Abdurrahim Karakoç

Abdurrahim Karakoç

Nerede-ne zaman yanlış yaptık?

Nerede-ne zaman yanlış yaptık?

“Birinci tehdit irtica” kararı alındığı zaman yapılmıştı en büyük yanlış ve ülke kaderine darbe vurulması...
Öte tarafta Zerdüşt kalıntıları için en büyük tehlikenin İslam dinine geçiş olduğu söylendi, söyleniyor...
Tehditte ve tesbitte bariz çelişkiler var...
Hangi tarafa inanacağımızı şaşırmıştık maalesef...
Bu farklı görüş ve kanaatlerin gelişmesinde MOSSAD etkisinden bahsedersek, gerçeğin üstüne parmak basmış oluruz...
Dini inancı gereği kadınların başlarını örtmeleri, erkeklerin sakal bırakmaları, İslam’ın emir ve yasaklarına uymak İRTİCA sayıldı maalesef Türk ordusu temsilcileri tarafından...
“Din afyondur” diyen Karl Marks ve takipçisi MAO Zedung sempatizanı partide dangıl/dungul laf yapan generallerimiz, albaylarımız azımsanacak sayıda değil...
Elbette “Din terakkiye manidir” saçmalığı cahil çevrelerde makes bulacaktı, buldu...
Zerdüşt kalıntıları için, “Kürtler İslamı kabul ettiği zaman bütün değerlerini kaybetti” noktasına doğru yolculuk başladı... Halbuki gerçek Kürtler, Selahaddin Eyyubi gibi, Bediüzzaman Said-i Nursi gibi arı-duru Müslümandılar ve dinlerinden dolayı kayba uğradıklarını değil, bilakis şeref kazandıklarını ifade ettiler...
Abdullah Öcalan’ın, şürekasının gelmiş olduğu damarı araştırırsanız hakikati yakalarsınız...
İşte görüyorsunuz, terör illeti bizi nerelere getirdi...
Bu terörün müsebbibleri kim? İslam inancı taşıyanlara birinci tehdit damgası basanlar değil diyebilir misiniz?
Bazı yüksek rütbeli subayların Mao’cu partiye rağbet etmeleri hiç düşündürmeyecek mi bizi?.. O parti Türkiye genelinde binde beş bile oy alamıyor, fakat malum kesimin teveccühü SİLVAN baskınının zihniyetini göstermiyor mu?
“Yırtılan Deli Bekir’in yakası” dercesine tertemiz evlatlarımız Zerdüşt kalıntılarının baskın tarlasına sürülüyor...
Siyasi iktidar her şey hallolmuş gibi PKK partisi BDP mensubu vekillerin YEMİN etme pazarlığında vakit öldürüyor... Adamlar, “Yemin etsek bile o yemine uymayız” açıklaması yapıyor...
Bırakın etmesinler... Alabileceğiniz hiç mi zecri tedbir yoktur?
“Yemin” meselesi günümüzün en büyük komedisini oluşturdu... “Kriz” diyen keriz avcıları cambaza baktırma oyunu oynuyor...
Kemal Kılıçdaroğlu, “Bu moralle terörle mücadele edilemez” kılçığını atmakla meşgul...
Maksadı malum:
Kırkbeşinci türküsü de Ergenekon davası üstüne olan bir siyasi parti liderinden ne beklenir?
Terör hadiseleri ekseriyetle Dersim/Tunceli ekseninde meydana geliyor, Kılıçdaroğlu kınamaya bile yanaşmıyor. Onun derdi, dediğimiz gibi Ergenekon’dur, Mustafa Balbay’dır, Mehmet Haberal’dır...
Atalarımız: “Otu çek köküne bak” demişler...
Baksak, görsek, son kanaatte mıhlansak bile açıkça söylemekten geri duruyoruz... Çünkü astronomik tazminat ödemekten çekiniyoruz...
ÖZÜR BEYANIMDIR:
Bir önceki yazımda, PKK’nın siyasi kanadı BDP’li kadın militanların meydan meydan cafcaflı yürümelerini kasdederek “kostak kostak” diyecekken “Gakkoş gakkoş” demişim...
Elaziz’li bir gönül dostum telefonla arayarak “ ‘Gakkoş’ Elaziz’e mahsus bir mahalli deyimdir... Tıpkı Erzurum’da ‘Dadaş’ deyimi gibi..” dedi.
Hatırlatmasına teşekkür ederim...
İstemeyerek üzdüklerim olmuşsa peşinen özür dilerim...
SON SÖZ:
Türk askerinin Silvan’da baskın yemesinde şüphe doğurucu unsur yok mudur?
Hangi komutan bu derecede bilgisiz ve tedbirsiz hareket edebilir?..
Soruşturulmazsa büyük bir hata olur.
Allah, şehitlerimize rahmet, kederli ailelerine sabır ihsan eylesin...
===========
Yavaştan yağan yağmur artar sele dönüşür
Kuru çıplak çukurlar derin göle dönüşür
Hesapla da öyle at atacağın adımı
Menşei bozuk dostlar her gün ele dönüşür.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahim Karakoç Arşivi