Etrafımız iflastayken Türkiye atakta
Yazının başlığı, bardağın dolu tarafına bakmaya yeminli kişiler tarafından nahoş karşılanabilir.
Umudu olan ve çalışmayı seven kişiler, hangi iş olursa olsun, bardağın dolu tarafına bakar ve yoluna devam eder.
İşte MÜSİAD’ın Erzurum çalışma programında, işadamlarının hemen hepsi, iş dünyasının sıkıntılarından şikâyet edip; “keşkenin umutsuz ve karanlık dehlizlerine dalmadılar.”
“İnsanın vazifesi umutlu olmaktır. Umudu olan gayretli olur, gayretli olan da çalışır” diyerek; “şikâyetlerini çözüm yollarıyla birlikte” masaya yatırdılar.
Mesela İnegöl, mobilya sektöründe, Türkiye’nin en çok ihracat yapan ilçesiymiş. Sıkıntıları ise gümrük işlemleriymiş. Her türlü olumsuzluğa rağmen başarıya koşuyorlar.
“Devlet bizimle neden ilgilenmiyor” yerine, hem hükümetin hem de kendilerinin işine yarayacak bir düzenleme ile bakandan istekte bulundular. Şikâyet değil, çözüm önerdiler.
Toplantıda sınır komşularımız ve sınırdan uzak Avrupa ülkelerindeki ekonomik krizler de gündeme geldi.
“Korkutan, ürküten hükümet yerine; umut ve güven veren bir iktidarın işbaşında olması, ekonomik çevreleri rahatlıyor ve durmak yerine yürünmesi sağlanıyor” denildi.
¥
Bu konuda MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan ile de kısa bir sohbetimiz oldu.
Ekonominin para yönetimi ve insan yönetimiyle birlikte yürümesi gerektiğini vurgulayan başkan, satır başlarıyla şunları söyledi.
“-Dünyanın her yerinde çalkantılı bir atmosfer var. Dalgalı bir denizde gemilerimizi nasıl yürütebileceğimize bakıyor ve bu konuda durmak ya da geri adım atmak yerine, çalışarak ilerlemeye çalışıyoruz.
-Siyasi ve ekonomik sıkıntılar yaşayan bir dünyada, Türkiye en iyilerin içindedir ve birinci sıradadır.
-Dünya yeni bir oluşuma mecburdur. Türkiye bu masanın en önemli kısmında oturmalıdır. Komşularımızla ticari ilişkilerimiz kısa sürede yeniden canlanacaktır.
-Artık dünyayı; düşünceleri sınırlandırılmayan, ötelenmeyen, dinlemeden anlamadan reddedilmeyen insanlar yönetecektir ve yönetmelidir.
-Bakın Türkiye’de düşünce 10 yıldır sınırlandırılmadığı, cezalandırılmadığı ve ötelenmediği için nereden nereye geldiğimiz ortadadır.”
¥
Geniş kapsamlı bir Anayasa taslağı hazırladıklarını ve bugünlerde kamuoyu ile paylaşarak, hükümet başta olmak üzere, tüm ilgili kurum ve kuruluşlara göndereceklerini de söyleyen Ömer Cihad Vardan bu konuda da şunları ilave etti:
“-Siyasiler başta olmak kaydıyla, Anayasa konusunda halka kim ne söz verdiyse yerine getirmelidir. Muhalefetin görevi; oyalamak veya reddetmek değil, uyarmak ve yardımcı olmaktır.
-Siyasette verilen sözler tutulmazsa güven bunalımı meydana gelir. Türkiye’nin bugün geldiği noktada güven bunalımlarına tahammülü yoktur.
-Halkımızın önüne tarihi bir fırsat çıkmıştır. Bu fırsat, kişisel çıkarlar uğruna heba edilmemelidir.
-İktidarından muhalefetine, iş dünyasından medyaya, eğitimden sanat âlemine kadar, ülke için elini taşın altına koyan herkes, önceliği kendisine değil, karşısındakine vermelidir.
-Toplumsal barış ancak bu yolla sağlanabilir. Bütün maharet; “Benim mutluluğum senin elinde” diyebilmektir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.