Konsey üyelerinin çoğu öbür tarafa gitti..

Konsey kimlerden oluşuyordu hatırlayalım: Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin Kıbrıs harekatına katıldı, MİT Müsteşarlığı yaptı. 1. Ordu Komutanlığı, MGK Genel Sekreterliği’nden sonra 1978’de Kara Kuvvetleri Komutanı oldu. 1918’de Gelibolu’da doğan Ersin, 3 Ekim 2005’te Ankara’da vefat etti. Ölmeden önce sakal bırakmış, dindar bir hayat yaşamaya başlamıştı bazı iddialara göre. Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya 1925’te Merzifon’da doğdu, hâlâ yaşıyor. ABD ile ilişkiler, Eskişehir toplantıları, uçak alımı yolsuzlukları, Bursa, Balıkesir ve Eskişehir çevresindeki bazı işadamları ile özel ilişkilerden dolayı suçlanan bir isim. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun. Celasun 12 Eylül 1980 Harekatı’ndan sonra, Milli Güvenlik Konseyi Üyesi oldu. 1978’de o şiddet günlerinde, darbe planları yapılırken Jandarma Genel Komutanı idi. 6 Aralık 1983 tarihinde kendi isteği ile emekli oldu. 1915’te İstanbul’da doğan Celasun 17 Temmuz 1998’de Çanakkale’de öldü. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer 1924’te İstanbul’da doğdu ve 29 Mayıs 2011’de İstanbul’da öldü. Sessizce gömüldü.. Darbecilerden halen, sadece iki kişi yaşıyor. Planlayan Saltuk ve konsey üyesi beş kişiden 3’ü öbür dünyaya gitti.

Evren yaşlı ve geriatri hastası.. Üzgün ve paniklemiş durumda.. Yakın çevresinde Mekke ve Medine anılarını anlatıyor.. O günkü şartlarda darbe yapmaya mecbur kaldıklarını söylüyor.. Dava açılırsa mahkum olacak ama hapishaneye değil, büyük bir ihtimalle ya GATA’ya yatırılacak ya da evde gözetim altına alınacak.. Kenan paşa 17 Temmuz 1917 Alaşehir, Manisa doğumlu olduğuna göre, şimdi 94 yaşlarında olmalı.. Ama zihni canlı.. Şahinkaya daha genç. 86 gibi..

Aslında o Bayrak planını hazırlayan kişi, darbenin arkasındaki beyin Haydar Saltuk’tu. Evren’i bu işe ikna eden de.. Bu işe en hevesli olanı Tahsin Şahinkaya. O hâlâ yaşıyor..

Ali Haydar Saltuk, 1923’te doğdu, 8 Nisan 2011’de öldü. 1940 yılında Kuleli Askeri Lisesi’nden, 1941 yılında Topçu Asteğmen rütbesi ile Kara Harp Okulu’ndan mezun oldu. 1955 yılında kurmay oldu. 1966 yılında Tuğgeneral, 1974 yılında 12 Mart sonrası Korgeneral oldu, 1978 yılında Orgeneralliğe yükseldi. Bu dönemde darbe planları hazırlamaya başladığı ileri sürülüyor. Darbe planları öteden beri Genelkurmay yanında 1. Ordu’da hazırlanıyor demek ki. Kara, hava, deniz ve jandarma aktif olarak sürece katılıyor. Genelkurmay 2. Başkanlığı, Ege Ordu Komutanlığı yaptı. 12 Eylül Darbesi’nden sonra “Devlet Başkanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreterliği” görevine atanarak, darbenin önemli isimlerinden biri oldu. Daha sonra 1. Ordu Komutanlığı ve K.K. Komutan Yardımcılığı yaptı. 6 Aralık 1983 tarihinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atandı. 30 Ağustos 1985 tarihinde emekli oldu. Ardından Bern Büyükelçisi olarak görev yaptı. 8 Nisan 2011’de uzun süredir kalp yetmezliği tedavisi gördüğü GATA Haydarpaşa’da vefat etti. Evli ve üç çocuk babasıydı.

Bu adamlar aynı zamanda DERİN DEVLETin sadık adamları. Kendi dönemlerinde bu işleri yeniden düzenlediler. Yaptıkları anayasa hâlâ başımızın belası, derin devlet, görünen devleti de, kozmik düzeni de yeniden yapılandırdı.. Çeteleri yeniden düzenledi. Evren’i sorgulayacak savcı bu ayrıntılarla ilgilenecek mi bilmiyorum ama, şeytan her zaman ayrıntıda gizlidir.. Bir de Evren’in damadı ve kızı var aslında bu işleri iyi bilen. Aslında bu kişilerin yakınlarının da ifadesinin alınması ve mal varlıklarının sorgulanması gerek.. Bir de zarar görenlerin zararlarının tazmini ve sorumluların cezalandırılması gerek..

Basına bakalım bakalım kimler bu suç örgütüne yardım ve yataklık etmiş. Bu sürece destek veren politikacılar, bürokratlar, işadamları, o dönemde aniden zenginleşenler, hazine arazilerinin üzerine oturanlar, darbecilere selam durup karşı çıkanları cezalandıran polis şefleri, yargıçlar, istihbarat görevlileri..

Bugün Evren’e yargılanmak ağır geliyor ama siz dün bir sürü şerefli insanı aşağılayarak içeri tıkarken iyi miydi! İnsanların hayatına malolan operasyon kararlarının arkasında sizin sorumluluğunuz yok mu? Maraş, Sivas, Çorum olayları neyin nesi idi. PKK nasıl doğdu paşam?. “Bizim çocuklar” dedikleri sizler değil misiniz! 1978’de Bedrettin Cömert, 1979’da Abdi İpekçi, İlhan Egemen Darendelioğlu, Ümit Doğançay, Cavit Orhan Tütengil, Ümit Kaftancıoğlu, Gün Sazak, Nihat Erim, Kemal Türkler kimler tarafından niçin öldürüldü?. O işkenceler neyin nesi idi? Bir o taraftan bir bu taraftan asılan isimler... Aynı ülkenin çocuklarının kanları ve gözyaşları üzerine kendinize iktidar ve servet ürettiniz. Şimdi hesap vereceksiniz.. Ha bu size, sizin mirasınıza sahip çıkmak isteyen darbecilere ve çetelere, onların avukatlığını yapanlara ders olsun.. Eğer vicdanınızda bir sızlama duyuyorsanız, gerçeği anlatın, özür dileyin. Belki o zaman ahretteki sorgunuz daha hafif olur. Ve tabii eğer, “irtica” dediğiniz dinin haber verdiği ahret gününe ve “hesab günü”ne inanıyorsanız.. Selam ve dua ile.