Âleme verir talkını kendi yutar salkımı
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) yaptığı açıklamayı duydunuz mu? Seçim sonuçları belli olur olmaz şöyle demişler: "Beklentimiz yeni anayasayı geniş katılım ve uzlaşma ile tamamlamış, AB üyeliğine yakınlaşmış, ekonomik istikrarı güvence altına alarak istihdam kapasitesini artırmış ve işsizliği azaltmış bir Türkiye'dir."
TÜSİAD'ın beklentilerine elbette katılıyorum.
Türkiye'nin AB üyeliğine yaklaşmasını ya da issizliği azaltmasını kim istemez?
***
Benim takıldığım nokta, Yeni Anayasa hakkında söyledikleri "geniş katılım ve uzlaşma" ibaresi oldu. (Ne güzel lakırdılar bunlar; ah bir de gerçeğe uysa...) Bu sözler beni mart ayına götürdü.
TÜSİAD'ın desteklediği entelektüel bir ekip aylarca tartışmış... Böylece şekillenen önerileri de Prof. Ergun Özbudun ile Prof.
Turgut Tarhanlı yazılı hale getirmişti. "Yeni Anayasanın Beş Temel Boyutu" başlıklı sonuç metni, 22 Mart günü kamuoyuna tanıtılmıştı.
Toplantının başlarında, Prof. Özbudun, "Anayasa'ya değiştirilemez maddeler bölümü koymaya gerek yok" demiş...
Der demez de salondan mırıltılar yükselmiş, birçok işadamının kaşları çatılmıştı.
Bu konudaki tartışmalar fazla uzun sürmeyince, ciddi bir sorunun çıkmadığını sanmıştık.
Ama birkaç gün sonra, Başkan Ümit Boyner bir açıklama yaparak, Anayasa önerisinin TÜSİAD'a ait olmadığını... Metnin tüm sorumluluğunun iki profesörde bulunduğunu söyleyiverdi. ("Ben yapmadım, o yaptı öğretmenim!")
***
Şaşırdık mı? Hayır! Dedikodular çoktan kulağımıza gelmişti: Koç Grubu başta olmak üzere, TÜSİAD'ın ağır topları olaya (bence "statüko adına") el koymuştu.
Dikkat buyurun: Çıkarları, yaşam tarzları, ideolojileri birbirine çok benzeyen bir grup işadamı ve yöneticiden bahsediyoruz.
Sayıları 600 civarında olan dernek üyeleri, bırakın Anayasanın kendisini, ilkeler konusunda dahi anlaşamamıştı.
Ama şimdi, sadece üç ay sonra... Sanki kendileri böyle bir nahoş tecrübe yaşamamışçasına...
TÜSİAD yönetimi kalkmış, "Yeni Anayasayı geniş katılım ve uzlaşma ile yapın" diyor siyasetçilere.
Başüstüne! AK Parti demokratik-sivil bir anayasa yaparak vesayet rejimini bitirmesin diye seçim sürecinde ittifak kuran CHP, MHP ve BDP, bir anda o hırçın pozisyonlarını terk ederek, cicili bicili bir anayasa yapacak...
TÜSİAD yönetimi, AKP'nin, "Şarkılar bir, türküler bir/ Hep beraber söyleriz biz/ Halaylar bir, horonlar bir/ Aynı sazın teliyiz biz..." diyen seçim şarkısını fazla ciddiye almış galiba!