Çocukluğumdan beri dinlediğim tüm eşkıya hikayelerinin içerisinde CHP zulmü vardı. CHP’siz bir tek eşkıya hikayesi dinlediğimi hatırlamıyorum.

Milli Şef dönemi diye adlandırılan 1940 yılından bugüne kadar, TBMM zabıtları baştan sona incelense görülecektir ki, CHP mecliste hep kargaşa ve kaosun adı olmuştur.

Mesela hangi darbenin, muhtıranın, provokasyonun, kıtlığın, yoksulluğun, yolsuzluğun, kargaşanın, yasakların altından CHP çıkmamıştır.

Geçelim.

Bir de gömlek değiştirir gibi her seçim parti değiştiren Kamer Genç adlı bir kişi var.

Şimdi; “Allah’a, Peygamberlere ve Kitaba” iman eden Müslümanlara soruyorum;

“Bu şahsın bugüne kadar millete ve devlete yarar sağlayacak tek bir hareketi ve sözüne rastlayanınız oldu mu?”

Şimdi de Müslümanlıktan hoşlanmayan ama utanma belası Müslüman gibi gözüken malum çevrelere soruyorum;

“İnandığınız güçler adına, yine malum kişinin; bu ülkenin bir taşı, bir karış toprağı, bir ağaç dalı için iyi bir laf ettiğini ve icraatta bulunduğunu göreniniz, duyanınız var mı?”

¥

Bir de şöyle bir mizansen yapalım. Bu mizanseni, o fotoğrafın yakışmadığını söyleyen muhafazakâr riyakârlar için yapalım.

Halbuki hiçbir muhafazakâr gazeteci, yazar, vekil, sanayici, işadamı, sanatçı, o şahsı sevmez. Aslında içlerinden “oh” demelerine rağmen, itelemenin yanlış olduğunu söylediler.

Geçelim mizansene.

Malum şahıs ile TBMM İdare Amiri Çorum Milletvekili Sayın Salim Uslu’yu, Meclis’ten Kızılay’a doğru bir yürüyüşe çıkaralım ve insanların en çok kimi sahiplenip, kime güvendiklerini soralım.

Meclis’te kavga, kargaşa, kaos, küfür, hakaret denilince akla bu şahıs ve CHP’liler geleceği için, elbette Salim Uslu’ya sahip çıkacaklardır.

¥

Türkiye Büyük Millet Meclisi, bütün bir milletimizin evidir.

Bizim milletimizin evinde eğer bir aile üyesi huzursuzluk çıkarırsa, o aile ferdi, aile reisi tarafından aynen TBMM başkan vekili Sadık Yakut’un yaptığı gibi sözlü ikaz edilir.

Sözlü ikazdan anlamazsa evin ağabeyi konumundaki kişi tarafından kolundan tutularak dışarı atılır veya bir Osmanlı tokadı aşkedilir.

Oysa Salim Uslu kürsüden “çekil” derken iteklemiştir. Esasında başka bir şey hak etmiştir o şahıs ama yine Salim Bey itidalli davranmıştır.

Aslında hak edilen yapılmalıydı. Çünkü bizim geleneğimizde laftan anlamayanın hakkı herkesçe malumdur. O yüzden “Uslu yanlış yapmıştır” dedim yazının başlığına.

Pek çok insan da benim gibi düşündü ama gerçek niyetleri yerine riyakârlık yapmayı yeğlediler.

Belki de doğrusu böyle ben yanılıyorum. Ya da kimseden bir beklentim olmadığı için riyakârlık yapma yaşımı geçtim.

Neyse bu konuyu da noktalayalım.

¥

Sözü özü; “İnsan nefsinin kulu olmamalı. Nefsine kulluk edenler, insanlıktan nasibini alamayanlardır.”

Ayrıca “vatan, millet ve din”, “et ve tırnak gibidir.” Şahıslara bu çerçeveden bakalım.