Devrim turu
Siz bu satırları okurken... Son 10 yılda o kadar çok yazıya bu cümleyle başladım ki, bu köşenin düzenli okurları artık gerisini ezbere ya da mekanik olarak getiriyorlar.
Ama bu gezi klişeleşmiş cümleyle özetlediğim, 4 kıtada sayısını bile unuttuğum ülkelere yaptığımız yolculuklardan farklı.
Hem de çok ama çok farklı.
Bu gezi, "Devrim turu" olacak, "Arap baharına yolculuk" olacak, "Yeni Magrip'e merhaba" ziyareti olacak.
***
Evet, siz bu satırları okurken ben Kahire'de olacağım. Çok büyük olasılıkla geniş mi geniş Tahrir Meydanı'nın bir yerlerinde.
Yani, Başbakan Erdoğan, bakanlar, işadamları, bürokratlar, diplomatlar ve medyanın aşağı-yukarı tüm üst düzey yöneticileriyle birlikte çıktığımız Kuzey Afrika turunun ilk durağında.
Sonra, Tunus'a geçeceğiz.
Daha sonra, Libya'ya uğrayacağız.
Tabii arada diplomatik çevrelerin yüreklerini ağzına getirecek sürpriz durak veya duraklar olmazsa.
***
Üç ülke, üç devrim. Üç ülke, üç farklı devrim.
Biri tabandan...
Biri tavandan...
Biri dışardan...
Tabandan gelen devrim Tunus.
Tavandan inen devrim Mısır.
Dışarıdan dayatılan devrim ise Libya.
***
Üç ülke, üç devrim. Ama üçü de yarım devrim.
Tunus'taki "Devrimciler" daha yolun başında. Yıktıklarının yerine nasıl bir rejim getireceklerine uzun bir sürecin sonunda karar verecekler. Süreç, son dakikada bir "Aksilik" olmazsa 23 Ekim'de "Kurucu Meclis" seçimleriyle başlayacak. O meclis, adından da anlaşılacağı gibi, yeni anayasayı hazırlayacak. Sonra anayasa referanduma sunulacak (Umarım). Daha sonra yasama ve yürütme organlarının belirleneceği genel seçime gidilecek. Tarihi? Kim bilir...
Mısır'daki "Devrimciler" yol haritasının alfabesinde. Gerçi devlet yönetiminde kadrolar yavaş yavaş değişiyor ve siyasi partiler peş peşe yasallaşıyor ama Hüsnü Mübarek'i deviren Mareşal Muhammed Hüseyin Tantavi başkanlığındaki Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi iktidarı sivillere devretmek için hiç de acele etmiyor. Seçimler en erken yılsonunda yapılacak.
Libya'daki "Devrimciler" ise henüz yollarını bile bulamadılar. Önce ülkede "Tek güç" olabilmeleri için Muammer Kaddafi ve oğullarını ele geçirmeleri veya "Etkisiz" hale getirmeleri gerekiyor. Sonra sıra kendi aralarındaki -kanlı hesaplaşma tehlikesi barındıran- görüş ayrılıklarını gidermelerine gelecek. Daha sonra da bir "Yol haritası" hazırlayacaklar.
***
Nasıl olsa gezimizin üç durağının üçünde de "Devrim"in son durumuna ilişkin tablolar yansıtacağım. Umarım.
Peki, bu "Devrimler" Magrip'ten sonra duracak mı? Bahreyn'in ardından Suriye de "Devrim" civcivini daha doğmadan, yumurtada öldürecek mi?
Bir başka deyişle, "Arap baharı" kısa mı sürecek, bu kadarcıkla mı kalacak?
Gezimize katılan diplomatlarımıza, siyasetçilerimize soracağım. Bir cevap verirlerse aktarırım.
Elbette benim de bu konuda bir görüşüm var.
Bir Frenk deyişiyle özetleyeyim: "Bir kırlangıçla bahar gelmez..." Ya üç kırlangıçla? Iıııh. Zaten kırlangıçların göç mevsimi de başladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.