Bir haberin perde arkası
Cumartesi günü saat 17.00 sıralarında Ankara Temsilcimiz Okan Müderrisoğlu'nu aradım. "Şaka- maka" dedim, "Rutin olması gereken bir haber bu gidişle atlatma habere dönüşecek..."
"O ihtimali yüzde 90'ın üstünde görüyorum" diye yanıtladı.
Konumuz, dünkü manşetimizdi. Bakanlar Kurulu'nun bir torba kanun hükmündeki kararnamede tek maddeye sıkıştırdığı, 75 yıllık yaraya neşter atan "Azınlık vakıflarının mallarının iadesi"ne ilişkin düzenleme.
Ankara Büromuz'un her sabah ilk işlerinden biri Resmi Gazete'yi taramaktır. Önceki gün Resmi Gazete'de, "Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmündeki Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname" başlığıyla bir Bakanlar Kurulu kararı yayınlandı. Uzun mu uzun... 41 madde. Meraklı değilseniz ya da haber kokusu almadıysanız daha ilk sayfada elinizden bırakırsınız.
İşte, Müderrisoğlu yönetimindeki Ankara Büromuz o kolaycılığa asla kaçmadığı için kanun hükmündeki kararnameyi satır satır tararken, 17'nci maddede ellerindeki dedektör "Defineyi bulduk" sinyali vermeye başladı...
***
Okan'la birkaç dakikalık hoşbeşten sonra telefonu kapattım; ne var ne yok merakıyla ajansları taramaya başladım.
Saat 17.32'de Anadolu Ajansı'ndan "Cemaat vakıflarının taşınmazları" başlığıyla 6 paragraflık bir haber düşmesin mi! Helal olsun...
(Not: Anadolu Ajansı'nın yeni Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Kemal Öztürk'ün döneminde çok daha dinamik habercilik sergileyeceğini gösteren örnekler artmaya başladı. Medyada yarışın "Habercilik" le yapılmasına inandığım için Öztürk'ün kaptanlığındaki Anadolu Ajansı'na yürekten destek veriyorum. Destekle yetinmiyorum, haberlerine ve fotoğraflarına "Mahreç" belirtme konusunda eskisinden bin kez daha özen göstereceğimi de taahhüt ediyorum.)
Dün bellibaşlı rakiplerimiz bu devrimci düzenlemeyi atlamamalarını işte Anadolu Ajansı'nın saat 17.32'de geçtiği o habere borçlular. Zaten konuyu gerek birinci, gerekse iç sayfalarında iki-üç sütunla geçiştirmeleri, "Son dakika"da, hazırlıksız yakalandıklarının en somut kanıtını oluşturuyor.
***
Dün gün boyu kulağım Yavuz Donat'tan gelecek mesajdaydı. Saat 15.30 sıralarında telefonum çaldı; sevgili Donat "Operasyon tamam" dedi ve kapattı.
Büyük, çok büyük bir gazetecilik başarısı...
Yarını bekleyin lütfen.
***
Sağlıklı ve mutlu bir bayram tatili dileğimle...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.