Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Dünya başıma yıkıldı

Dünya başıma yıkıldı

18 yaşında bir genç kızım. İki yıldan beri edebiyat öğretmenimden hoşlanıyorum. Bu duygumu bütün insanlardan gizlemeye çalışıyorum ama yine de başaramıyorum. Bu gerçekten büyük bir sevgi mi yoksa tutku mu bilmiyorum. Bu yıl dayanamadım ve duygularımı hocama açtım. Başını eğdi ve "Ben seni kızım gibi görüyorum, hem evliyim hem de baban yaşındayım" dedi. İnanın o anda dünya başıma yıkıldı. Kendimi rencide olmuş hissettim. Acaba ben çok kötü birimiyim diye sordum kendime. Keşke demeseydim, hayallerim yıkıldı. Biliyorum o evli ve bana karşı bir duygusu da yok ama ben onu içimden atamıyorum. Bu konuda o kadar çaba sarf ettim ki, tatile gittim, kitap okumalarına katıldım, çeşitli kurslara yazıldım ama değişen bir şey olmadı. Onu zihnimden atamıyorum... Çok kötüyüm abla bana nasıl yardımcı olabilirsin, neler tavsiye edersin bilmiyorum... L.E.
Zaman iyi bir ilaçtır

Genellikle kendinden daha büyük kişilerle mi anlaşıyorsun, kız arkadaşların da mı yaşça senden büyükler bunu bilmiyorum ama bu gibi durumlarla zaman zaman karşılaşabiliyoruz. Aslında olayın temeline indiğimizde de, kişinin bazı duygusal boşluğunun ve çoğu zaman da sevgi açlığının ortaya çıktığını görüyoruz. Burada, karşındaki kişinin sendeki hangi boşluğu doldurduğuna bakabilirsin... Bunu bulduğunda aslında ihtiyacın olan şeyi de tanımlayabilirsin... İnsanız hayatta onayladığımız ya da onaylamadığımız olaylar yaşayabiliriz... Sen de anladığım kadarıyla bu olayı tam onaylayamıyor ve adamın evli olduğunu, seninle evlenemeyeceğini aslında biliyorsun. Bu konuda ona duygularını açman ve düşüncelerini öğrenmen de, olayın sonucunu kabul etmeni ve kendine yeniden çeki düzen vermeni sağlıyor sanırım. Sana şunu ifade edeyim, en unutulmaz sanılan aşk duyguları dahi körelmeye, unutulmaya namzettir. O yüzden zaman senin için iyi bir ilaçtır. Bir zaman sonra belki de gülüp geçeceksin bu duruma... Ve zamanla duyguların, beğenilerin, beklentilerin dahi değişecek... Bunun için, bu duygunun doğal olduğunu fakat hata yapmamak için gayret göstermen gerektiğini düşünerek hareket edebilir ve duygularını yakın bir arkadaşınla paylaşabilirsin. Bu dönem kendine yapabileceğin en büyük yardım bol bol duygularını paylaşmak olmalıdır. Bunun dışındakileri zamana bırak...
Hasta mıyım?

43 yaşında bir bayanım. Gençliğimden beri, takıntılarımla başaçıkmaya çalışıyorum. Bir yere gittiğimde halıların desenlerini sayıyorum ve desenleri bir şeylere benzetmeye çalışıyorum. Yolda giderken, yolun sağından gitmeye özen gösteriyorum. İçeri girerken önce odama girip sonra diğer odalara çıkıyorum. Oturduğumda gözüme gelen her şeyi bir şeylere benzetmeye çalışıyorum. Mesela ışığın yansımalarını adamlara, ağacın gölgesini dağlara, kilim desenlerini yollara benzetiyorum. Eşim çok kızıyor gereksiz şeylere takıldığımı söylüyor ama bu benim elimde değil. Bu takıntılar benim vaktimi çalıyor, buna bağlı olarak yaptığım işleri geciktiriyorum ve kendimi hayal dünyasına kaptırıyorum. Bunun da ötesinde bu durum aslında beni yoruyor, sürekli bir şeyleri bir şeylere benzetmekten yoruldum. Gerçekten ben hasta mıyım? Takıntılarım konusunda bana neler tavsiye edersiniz? İ.Z.
Yardım alabilirsin

Yaşadığın sorunun bir takıntı olduğunu sen de kabul ediyorsun. Bu durumdan kurtulabilmek için, iyileşmeye karar vermeli ve bunun için elinden geleni yapmalısın. Takıntıların ne zaman ve hangi dönemde başladığını belirtmemişsiniz ama anladığıma göre uzun yıllardan beri devam eden bir durum. Bunun için önce iyileşmeye yani yardım alarak yaşadığın takıntılardan kurtulmaya karar vermelisin. Daha sonra da yardım alabileceğin bir psikiyatristle görüşebilir ve tedaviye başlayabilirsin. Bu süre içersinde doktorun tavsiyelerine uyman şart. Bununla beraber, mümkün olduğu kadar sosyal aktivitelere katılın, arkadaşlarınızla vakit geçirmeye çalışın. Bir de bol bol Kur'an okuyun, ibadetlerinize titizlik gösterin. Allah'a dua edin, yardım faaliyetlerine katılın.

Takıntılarınız dışında kendinizden pek bahsetmemişsiniz bunun için nelerle meşgul olduğunuzu nasıl yaşadığınızı, geçmiş dönemden neler yaşadığınızı hiç bilmiyorum. Ama yalnız kaldığımızda ve herhangi bir işle meşgul olmadığımızda her birimiz bazı vesveselere kapılabiliyoruz ve bu durumdan kurtulabilmek için de kendimize yoğun bir baskı yapıyoruz. Bunun için size elinizden geldiğince topluma katılmanızı ve arkadaş grubuna dahil olmanızı, Allah'ın kitabını elinizden ve gönlünüzden düşürmemenizi tavsiye ederim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi