İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero üç gün önce yaptığı açıklamada, 2012 Mart'ındaki genel seçimlerde aday olmayacağını ilan etti.
"İki dönem yeterli. Kararımı verdim, parti ve ailem için en iyi olanı yapıyorum" diyen Zapatero'nun sadece 50 yaşında siyasete havlu atması, ekonomik kriz nedeniyle halk desteğini yitirmesine bağlandı.
O sadece bahane. İşin aslı biraz farklı... Anlatalım:
20 Mayıs 2008 tarihinde Fransız polisi Bordeaux'da Bask ayrılıkçı terör örgütü ETA'nın bir numaralı lideri Francisco Javier Lopez Pena'yı bir operasyonla ele geçirdi. Üç yardımcısıyla birlikte.
Lopez Pena, 30 Aralık 2006'da 2 kişinin ölümüne yol açan Madrid Havaalanı'na bombalı saldırı emrini veren kişiydi.
Daha önemlisi, 2006 ve 2007 yıllarında İspanyol hükümetinin ETA ile yürüttüğü görüşmelerde terör örgütünü temsil etmişti.
Fransız polisi operasyonun ardından Lopez Pena'nın saklandığı evde yaptığı aramalarda bir "Hazine"ye ulaştı: İspanyol hükümeti ile ETA arasındaki gizli pazarlıkların tutanakları!
İspanyol hükümeti bugüne kadar tüm açıklamalarında, ETA temsilcileri ile temasların 2006 Aralık'ında Oslo'da yapılan görüşmeyle başladığını, 30 Aralık 2006'daki havaalanı saldırısından sonra kesildiğini vurguladı.
Ama ETA'nın arşivi hükümeti yalanlıyor. Zira belgelere göre, taraflar ilk kez 21 Haziran 2005'te Cenevre'de bir araya geldiler. Bunu 3-12 Aralık 2005 tarihleri arasında Oslo görüşmesi başta olmak üzere bir dizi buluşma daha izledi ve şöyle bir mutabakata varıldı: ETA, 22 Mart 2006 tarihinde yayınlayacağı bir bildiriyle "Kalıcı ateşkes" ilan edecek. Ardından, 2006 Haziran'ında da Başbakan Zapatero, parlamentoda yapacağı konuşmada ETA'nın "Kalıcı ateşkes" ile eylemlerine son vermesi nedeniyle Bask örgütüyle diyalog kurmaya karar verdiklerini açıklayacaktı.
Gizli görüşmelerde belirlenen takvime aynen uyuldu: ETA gerçekten de 22 Mart 2006'da yayınladığı bildiriyle "Kalıcı ateşkes" ilan etti. Zapatero da 29 Haziran 2006'da parlamentoda yaptığı konuşmada ETA ile diyalog kapısının açılacağını duyurdu.
Ve bu gizli mutabakat uyarınca taraflar 2006 Aralık'ında Oslo'da buluştu. Sözde "İlk kez" olarak!
Yani, Zapatero bir yıl boyunca ETA ile el altından temaslar yürütmüş, "Kalıcı ateşkes"e karşılık masaya oturma sözü vermiş ve tüm bunları İspanyol halkından gizlemişti. Dahası, İspanyol halkına yalan söylemişti.
Fransız yargıç Laurence Le Vert, Bordeaux'da ele geçirilen ETA belgelerinin birer kopyasını terör örgütüyle ilgili bir soruşturma yürütmekte olan İspanyol savcı Pablo Ruz'a iletti.
Ruz'un soruşturması şu: Bask bölgesinde işadamlarından alınan "Devrim vergisi"ni, yani haraçları Fransa'ya nakletmekle görevli ETA kuryelerine 4 Mayıs 2006 tarihinde bir yerlerden bir ihbar gitti. İhbarda polisin kendilerine tuzak kurduğu uyarısı yapılıyordu. Kuryeler tuzağa düşmeden haraçları İspanya'dan çıkarmayı başardılar. Savcı Ruz bu konuyla ilgili olarak birçok polis şefini sorguya çekti. Ve içine bir kuşku düştü: ETA'ya ihbar acaba İspanya İçişleri Bakanlığı'ndan mı gitmişti?
ETA belgeleri sadece bu kuşkuları pekiştirmekle kalmıyor, İspanyol hükümeti ile terör örgütü arasındaki gizli temasları da açığa çıkarıyor.
Zapatero başına daha büyük dertler açılmadan siyasete veda etmesin de ne yapsın?