'Bağımsız devlet' değil 'Federasyon' istiyorlar (Niye hayret ettiniz?)
Hakkâri'den bağımsız aday olan, BDP'nin eski başkanı Selahattin Demirtaş şöyle demiş:
"Türkiye, coğrafi ve nüfus olarak büyük bir ülke, tek bir merkezden, tek bir başbakanla yönetilemez."
Bu kadar yoğun bir merkezileşme, hakikaten de sorunlara yol açıyor. Yerel yönetimlerin gücünü artırmak gerekli...
Onu biliyoruz da, "tek başbakan yetersiz" lafı da nereden çıktı?
PKK-BDP çizgisinin nihai hayali elbette "bağımsız devlet" kurmak. Bütün milliyetçilikler bunu ister.
Ancak günümüz şartlarında böyle bir talepte bulunmayacak kadar gerçekçiler.
Türkiye'den alınacak topraklar üzerinde kuracakları, denizsiz ve petrolsüz, küçük bir devletin yaşamayacağını biliyorlar.
Onun yerine "Federasyon" istiyorlar. Böylece hem Türkiye'nin genel imkanlarından yararlanacaklar, hem de "kendi iktidarları" altında "Kürtlüklerini" yaşayacaklar. (Örneğin Kürtçe eğitim.)
Federasyon kavramı halka yabancı olduğu için de "Demokratik Özerklik" diyorlar.
Demirtaş'ın sözleri işte bunun ifadesi: Bir Türk eyaleti olacak, bir de Kürt eyaleti; en tepede de merkezi hükümet.
Merkezi hükümetin başında, herkesin oyuyla seçilen bir "Başkan" olabilir. Eyaletlerde ise birer "Başbakan".
***
Bir noktaya dikkatinizi çekerim: "Katıksız" bir Kürt milliyetçiliği, bir "Pan-Kürdizm" değil bu... Eğer öyle olsaydı, burunlarının dibindeki "Irak Kürdistanı" ile birleşmek isterlerdi.
Çünkü güneyde Kürt soydaşlarının yönettiği, yarı-devlet haline gelmiş, hazır bir özerk bölge var. Ankara uzun süre bizim Kürtlerin onunla birleşeceğinden korktuğu için, Irak Kürdistanı'nı engellemeye çalıştı.
Ne var ki BDP-PKK çizgisi "Kemalist" çıktı: "Apocu bir Kürtçülük" onların talebi. (Atatürk heykeli yerine Öcalan heykeli!)
Güneyle birleşirlerse, parası ve silahı olan Barzani'nin yönetimi altına gireceklerini biliyorlar.
Velhasıl 20 yıl gecikmeyle Turgut Özal'ın dediğini yapıyoruz. Ama adını koymadan!
"Federasyon dahil her şeyi tartışmalıyız..."