İki direğe... İki kaleye...
Puan belki biraz Beşiktaş'ı ilgilendiriyor: En azından matematiksel olarak dördüncülük şansları devam ediyor. Galatasaray ise tamamen prestij derdinde. Sonuçta iddiasız bir 90 dakika gibi gözükse de, sahadakilerden biri Beşiktaş, biri de Galatasaray... Bu takımlar, ligde kaçıncı olurlarsa olsunlar büyüklüklerinden hiçbir zaman bir şey kaybetmezler.
Ben aslında bu atmosferde daha fazla gol pozisyonu bekliyordum. Pres yok, baskı yok. Ama Guti ile Arda da yok. İkisi de fizik olarak çok düşüktü. İkinci yarıda pozisyonlar oldu; özellikle Beşiktaş adına...
İlk yarı Galatasaray daha iyi başladı. Sürekli önde basmaya çalıştılar, pres yaptılar. Beşiktaş savunmacıları da topla çıkarken top kaybı yaptılar. Bu, Galatasaray'ı İnönü deplasmanında 15 dakika üstün oynattı. 15'ten sonra Aurelio ve Fernandes biraz daha geriye gelerek defanstan top almaya başladı. İlk yarının ortasındaki 20 dakika Beşiktaş derli toplu oynadı.
İlk yarının son 10 dakikası ise tam ortada geçti. Takımların üstün oynadıkları bu bölümlerde sadece ve sadece Simao'nun bir pozisyonu vardı.
GALATASARAY HAVLU ATMIŞ
İkinci devre tempolu başladı. Bobo'nun yakaladığı iki fırsatta vuruşlarının ikisi de direkten döndü. Beşiktaş adına gol "Geliyorum" derken, üst üste geldi siyah-beyazlıların golleri ve 2-0'ı yakaladı Beşiktaş... İki olunca, psikolojik faktörler devreye girdi Tayfur Hoca tarafından... Gençleri sokup skoru tutmak istedi. Galatasaray risk alıp yüklendi ama yine kalesinde pozisyonlar verdi.
Aslında bu maçın kritiği çok olmayacak. İki takım da rahat ve baskı altında değiller. Şu hata yaptı, bu hata yaptı dememiz çok doğru değil. Galatasaray tamamen havlu atmış. Şu gerçek var ki, Galatasaray önümüzdeki yılı düşünmek zorunda. Ve hemen düşünmek zorunda. Kongreyi beklemeden. Galatasaray sadece sahada kaybetmiyor. Saha dışında da kaybediyor. Belirsizlik dorukta. Ne gelecekler, ne gidecekler, ne teknik direktör, ne de başkan belli. Hatta kongrenin olup olmayacağı dahi belli değil.
Galatasaray'da Ayhan Akman çok iyi oynadı. Diğerleri vasatı geçemedi. Beşiktaş'ta İbrahim Toraman'a bayıldım. Guti'yi fişi çekmiş gördüm dün. Gitmiş gibi oynadı. Yazıyı yazarken de maçın en güzel hareketini gördüm. O da kaleci Rüştü'nün inanılmaz kurtarışıydı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.