlü” imkan!..
•
Demem o ki; 21 Haziran’a kadar her türlü şüpheli- girişimi “Balyoz” tehdidi çerçevesinde değerlendirmekte fayda var...
Zira... Bu seçim onlar için son çare!..