Aynur Bayram gözleri pırıl pırıl genç bir kadın. Otuz yaşında. Asıl memleketi Bursa, üç buçuk senedir Ankara’da ikamet ediyor. Ankaralı. Aynur Bayram bir gazeteci. 19 yaşında ortaokulu dışarıdan bitirmiş.
Liseye 21 yaşında başlamış, onu da dışarıdan bitirmiş. 25 yaşındaysa üniversiteye başlamış. Niğde Üniversitesi Radyo Televizyon Programcılığı bölümünü bitirmiş. Şu anda ikinci bir üniversite tahsili yapıyor Aynur Bayram. Konya’da Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde okuyor. Açıkça görüldüğü gibi hep idealist bir öğrenciymiş Aynur. Girişimci ve sosyal bir çocuk da! Sokak sergileri hazırlar ve gazetecileri çağırıp haber yaptırırmış daha çocukluk yıllarında. Sonra ileriki senelerde gönüllü olarak gönlünde yatan mesleğe Yeni Şafak Bursa eki için çalışarak başlamış.
Hayalindeki meslekmiş zaten gazetecilik. Belki de budur bugün başarılı bir gazeteci olmasının arkasındaki sır Aynur Bayram’ın. Genç yaşına rağmen mesleğindeki tecrübesi başkalarının da dikkatini çekmiş ileriki yıllarda, gönüllü değil, resmen çalıştığı, temsil ettiği gazetesinde de. Ciddi çalışması Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından sarı basın kartına layık görülmesiyle tanınmış.
Aynur Bayram Türkiye’nin bir gerçeği. Başörtülü bir genç kadın. Başını ilkokuldan sonra örtmeye başlamış. İslami tahsilini iki buçuk sene devam ettiği Kur’an kursunda almış. Daha sonra ‘dışarıdan’ tahsiller... Türkiye onu TBMM kapısında tanıdı. Çalıştığı yerel İL gazetesini temsilen TBMM’de haber kovalamak için gittiğinde içeri alınmadı Aynur Bayram.
Oysa elinde basın kartı vardı. Gazetecilik tahsilini tamamlamış, diplomasını almıştı. Aynı tahsili almış her meslektaşı gibi bulunduğu yeri hak etmişti. Ama farklıydı da. O Türkiye’nin bir gerçeğiydi!. Aynur Bayram başörtülü bir kadındı!
Bu ülke topraklarında kadınların yüzde altmış dokuzu nasıl başını örtüyorduysa Aynur Bayram da öylece örtüyordu. O Türkiye’nın ta kendisiydi! Her başörtülü kadının bu ülkedeki kara talihiyle o da karşı karşıyaydı! “Ne olursan ol, başın açık ol!” esasına aykırıydı Aynur Bayram.
Ammaaa azimliydi Aynur. İlk şoku atlattı, evet üzüldü, kırıldı ama atlattı ve kolları sıvadı. Gazeteci olamazdı ama millete ait olduğu iddia edilen Millet Meclisi’ne temsilci olabilirdi. Olmalıydı! Ki atılan köprüleri tekrar kurabilsin, ki uçurumları kapatsın, ki poturuyla değilse de kültürümüzün, tarihimizin, dinimizin sembolü başörtüsüyle orada bulunsun, ki duymak isteyenlere, kulaklarını açabilenlere biz de varız, biz de insanız, biz de bir şeylere katkıda bulunabiliriz’i göstersin.
Aynur Bayram hepimizi temsil ediyor. Onunla gurur duyuyoruz. Hepimiz Aynuruz çünkü.
Her birimiz, kadın erkek hepimiz böyle düşünmedikçe, kalpten bunu hissetmedikçe Türkiye demokratikleşemeyecek. Biz de birbirimizle yaşamayı öğrenmede eksik kalacağız. Bu seçimde hepimiz Aynur olacağız!
Sayın Başbakan bir soru üzerine dedi ya! Medyaya dönerek ve başörtüsü yasağını kastederek, haydi siz öncü olun da çözelim. Aynur Bayram öncü oluyor. Hem gazeteci. Hem de başörtülü. Haydi Bismillah!
Aynur Bayram’ın Ankara’dakı seçim bürosu yarın, Cumartesi günü Hasköy Güneşevler Mahallesi Güneşevler Merkez Camii Yanı, 141. Cadde No 23/A Altındağ adresinde saat 14:30’da açılacak. Kimimiz madden kimimiz manen dualarımızla orada olacağız. Biz ailecek, yediden yetmişe modacısıyla siyasetçisiyle Aynur Bayram’ın yanındayız. Sizleri de bekliyoruz.